Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Adres Bildirimi”
- Uyuşmazlık: Kısıtlılık davasında yetkili mahkemenin belirlenmesi için kısıtlı adayının mernis adresinin mi yoksa fiili ikamet adresinin mi esas alınacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kısıtlı adayının mernis adresinin Buca/İzmir olmasına rağmen, 35 yıldır Urla/İzmir'de fiilen ikamet ettiğinin zabıta araştırmasıyla tespit edilmesi ve yerleşim yerinin sürekli kalma niyetiyle oturulan yer olması gözetilerek, yetkili mahkemenin Urla Sulh Hukuk Mahkemesi olduğuna ve direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalıların adreslerinin dava dilekçesinde eksik bildirilmesi nedeniyle, davacıya adresleri tamamlaması için verilen kesin süre içinde tamamlanmaması üzerine davanın açılmamış sayılıp sayılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıların TC kimlik numaralarının dava dilekçesinde yer alması ve davacının açık adresleri bilmediğini beyan etmesi karşısında, mahkemenin 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümleri uyarınca resen adres araştırması yapması gerektiği gözetilerek, HMK’nın 119/2. maddesinin uygulanma yeri olmadığı gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalıların adreslerinin dava dilekçesinde eksik bildirilmesi nedeniyle, HMK 119/2 maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılıp sayılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıların TC kimlik numaralarının bildirilmiş ve davacı vekilinin adresleri bilmediğini beyan etmiş olması, HMK 119/2’nin uygulanmasını engellediğinden, mahkemenin 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre adres araştırması yapması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tüketici kredilerinde muacceliyet ihtarnamesinin tüketiciye bizzat tebliğ edilmesi mi gerekir, yoksa tüketicinin kredi sözleşmesinde bildirdiği adrese yapılan tebligat yeterli midir?
Gerekçe ve Sonuç: Tüketicinin sözleşmede bildirdiği adresi değiştirdiği takdirde bankaya bildirimde bulunma yükümlülüğü bulunduğu, aksi takdirde sözleşmedeki adrese yapılan tebligatın geçerli sayılacağı ve bu nedenle muacceliyet ihtarının bizzat tüketiciye tebliğ edilmesinin gerekmediği gözetilerek uyuşmazlık, sözleşmedeki adrese tebligatın yeterliliği yönünde giderilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında, davacının dava tarihinden kısa bir süre önce ikametgah kaydını değiştirdiği yerde dava açması nedeniyle yetkili mahkemenin neresi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının boşanma davası açmadan kısa bir süre önce ikametgah kaydını Malatya'ya aldırmış olsa da, tanık beyanları ve davacının olay tarihinde Elazığ'daki ortak konutta bulunduğuna dair ifadesi değerlendirilerek; davacının Malatya'yı yerleşim yeri olarak belirlediğinin kabulü gerektiği, davalının da aksini ispatlayamadığı gözetilerek Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı şirketlerin, davalı belediye ve sendikadan, toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan fiyat farkı alacaklarının tahsiline ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı şirketlerin, toplu iş sözleşmesi görüşmelerine davalı belediyenin adres bildirim hatası nedeniyle katılamadıkları iddiasının ispatlanamaması ve davalı belediyenin, toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan farkları davacı şirketlerin hak edişlerinden keserek ödemiş olması gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tüketici kredisi borcuna ilişkin yapılan muacceliyet ihtarının geçerli olup olmadığı ve buna bağlı olarak icra takibinin devamına ilişkin kararın doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tüketicinin, kredi sözleşmesinde bildirdiği adrese gönderilen muacceliyet ihtarının, adres değişikliği bildirimi yapılmadığı durumda geçerli sayıldığı ve usulüne uygun olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İtirazın kaldırılması davasında, borçlunun yargılamaya vekil aracılığıyla katılmayacağını beyan etmesi üzerine, borçluya tebligat yapılmadan verilen kararın usulüne uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İtirazın kaldırılması talebi üzerine açılan yargılamada, borçlunun vekilinin yargılamaya katılmayacağını bildirmesi halinde, borçlunun kendisine usulüne uygun tebligat yapılarak savunma hakkı tanınması gerektiği, aksi halde yargılamanın taraf teşkili yönünden eksik olacağı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hâkimin, davalıya Tebligat Kanunu'na uygun tebligat yapılmasına rağmen gıyabında karar vermesi nedeniyle adil yargılanma hakkının ihlal edildiği iddiasıyla açılan tazminat davasında hâkimin hukuki sorumluluğunun bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıya Tebligat Kanunu'nun 21. maddesi uyarınca usulüne uygun tebligat yapıldığı, davalının farklı aşamalarda farklı adresler bildirmiş olması ve dosyadaki bilgi ve belgeler göz önünde bulundurularak, hâkimin HMK 46. maddede belirtilen sorumluluk hallerine düşmediği gerekçesiyle ilk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 3. Hukuk Dairesi'nin davayı reddeden kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında gerekçeli kararın davalı erkeğe usulüne uygun tebliğ edilip edilmediği ve buna bağlı olarak istinaf başvurusunun süresinde olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı erkeğin duruşmada bildirdiği adresin, dava dilekçesinde bildirdiği adresten farklı olduğu ve bu nedenle gerekçeli kararın dava dilekçesindeki adrese değil, duruşmada bildirilen adrese tebliğ edilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İşçinin istirahat raporu ve yıllık izin sonrası işbaşı yapmaması üzerine işverenin iş sözleşmesini feshetmesinin haklı nedene dayanıp dayanmadığı ve işçinin kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanıp kazanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı işverenin, işçinin devamsızlığına dair iddiasını ispatlayamaması ve işçinin rapor ve izinli olduğu dönemde fiilen çalışmadığının tespit edilmesi gözetilerek, iş sözleşmesinin işveren tarafından haklı neden olmaksızın feshedildiğine ve direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.