Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“BK 53”
- Uyuşmazlık: Kefalet sözleşmesinde limitin sonradan eklenmesi nedeniyle borcun olmadığının tespiti davasında, kefalet limitinin sonradan eklendiğini kabul eden davalı banka görevlisinin ceza yargılamasındaki mahkumiyet kararının kesinleşmesinin beklenip beklenmeyeceği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasında kefalet limitinin sonradan doldurulduğu hususunda uyuşmazlık bulunmadığı ve BK 53. maddesinin uygulanabilmesi için maddi olgunun taraflar arasında ihtilaflı olması gerektiği gözetilerek direnme kararı yerinde görülmüş, ancak işin esasına yönelik diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Hukuk Dairesi'ne gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararındaki maddi olgu tespitlerinin hukuk mahkemesini bağlayıp bağlamayacağı ve davalının memuriyet görevini ihmal sonucu oluşan zarardan sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesin hüküm niteliğinde olmadığı ve bu nedenle 818 sayılı BK’nın 53. maddesi uyarınca hukuk hâkimini bağlayıcı nitelikte bulunmadığı, ayrıca dosya kapsamında davalının sorumluluğunu gerektirecek yeterli delil de bulunmadığı gözetilerek, davanın reddine ilişkin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından apartman girişine asılan ilanların davacının kişilik haklarına saldırı teşkil edip etmediği ve manevi tazminat yerine tecavüzün kınanması kararı verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Hâkimin manevi tazminatın şeklini belirlemede takdir yetkisine sahip olduğu, ancak bu takdir yetkisini kullanırken somut olayın özelliklerini ve objektif kriterleri değerlendirmesi gerektiği, bu durumda ceza mahkemesinin mahkûmiyet kararının da gözetilerek yerel mahkemenin manevi tazminata hükmetmesinin uygun olduğu değerlendirilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı avukatın, davacıya vekâleten takip ettiği idare davalarındaki ihmali nedeniyle tazminat ödeyip ödemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı avukatın, Sakarya 1. İdare Mahkemesinin 2006/120 esas ve Sakarya 2. İdare Mahkemesinin 2006/240 esas sayılı dosyalarında özen borcuna aykırı davrandığına dair yeterli delil bulunmadığı ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının hukuk hakimini bağlayıcı nitelikte olmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı şirketin, davalı Hazine ile arasındaki sözleşmeden kaynaklanan sağlık malzemesi satış bedeli alacağına ilişkin icra takibine yapılan itirazın iptali istemiyle açtığı davada, yerel mahkemenin itirazın kısmen iptaline karar vermesi üzerine davalı Hazine vekilinin temyiz istemiyle dosyanın Yargıtay'a gelmesi ve Yargıtay'ın bozma ilamına rağmen yerel mahkemenin direnmesi üzerine oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı şirket yetkilileri hakkında, BK 53. maddesi uyarınca ceza mahkemesinde açılmış davanın sonucunun beklenerek karar verilmesi gerekirken, yerel mahkemenin eksik inceleme ile hüküm kurması usul ve yasaya aykırı görülerek Yargıtay’ın bozma ilamına karşı direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karar verilen ceza dosyasındaki delillerin hukuk hâkimince değerlendirilerek tazminat davasının reddine karar verilmesinin aynı konuda zıt kararlar verilmesi anlamına gelip gelmeyeceği ve buradan varılacak sonuca göre manevi tazminat davasının kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleşmiş bir ceza hükmü sayılmaması ve bu nedenle hukuk hâkimini bağlayıcı nitelikte olmaması, ayrıca Özel Daire'nin dosya kapsamına göre hakaret fiilinin ispatlanamadığını belirterek davanın reddine karar vermesinin usule aykırı olması gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Trafik kazasından kaynaklanan manevi tazminat davasında, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 109/2. maddesindeki ceza davası zamanaşımı süresinin uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Trafik kazasındaki eylemin TCK'da yer alan taksirle yaralama suçunu oluşturması ve 2918 sayılı KTK’nın 109/2. maddesi gereğince ceza zamanaşımının uygulanması gerektiği, ayrıca davacıların ceza soruşturmasında şikayetlerinden vazgeçerken şahsi haklarından da vazgeçtiklerini belirtmedikleri gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı banka tarafından davacının hesabından sahte faks talimatlarıyla para aktarılması nedeniyle açılan tazminat davasında, ilgili ceza davasının bekletici mesele yapılıp yapılmayacağı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Ceza mahkemesi kararlarının hukuk mahkemelerini maddi olay tespitinde bağlayacağı, bu nedenle davacı hakkında kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmiş olsa dahi ceza davasının sonucunun beklenmesi ve bu sonuca göre hüküm kurulması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalının ceza mahkemesinde verdiği ifadenin hukuk mahkemesinde ikrar olarak kabul edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Ceza mahkemesindeki beyanın ikrar niteliğinde olduğu ancak, kesinleşmiş bir diğer ceza mahkemesi kararında tespit edilen ve hukuk hakimini bağlayan maddi olgular ile birlikte değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yerel mahkemenin, Yargıtay’ın ilk bozma kararına uyması sonucu davalı yararına usulî kazanılmış hak oluşup oluşmadığı ve Yargıtay’ın ilk bozma kararındaki açıklamaların maddi hata sayılıp sayılmayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay’ın ilk bozma kararında hukuki bir değerlendirme yapılıp delillerin değerlendirilmesi sonucu bir sonuca varıldığı, bu nedenle yerel mahkemenin bozma kararına uymasıyla davalı yararına usulî kazanılmış hak oluştuğu gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalıların, davacı ile aralarındaki hukuk davasında delil elde etmek amacıyla davacının muayenehanesinde gizlice ses kaydı alıp dosyaya sunmalarının hukuka aykırı olup olmadığı ve davacının kişilik haklarına saldırı teşkil edip etmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıların, davacı doktorun muayenehanesinde gizlice ses kaydı alarak elde ettikleri delilin hukuka aykırı olarak elde edildiği ve davacının kişilik haklarına saldırı oluşturduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmış, ancak tazminat miktarı yönünden inceleme yapılmak üzere dosya Özel Daireye gönderilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.