Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Anne Yokluğu”
- Uyuşmazlık: Boşanma davası kapsamında, müşterek çocukların velayetinin anneye mi yoksa babaya mı verileceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Çocukların menfaatinin gözetilmesi gerektiği, annenin velayeti almaya istekli olduğu, babanın ise fiilen velayet görevini yerine getirmediği ve çocukların anne yokluğunu yoğun bir şekilde hissettiği değerlendirilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Doğumda bebeğin kollarının olmaması nedeniyle doktor ve hastanenin teşhis ve aydınlatma yükümlülüğüne aykırı davranıp davranmadığı ve oluşan manevi-maddi zararın tazmin edilip edilmeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı doktorun gebelik takibini tıp kurallarına uygun yaptığı, davacı annenin önerilen detaylı ultrasonografi taramalarını reddettiği, davalı doktorun kusur ve özensizliğinin bulunmadığı ve doğuştan uzuv yokluğunun hamilelik döneminde tespit edilse dahi tedavi imkanının olmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Çocuğun beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde basit cinsel istismarı suçundan verilen mahkumiyet hükmünün, mağdurun annesine yapılan tebligatın usulsüzlüğü nedeniyle temyiz incelemesinin eksik olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mağdurun annesine yapılan tebligatın usulsüz olduğu, yokluğunda verilen hükmün temyiz hakkı olanlara usulüne uygun tebliğ edilmediği hallerde temyiz süresinin başlamayacağı ve bu durumda onama veya bozma kararlarının hukuki değer ifade etmeyeceği gözetilerek, Yargıtay 14. Ceza Dairesinin bozma kararının kaldırılmasına ve yerel mahkeme hükmünün mağdurun annesine usulüne uygun olarak tebliğ edilmesi için dosyanın Yargıtay 14. Ceza Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Miras bırakanın nüfus kaydının iptali davasında, davacıların aktif husumet ehliyetinin bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı ile miras bırakan arasında şeklen de olsa dava arkadaşlığının bulunduğu, davacıların nüfus kaydının düzeltilmesi talebinde bulunma hakkının olduğu ve bu nedenle aktif husumet ehliyetinin bulunduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmış, ancak davalının işin esasına ilişkin diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı hastane ve hekimlerin, davacı bebeğin kolundaki doğumsal anomaliyi tespit etmemeleri nedeniyle mesleki özen yükümlülüğüne aykırı davranıp davranmadıkları ve bu sebeple maddi-manevi tazminat ödenmesi gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Dosyadaki bilirkişi raporlarında, bebekteki ekstremite yokluğunun hekimlerin eylemine bağlı olmadığı, doğumsal anomalinin anne karnında tedavi edilemeyeceği ve tespit edilse dahi tıbbi müdahalede bulunulamayacağı belirtildiğinden, davalıların kusuru bulunmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Torunla kişisel ilişki kurulması davasında babaanne ile torun arasında kişisel ilişki kurulmasının çocuğun üstün yararına olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Dosyadaki bilgi ve belgeler, tanık anlatımları ve sosyal inceleme raporları birlikte değerlendirildiğinde, babaanne ile torun arasında kişisel ilişki kurulmasının çocuğun gelişimini olumsuz etkilemeyeceği ve annenin velayet görevini engellemeyeceği kanaatine varılarak, mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek istinaf başvurusunun reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Velayet hakkı sahibi anneye ortak çocuğun yurt dışına çıkış izni verilmesi ve babanın muvafakatinin aranmaması davasının kabulü için gerekli şartların oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Çocukların velayetinin annede olması sebebiyle annenin çocukları yurt dışına çıkarma yetkisi bulunduğu ve bu nedenle babanın muvafakatinin aranmaması talebiyle dava açılmasında annenin hukuki yararının olmadığı gözetilerek, davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisinin hatalı olduğu gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Torun ve yeğen ile kişisel ilişki kurulması davasında, kurulan kişisel ilişkinin çocukların yüksek yararına uygunluğu, süresinin yerindeliği ve yargılama giderlerinin belirlenmesinin doğru olup olmadığı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, tarafların iddia ve savunmaları, deliller, uygulanması gereken hukuk kuralları, hukuki ilişkinin nitelendirilmesi, dava şartları, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve yasaya uygun olduğu değerlendirilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi tapusuz taşınmazların devri nedeniyle tapu iptali ve tescil davası.
Gerekçe ve Sonuç: Tapusuz taşınmazlarda mülkiyetin zilyetliğin devri ile geçtiği, davalıların taşınmazları satış yoluyla devraldıktan sonra zilyetliğini de sürdürdüğü gözetilerek yerel mahkemenin reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın, eski eşi ile aynı evde bulunan kayınvalidesi ve kayınpederini öldürmesi eyleminin TCK'nın 82/1-a ve 82/1-h maddeleri kapsamında nitelikli öldürme suçunu oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, eski eşini öldürmek için eve girdikten sonra kayınpederi ile karşılaşması üzerine onu etkisiz hale getirmesi, sonrasında eski eşine saldırdıktan ve öldüğünü zannettikten sonra kayınvalidesi ve tekrar kayınpederini öldürmesi eylemlerinin, tasarlayarak öldürme suçunun unsurlarını oluşturmadığı ancak eski eşine yönelik tasarladığı öldürme suçunu gizlemek, delillerini ortadan kaldırmak veya işlenmesini kolaylaştırmak ya da yakalanmamak amacıyla nitelikli öldürme suçunu oluşturduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Rızası bulunan ancak 15 yaşından küçük mağdure ile cinsel ilişkiye giren sanığın, mağdurenin olay sonucu ruh sağlığının bozulmasından sorumlu tutulup tutulamayacağı ve TCK 103/6’nın uygulanıp uygulanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Mağdurenin ruh sağlığının bozulup bozulmadığına dair çelişkili raporlar bulunduğundan, Adli Tıp Genel Kurulu'ndan rapor alınması gerektiği gözetilmeden eksik araştırmayla hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olması nedeniyle yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Çocuk hakkında verilen zorunlu aşı tedbir kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı anne-babaya dava dilekçesinin tebliğ edilmemesi, kararın eksik hasımla verilmesi ve görevli mahkeme olan çocuk/aile mahkemesi yerine asliye hukuk mahkemesince bakılması hususları gözetilerek, usul yönünden bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.