Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Asıl İş Yardımcı İş Ayrımı”
- Uyuşmazlık: Davacı sendika, banka bünyesinde çalışan güvenlik görevlilerinin 19 No'lu savunma ve güvenlik işkoluna tabi olduğunu iddia ederken, davalı banka ve bakanlık ise bu görevlilerin bankacılık işkoluna dahil olması gerektiğini savunmuştur.
Gerekçe ve Sonuç: Bankada çalışan güvenlik görevlilerinin, bankacılık faaliyetine yardımcı ve tamamlayıcı bir işlevi yerine getirmeleri ve 6356 sayılı Kanun'un 4. maddesi gereğince yardımcı işlerin asıl işin işkoluna dahil olması gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı şirket ile taşeron firma arasındaki ilişkinin muvazaalı olup olmadığı ve iş müfettiş raporunun hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Şeker fabrikasında paketleme işinin asıl iş kapsamında olduğu, taşeron firmanın bağımsız bir organizasyon yapısına sahip olmadığı ve işverenlik yetkilerinin asıl işveren tarafından kullanıldığı gözetilerek, iş müfettiş raporunun hukuka uygun bulunduğu ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı kamu iktisadi teşekkülü ile dava dışı şirketler arasında kurulan alt işverenlik ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı ve davacının asıl işveren işçisi sayılıp sayılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı EÜAŞ’nin 4628 sayılı Enerji Piyasası Kanunu’nun 15. maddesi hükmüne rağmen 4857 sayılı İş Kanunu’nun 2. maddesindeki alt işverenlik ilişkisine dair sınırlamalara ve muvazaa hükümlerine tabi olduğu, davalı tarafından kurulan alt işverenlik ilişkisinin muvazaalı olduğu ve davacının başlangıçtan itibaren EÜAŞ işçisi sayılması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı EÜAŞ ile dava dışı şirketler arasında kurulan alt işverenlik ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı ve davacının EÜAŞ işçisi sayılıp sayılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı EÜAŞ’nin 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’nun 15. maddesi hükmüne rağmen 4857 sayılı İş Kanunu’nun 2. maddesindeki alt işverenlik ilişkisine dair sınırlamalara ve muvazaa yaptırımına tabi olduğu, davalı tarafından kurulan alt işverenlik ilişkisinin muvazaalı olduğu ve davacının başlangıçtan itibaren EÜAŞ işçisi sayılması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmış, hükmedilen miktarlara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı kamu iktisadi teşekkülü ile dava dışı alt işverenler arasında kurulan alt işverenlik ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı ve davacının asıl işveren işçisi sayılıp sayılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı EÜAŞ'nin 4628 sayılı Kanun'un 15. maddesi hükmüne rağmen İş Kanunu'nun 2. maddesinde belirtilen alt işverenlik ilişkisine dair sınırlamalara tabi olduğu, davalı tarafından kurulan alt işverenlik sözleşmelerinin muvazaalı olduğu ve davacının başlangıçtan itibaren EÜAŞ işçisi olarak kabulü gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı kamu iktisadi teşekkülü ile dava dışı alt işverenler arasında kurulan alt işverenlik ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı ve buna bağlı olarak davacının asıl işverenin işçisi sayılıp sayılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı EÜAŞ’ın 4628 sayılı Kanun’un 15. maddesine dayanarak yaptığı hizmet alımlarında, asıl işin işçi temini şeklinde alt işverenlere verildiği, davalı tarafından kurulan alt işverenlik sözleşmelerinin muvazaa nedeniyle geçersiz olduğu ve davacının başlangıçtan itibaren EÜAŞ işçisi olarak kabulü ile hak ve alacaklarının buna göre belirlenmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı kamu iktisadi teşekkülü ile dava dışı şirketler arasında kurulan alt işverenlik ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı ve davacının asıl işverenin toplu iş sözleşmesinden yararlanıp yararlanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı EÜAŞ'nin 4628 sayılı Enerji Piyasası Kanunu'nun 15. maddesi hükmüne rağmen 4857 sayılı İş Kanunu'nun 2. maddesindeki alt işverenlik ilişkisi ve muvazaa hükümlerine tabi olduğu, davalı ile alt işverenler arasındaki ilişkinin işçi temini niteliğinde olduğu, davalının alt işverenlik ilişkisini muvazaalı olarak kurduğu ve davacının başından itibaren EÜAŞ işçisi sayılması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmış ve davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Yargıtay 22. Hukuk Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalılar TTK Genel Müdürlüğü ile ... İnşaat ve Ticaret A.Ş. arasında geçerli bir asıl işveren-alt işveren ilişkisinin kurulup kurulmadığı ve bu ilişkinin muvazaalı olup olmadığı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, davalılar arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğuna dair yeterli araştırma yapılmadan ve TTK Genel Müdürlüğüne özgü mevzuat hükümleri ile asıl iş/yardımcı iş ayrımı değerlendirilmeden hüküm kurulması hatalı görülerek, Özel Daire bozma kararına uyulması gerekirken direnilmesi usul ve yasaya aykırı bulunduğundan, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı işveren tarafından dava dışı şirkete hizmet alım sözleşmesi ile gördürülen işin asıl iş mi yoksa yardımcı iş mi olduğu, asıl iş ise hizmet alımı yoluyla gördürülmesinin mümkün olup olmadığı ve taraflar arasında muvazaa bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı EÜAŞ’nın dava dışı alt işverenlere ihale ile verdiği işin asıl işin bir bölümü olduğu, ancak bu işin işletmenin ve işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektirmediği, alt işverenlerin yeterli ekipman ve iş makinelerine sahip olmadığı, işin yönetimi ve işçilerin işe alım ve çıkarma yetkisinin davalıda olduğu gibi hususlar gözetilerek taraflar arasındaki hizmet alım sözleşmesinin muvazaalı olduğu ve davacının başlangıçtan itibaren EÜAŞ işçisi olduğunun kabulünde isabetsizlik bulunmadığı, ancak hükmedilen alacakların miktarına ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesi gerektiği gerekçesiyle direnme kararı onanmış ve dosya alacak miktarlarına ilişkin inceleme yapılmak üzere Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Asıl işveren ve alt işveren arasında yapılan sözleşmenin muvazaalı olup olmadığına ilişkin iş müfettişi raporuna itiraz davası.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı şirketin, işyerinde bağımsız bir organizasyonunun bulunmadığı, işçilerin asıl işverenin araç gereç ve ekipmanlarını kullanarak asıl işveren işçileriyle birlikte çalıştığı, tüm işverenlik yetkilerinin asıl işveren tarafından kullanıldığı ve paketleme işinin de asıl iş kapsamında olduğu gözetilerek, iş müfettişi raporunun ve alt işverenlik ilişkisinin muvazaalı olduğuna dair yerel mahkeme kararlarının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Alt işverenlik ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Alt işverenin yaptığı işlerin, işyerinin ana faaliyet konusu olan demir-çelik mamulleri üretimi kapsamında yer almadığı ve yardımcı işlerden olduğu, bu işlerin hizmet alımı yoluyla alt işverene yaptırılmasında yasaya aykırı bir durum bulunmadığı gözetilerek ilk derece mahkemesinin reddine ilişkin karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin, davalı belediye ve İGDAŞ şirketlerine karşı, alt işverenlik ilişkisinin muvazaalı olduğunu ileri sürerek açtığı işçilik alacakları davasında, muvazaanın kapsamı ve davalıların sorumluluğunun belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, daha önceki bir kararda davalı İGDAŞ ile alt işveren arasında 31.12.2014 tarihine kadar muvazaa tespit edilmiş olmasına rağmen, bu durumun tüm çalışma süresi için muvazaa varlığına delil olarak değerlendirilemeyeceği, davacının davalı belediyedeki çalışma dönemi için de muvazaa bulunup bulunmadığının ayrıca tespit edilmesi gerektiği, davacının yaptığı işin asıl işe yardımcı iş niteliğinde olduğu ve genel muvazaa kriterlerinin bulunmadığı gözetilerek, eksik incelemeye dayalı hüküm kurulması nedeniyle bölge adliye mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.