Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Bağlayıcı Yargı Kararı”
- Uyuşmazlık: Davalı Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından sözleşme ile yol yapım ve onarım işi verilen yüklenici şirketin çalışmaları sırasında davacıya ait yer altı kablolarına verdiği zararın tazmini istemli davada, davalı Karayolları Genel Müdürlüğü yönünden görevli yargı yerinin adli yargı mı yoksa idari yargı mı olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın hizmet kusuruna dayandığı, ilk bozma kararına uyulmasıyla yargı yolu yönünden usulî kazanılmış hak doğduğu ve yargı yolu hususunun kamu düzenine ilişkin olsa dahi usulî kazanılmış hakkın istisnası olarak değerlendirilemeyeceği gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Muvazaalı olduğu iddia edilen bir gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil davasında, Yargıtay’ın ilk bozma kararına uyulmasıyla oluşan usulü kazanılmış hakkın ileri sürülebilir olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Satış vaadi sözleşmesinin TMSF tarafından muvazaalı olduğu gerekçesiyle geçersiz sayılmasına karar verildiği ve bu kararın idari yargıda kesinleştiği, dolayısıyla ilk bozma kararının maddi bir hataya dayandığı gözetilerek, Hukuk Genel Kurulu’nun bozma kararı kaldırılarak yerel mahkemenin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kesinleşmiş ve ödenmiş bir idari para cezasının istirdadı için açılan davada görevli mahkemenin adli yargı mı yoksa idari yargı mı olduğu hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın, idari para cezası niteliğindeki idari işlemin iptaline ilişkin değil de, ödenmiş paranın geri alınmasına yönelik bir istirdat davası olması ve İdari Yargılama Usulü Kanunu'nda istirdat davalarının idari yargının görev alanına girdiğine dair bir düzenleme bulunmaması gözetilerek, davanın adli yargının görev alanına girdiğine ve direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yargıtay Özel Dairesinin yargı yeri belirleme kararına karşı yerel mahkemenin direnme kararı verip veremeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay Özel Dairesinin yargı yeri belirleme kararlarının, davaya bakacak yerel mahkemeyi bağlayıcı nitelikte olduğu ve bu kararlara karşı direnme yolunun kapalı bulunduğu gözetilerek, direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 18. maddesi uyarınca yapılan imar uygulaması sonucu fazla kesilen düzenleme ortaklık payı nedeniyle açılan tazminat davasında görevli yargı yerinin adli yargı mı yoksa idari yargı mı olduğu hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Düzenleme ortaklık payı kesintisinin, İmar Kanunu'nun 18. maddesinde idareye tanınan yetkiye dayanılarak tek taraflı olarak tesis edilen ve mülkiyeti sona erdiren bir idari işlem olması ve idarenin bu eyleminden kaynaklanan tazminat davalarında adli yargının görevli olması gözetilerek, yerel mahkemenin görevsizlik kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yargıtay Özel Dairesinin yargı yeri belirleme kararına karşı yerel mahkemenin direnme kararının verilmesinin mümkün olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay Özel Dairesinin yargı yeri belirleme kararının yerel mahkeme için bağlayıcı olması ve bu karara karşı direnme yolunun kapalı olması gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının usulden bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacıların, belediyenin imar uygulaması kapsamında taşınmazlarından yapılan kesintiler nedeniyle kamulaştırmasız el atma iddiasıyla açtığı tazminat davasında hangi yargı yolunun görevli olduğu hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Uyuşmazlık Mahkemesi'nin aynı konuya ilişkin daha önce verdiği ve idari yargının görevli olduğuna karar verdiği kesin karar gözetilerek, davanın yargı yolu nedeniyle reddine dair Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İdare ile yapılan bir su kullanım anlaşmasından kaynaklanan zararın tazmini davasında, görevli yargı yerinin adli yargı mı yoksa idari yargı mı olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Uyuşmazlık Mahkemesinin aynı konuda verdiği ve idari yargının görevli olduğunu belirten kararının 2247 sayılı Kanun'un 28. maddesi gereği bağlayıcı nitelikte olması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Genel aydınlatma denetimi sonucu yapılan kesintinin iadesi talebine ilişkin açılan davanın adli yargı yerinde görülüp görülemeyeceği noktasında görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Uyuşmazlık Mahkemesi'nin olumlu görev uyuşmazlığı kararı vererek davanın idari yargı yerinde görülmesi gerektiğine karar vermesi ve Uyuşmazlık Mahkemesi kararlarının bağlayıcı olması gözetilerek, ilk derece mahkemesinin yargı yolu bulunmaması nedeniyle davanın usulden reddine dair kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Merci tayini yoluyla görevli olduğu belirlenen mahkemece verilen hükmün temyiz incelemesi sırasında görev hususunun tekrar irdelenmesinin mümkün olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 10.06.1942 gün ve 26-16 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı'nın halen geçerliliğini koruması ve değiştirilmesi için haklı ve güçlü bir gerekçe bulunmaması, ayrıca görev uyuşmazlığının daha önce Yargıtay 5. Ceza Dairesi tarafından kesin olarak çözümlenmiş olması gözetilerek, Yargıtay 15. Ceza Dairesinin bozma kararının kaldırılmasına ve hükmün esasının incelenmesi için dosyanın Yargıtay 15. Ceza Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Eser sözleşmesinden kaynaklanan hakedişe girmeyen işler, haksız kesintiler, vade farkı alacakları, tamamlanmayan işler nedeniyle oluşan kar kaybı ve manevi tazminat taleplerinin reddine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Yapım İşleri Genel Şartnamesi'nin 39. maddesinin delil sözleşmesi niteliğinde olduğu ve davacının hakediş raporlarına usulüne uygun itirazda bulunmadığı, ayrıca davacının iddialarını ispatlayacak deliller sunmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.