Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Aynı Fiil”
- Uyuşmazlık: Yerel mahkemenin direnme kararı üzerine Yargıtay Ceza Genel Kurulunca verilen bozma kararına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itiraz yetkisinin bulunup bulunmadığı ve bulunması halinde sanıklar hakkında usulüne uygun açılmış bir kamu davasının olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay Ceza Genel Kurulu kararlarına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itiraz yetkisini düzenleyen bir kanun hükmü bulunmadığı ve kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın verildiği fiille aynı fiilden dolayı sanıklar hakkında daha sonra kamu davası açılmasının CMK'nın 172/2 ve 173/6. maddelerine aykırı olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Özet bulunamadı.
- Uyuşmazlık: Sanıklar hakkında Sermaye Piyasası Kanununa aykırılık suçundan verilen beraat kararına yönelik temyiz incelemesinde, sanıklar hakkında daha önce aynı fiilden dolayı güveni kötüye kullanma suçundan verilen kovuşturmaya yer olmadığı kararına yapılan itirazın reddine ilişkin karar bulunması nedeniyle, CMK'nın 172/2 ve 173/6. maddeleri uyarınca usulüne uygun kamu davası açılıp açılmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıklar hakkında aynı fiilden dolayı verilen kovuşturmaya yer olmadığı kararına yapılan itirazın reddine ilişkin kararın kesinleşmesinden sonra, yeni delil elde edilmeden ve itiraz merciinden izin alınmadan Sermaye Piyasası Kanununa aykırılık suçundan kamu davası açılmasının, CMK'nın 172/2 ve 173/6. maddelerine, adil yargılanma hakkına ve non bis in idem ilkesine aykırı olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında aynı fiilden dolayı daha önce verilmiş kesinleşmiş bir hüküm varken, sonradan açılan davanın mükerrer olup olmadığı ve reddine karar verilip verilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: İnfaz kurumunda yasak eşya bulundurmanın kesintisiz suç niteliğinde olduğu ve sanık hakkında aynı fiilden dolayı daha önce verilmiş kesinleşmiş bir hüküm bulunduğu gözetilerek, sonradan açılan davanın mükerrer olduğuna ve reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle yerel mahkeme hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Beş ayrı mağdurun pantolon cebinden para ve cep telefonu çalan sanık hakkında, beş ayrı hırsızlık suçundan hüküm mü kurulması, yoksa TCK’nun 43/2. maddesi uyarınca aynı neviden fikri içtima hükümlerinin mi uygulanması gerektiği ve mağdurların zararını gidermiş olan sanığın üzerinde bulunan paranın müsaderesine karar verilmesinin doğru olup olmadığı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın eyleminin birden fazla mağdura karşı ayrı ayrı hareketlerle gerçekleştirilmesi nedeniyle fiilin hukuki anlamda tekliği bulunmadığından aynı neviden fikri içtima hükümlerinin uygulanamayacağı, mağdur sayısınca hırsızlık suçundan sanığın cezalandırılmasına ilişkin yerel mahkeme direnme kararının isabetli olduğu, ancak mağdurların zararını gideren sanığın üzerinde bulunan paranın müsaderesine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu gözetilerek yerel mahkeme direnme kararının bu yönden bozulmasına, ancak müsadereye ilişkin bölümün çıkarılarak yerine "üzerinde bulunan ve sanığa ait olduğu anlaşılan paranın sanığa iadesine" cümlesinin eklenmesi suretiyle düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında nitelikli yağma suçundan usulüne uygun kamu davası açılıp açılmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında aynı fiilden dolayı hem kovuşturmaya yer olmadığına dair ek karar hem de iddianame düzenlendiğinden, kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın hukuki değerden yoksun olduğu ve iddianamenin usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının isabetli olduğuna karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Aynı fiil nedeniyle aynı sanık hakkında önceden açılmış bir dava varken, sonradan açılan davada dava zamanaşımı süresinin dolması halinde, davanın reddine mi yoksa düşmesine mi karar verileceği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Aynı fiil nedeniyle aynı sanık hakkında önceden açılmış bir dava olması halinde “non bis in idem” ilkesi gereği, dava zamanaşımı olup olmadığına bakılmaksızın davanın reddine karar verilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Üç ayrı mağdurun cep telefonlarını ve bir mağdurun parasını çalan sanık hakkında, üç ayrı hırsızlık suçundan mı yoksa TCK'nın 43/2. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin mi uygulanması gerektiği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın eyleminin aynı anda ve aynı yerde gerçekleşmiş olsa da her bir mağdura yönelik fiillerini ayrı ve yeni bir kararla gerçekleştirdiği, fiiller arasında subjektif bir bağlantı ve aynı suç işleme kararının bulunmadığı, her bir hareketin ayrı bir fiil ve netice doğurduğu gözetilerek yerel mahkemenin sanığı üç ayrı hırsızlık suçundan cezalandırmasının doğru olduğu, dolayısıyla TCK'nın 43/2. maddesindeki zincirleme suç hükümlerinin uygulanmasının yerinde olmadığına karar verilerek Özel Daire bozma kararındaki 3 no'lu bozma bendinin çıkarılmasına ve hükmün bu haliyle onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın av tüfeğiyle tek atışta bir kişiyi öldürüp iki kişiyi yaraladığı olayda, haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı, TCK'nın 44. maddesi gereğince fikri içtima şartlarının oluşup oluşmadığı ve olası kastla yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerinde temel cezanın en üst hadden tayin edilip edilmeyeceği uyuşmazlık konusu olmuştur.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın başlattığı kavgada maktulün aşırı bir tepki vermediği ve tahrik koşullarının oluşmadığı, tek atışla birden fazla suçun oluşması nedeniyle TCK'nın 44. maddesi uyarınca fikri içtimanın oluştuğu ve bu nedenle olası kastla yaralama suçundan ayrıca ceza verilemeyeceği, haksız tahrik hükümlerinin yersiz uygulandığı ve TCK'nın 53. maddesinin uygulanmasında Anayasa Mahkemesi kararının gözetilmesi gerektiği gerekçeleriyle yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın aynı binada oturan farklı kişilere ait su sayaçlarını çalması eyleminin birden fazla hırsızlık suçu mu yoksa TCK'nın 43/2. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerine tabi tek bir hırsızlık suçu mu oluşturduğu.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın farklı kişilere ait su sayaçlarını ayrı ayrı çalması eyleminin hukuki anlamda tek bir fiil olarak değerlendirilemeyeceği, dolayısıyla her bir mağdur için ayrı bir hırsızlık suçu oluştuğu gözetilerek yerel mahkemenin sanığı on ayrı hırsızlık suçundan cezalandırmasına ilişkin hükmünün onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın aynı fiilden dolayı iki ayrı dava ile yargılanıp mahkûm edilmesi nedeniyle hangi davanın mükerrer olduğu ve bu bağlamda Yargıtay 10. Ceza Dairesinin onama kararının bozulup bozulmayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Ceza Genel Kurulu, CMK m.223/7'de düzenlenen “non bis in idem” ilkesi ve adil yargılanma hakkı gözetilerek, önce hüküm verilen davanın mükerrer olmadığı, mükerrer davanın ise ikinci açılan dava olduğu gerekçesiyle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının reddine karar vermiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.