Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Alt Taşıma Sözleşmesi”
- Uyuşmazlık: Taraflar arasında taşıma sözleşmesinin bulunup bulunmadığı, davalının taşıma ücretinden sorumlu olup olmadığı ve icra takibine yapılan itirazın haklı olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı tarafından düzenlenen sevk irsaliyesi ve eşyanın davalı tarafından davacıya teslim edilmesiyle taşıma sözleşmesinin varlığına karine oluştuğu, davalının aksini ispatlayamadığı, taşıma ücretine ilişkin faturaya itiraz edilmediği ve eşyanın gönderilene teslim edilmesiyle gönderen ve gönderilenin müteselsilen taşıma ücretinden sorumlu hale geldiği gözetilerek direnme kararı onanmış ancak taşıma ücretinin miktarı ve icra inkar tazminatı yönünden inceleme yapılmadığından bu hususların incelenmesi için dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taraflar arasında imzalanan 03.01.2012 tarihli sözleşmenin borcun yenilenmesi niteliğinde olup olmadığı ve davalı şirketin tahsil ettiği servis ücretlerinden hizmet verilmeyen günlere tekabül eden kısmını davacıya ödeyip ödememesi gerektiği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 03.01.2012 tarihli sözleşmenin, 15.06.2011 tarihli sözleşmeden kaynaklanan borcun yenilenmesi niteliğinde olduğu ve davalının taşıma hizmeti vermediği günler için tahsil ettiği servis ücretlerinin tespiti yapılarak, teminat mektubunun nakde çevrildiği ve teminat çekinin ödendiği de gözetilerek birleşen davaların yeniden değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hukuken imkansız olan bir taşıma sözleşmesinin geçersizliği nedeniyle, davalıdan sözleşme öncesi sorumluluk (culpa in contrahendo) kapsamında tazminat talep edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Hem davacı hem de davalının taşımacılık sektöründe faaliyet gösteren tacirler olarak, yükün karayoluyla taşınmasının hukuken imkansız olduğunu bilmeleri veya öngörmeleri gerektiği, bu nedenle davalının sözleşmenin imkansızlığı konusunda davacıyı bilgilendirmeme hususunda bir kusurunun olmadığı ve sözleşme öncesi sorumluluk doğmayacağı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Taşıma ücretine ilişkin alacak davasında, bir başka dosyada dinlenen tanığın taşıma işinin davalı adına yapıldığı ve taşınan malzemelerin davalıya teslim edildiğine dair beyanının, davalı şirket o davaya taraf olmadığı halde güçlü delil teşkil edip etmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin taraf olmadığı davada dinlenen tanık beyanlarının tek başına yeterli delil sayılamayacağı, ancak taşıma emtiasına ilişkin düzenlenen sevk irsaliyeleri ve davalının ticari defterlerindeki kayıtların birlikte değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalılar arasında rödövans sözleşmesi mi yoksa asıl işveren-alt işveren ilişkisi mi bulunduğu ve buna bağlı olarak davalı Türkiye Taşkömürü Kurumu Genel Müdürlüğü'nün 24.06.2010 tarihinden önceki dönem için işçilik alacaklarından sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalılar arasında geçerli bir rödövans sözleşmesi bulunduğu, rödövans sözleşmesinin asıl işveren-alt işveren ilişkisinin unsurlarını taşımadığı ve 3213 sayılı Maden Kanunu'nun Ek 7. maddesindeki düzenlemenin yürürlük tarihinden önceki dönem için de ruhsat sahibinin işçilik alacaklarından sorumlu olmadığı gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı kamu iktisadi teşekkülü ile dava dışı şirketler arasında kurulan alt işverenlik ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı ve davacının asıl işverenin toplu iş sözleşmesinden yararlanıp yararlanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı kamu iktisadi teşekkülünün 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu'nun 15. maddesi uyarınca hizmet alımı yoluyla iş yaptırabileceği, ancak bu durumun muvazaa iddiasının araştırılmasına engel teşkil etmediği, somut olayda ise alt işverenlik ilişkisinin işçi temini amacıyla muvazaalı olarak kurulduğu, davacının asıl işveren işçisi sayılması gerektiği ve toplu iş sözleşmesinden yararlanması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı kamu iktisadi teşekkülünün (EÜAŞ) alt işverenlik ilişkilerinin muvazaalı olup olmadığı ve davacının EÜAŞ'nin toplu iş sözleşmesinden yararlanıp yararlanamayacağı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının alt işverenlik ilişkilerinin işçi teminine dayalı muvazaalı işlem olduğu, davacının başlangıçtan itibaren EÜAŞ işçisi sayılması gerektiği ve bu nedenle EÜAŞ'nin toplu iş sözleşmesinden yararlanması gerektiği gözetilerek, hükmedilen miktarlara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı kamu iktisadi teşekkülü ile dava dışı şirketler arasında kurulan alt işverenlik ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı ve buna bağlı olarak davacının asıl işverenin işçisi sayılıp sayılmayacağı, dolayısıyla toplu iş sözleşmesinden yararlanıp yararlanamayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı EÜAŞ'nin 4628 sayılı Kanun'un 15. maddesi uyarınca hizmet alımı yoluyla iş yaptırabileceği kabul edilmekle birlikte, bu durumun muvazaa iddiasının araştırılmasına engel teşkil etmediği, somut olayda ise davalı ile alt işverenler arasında yapılan hizmet alım sözleşmelerinin işçi temini niteliğinde olduğu, davacının başlangıçtan itibaren EÜAŞ işçisi olarak kabulü gerektiği ve davalı vekilinin hükmedilen miktarlara yönelik temyiz itirazlarının Özel Dairece incelenmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı uygun bulunmuş ve dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı kamu iktisadi teşekkülü ile dava dışı şirketler arasında kurulan alt işverenlik ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı ve davacının asıl işverenin toplu iş sözleşmesinden yararlanıp yararlanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı EÜAŞ'nin 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu'nun 15. maddesine dayanarak yaptığı hizmet alımlarında, ihale konusu işin işçi teminine dönüştüğü, alt işverenlik ilişkisinin muvazaalı olarak kurulduğu, davacının başlangıçtan itibaren EÜAŞ işçisi sayılması gerektiği ve davalının kendi muvazaasına dayanarak davacıyı toplu iş sözleşmesinden yararlandırmaktan kaçınamayacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmış, ancak hükmedilen miktarlara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı kamu iktisadi teşekkülü ile dava dışı şirketler arasında kurulan alt işverenlik ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı ve davacının asıl işverenin toplu iş sözleşmesinden yararlanıp yararlanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı kamu iktisadi teşekkülünün 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu'nun 15. maddesi uyarınca hizmet alımı yoluyla iş yaptırabileceği, ancak bu durumun muvazaa iddiasının araştırılmasına engel teşkil etmediği, somut olayda ise davalı ile alt işveren arasındaki ilişkinin işçi temini niteliğinde olduğu ve davalının davacıyı toplu iş sözleşmesinden yararlandırmamak suretiyle haksız menfaat elde etmeyi amaçladığı, bu durumun hakkın kötüye kullanılması niteliğinde bulunduğu gözetilerek, davacının başlangıçtan itibaren asıl işverenin işçisi sayılması gerektiği ve direnme kararının onanması gerektiğine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı kamu iktisadi teşekkülünün (EÜAŞ) yaptığı bakım onarım işlerinde çalışan davacı işçinin, alt işverenlik ilişkisinin muvazaalı olduğu iddiasıyla, EÜAŞ ile sendika arasında akdedilen toplu iş sözleşmesinden yararlanma talebinin hukuki niteliği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu'nun 15. maddesine dayanarak bakım onarım işlerini alt işverene vermesiyle oluşan ilişkinin, işçi teminine dayalı muvazaalı bir işlem olduğu, davacının başlangıçtan itibaren EÜAŞ işçisi sayılması gerektiği ve bu nedenle EÜAŞ ile sendika arasında akdedilen toplu iş sözleşmesinden yararlanma hakkına sahip olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı onanmış, ancak hükmedilen miktarlara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı kamu iktisadi teşekkülünün (EÜAŞ) yaptığı alt işverenlik uygulamasının muvazaalı olup olmadığı ve davacının toplu iş sözleşmesinden yararlanıp yararlanamayacağı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı EÜAŞ'nin alt işverenlik uygulamasının işçi temini niteliğinde olduğu, davacının başlangıçtan itibaren EÜAŞ işçisi sayılması gerektiği ve 4628 sayılı Enerji Piyasası Kanunu'nun 15. maddesinin muvazaa iddiasının araştırılmasına engel teşkil etmediği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmış, ancak hükmedilen miktarlara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.