Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Banka Araç Olarak Kullanılması”
- Uyuşmazlık: Sanıkların eylemlerinin nitelikli dolandırıcılık mı yoksa basit dolandırıcılık mı oluşturduğu ve eyleme katkıları aynı olmadığı halde hepsine aynı ceza verilip verilemeyeceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların, mağdur şirketi, şirketin muhasebe programını kullanarak ve banka hesabını araç olarak kullanarak dolandırdıkları, bu eylemin bilişim sistemlerinin araç olarak kullanılması suretiyle nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturduğu ve tüm sanıkların eyleme aktif katılımları göz önünde bulundurularak aynı cezanın verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İnternet üzerinden sahte araç satış ilanı vererek dolandırıcılık yapan sanığın eyleminin, bilişim sistemlerinin araç olarak kullanılması suretiyle mi yoksa basın yayın yoluyla mı nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın internet ilanı aracılığıyla mağdurla iletişime geçip onu dolandırmasının hem bilişim sistemlerini araç olarak kullanma hem de basın yayın yolunu kullanma suçunun nitelikli hallerini oluşturduğu, ancak daha ağır cezalı olan bilişim sistemlerinin araç olarak kullanılması suretiyle nitelikli dolandırıcılık suçundan hüküm kurulması gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Keşide yeri gösterilmeyen sahte çek kullanılarak işlenen dolandırıcılık suçunun nitelikli dolandırıcılık mı yoksa basit dolandırıcılık suçu mu oluşturduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bankanın maddi varlığı olan çekin sahte olarak düzenlenmesi ve suçta araç olarak kullanılması suretiyle mağdurun daha kolay aldatılmasının, bankaya duyulan güvenin kötüye kullanılması nedeniyle suçun aldatıcı niteliğini arttırdığı ve bu nedenle eylemin TCK'nın 158/1-f maddesinde düzenlenen nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturacağı gözetilerek yerel mahkeme hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın eylemlerinin nitelikli dolandırıcılık mı yoksa basit dolandırıcılık suçunu mu oluşturduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın bankadan ayrılmış olmasına rağmen çalıştığı izlenimi vererek, banka referans hesabı gibi bir sistem olduğunu iddia ederek ve çoğunlukla elden para alarak dolandırıcılık eylemini gerçekleştirmesi, fiili gerçekleştirirken bankanın herhangi bir maddi varlığının kullanılmaması ve bankayı temsilen hareket etmemesinin banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle nitelikli dolandırıcılık suçunun oluşumu için yeterli olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın mağdureye ait banka hesabından sahte kimlik ve belgelerle para çekmesi eyleminin TCK 158/1-d maddesinde düzenlenen kamu kurum ve kuruluşlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçunu mu yoksa hem bu maddeyi hem de aynı kanunun 158/1-f maddesinde düzenlenen banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçunu mu oluşturduğu.
Gerekçe ve Sonuç: Suçun işlenmesinde hem banka hizmet, kayıt ve belgelerinden hem de nüfus cüzdanı gibi kamu kurumuna ait maddi varlıklardan yararlanılması nedeniyle hem banka hem de kamu kurumunun araç olarak kullanıldığı değerlendirilerek, yerel mahkeme hükmünün TCK'nın 158/1-d ve f bentleri uyarınca hüküm kurulması gerektiği gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın telefonla gerçekleştirdiği dolandırıcılık eyleminin bilişim sistemlerinin araç olarak kullanılması suretiyle nitelikli dolandırıcılık suçunu mu yoksa basit dolandırıcılık suçunu mu oluşturduğu.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın mağduru telefonla arayarak aldatması ve internet bankacılığı üzerinden para transferinin yapılması eyleminde bilişim sisteminin bizzat araç olarak kullanılmadığı, telefonla iletişimin ise TCK'da nitelikli hal olarak düzenlenmediği gözetilerek, eylemin basit dolandırıcılık suçunu oluşturduğuna ve yerel mahkeme hükmünün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Keşide yeri gösterilmeyen sahte çek kullanılarak işlenen dolandırıcılık suçunun nitelikli dolandırıcılık suçunu mu yoksa basit dolandırıcılık suçunu mu oluşturduğu.
Gerekçe ve Sonuç: Bankanın maddi varlığı olan çekin suçta araç olarak kullanılması ve mağdurun çeke duyduğu güven nedeniyle daha kolay aldatılması gözetilerek, keşide yeri bulunmayan sahte çekle işlenen dolandırıcılığın TCK 158/1-f'de düzenlenen nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturduğu gerekçesiyle yerel mahkeme hükmü onanmıştır. - Uyuşmazlık: Keşide yeri gösterilmeyen sahte çek kullanılarak işlenen dolandırıcılık suçunun, bankanın araç olarak kullanılması suretiyle nitelikli dolandırıcılık suçunu mu yoksa basit dolandırıcılık suçunu mu oluşturduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bankanın maddi varlığı olan çekin sahte de olsa suçta araç olarak kullanılması ve mağdurun çeke duyduğu güven nedeniyle daha kolay aldatılması, eylemin TCK'nın 158/1-f maddesinde düzenlenen nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturduğu gözetilerek yerel mahkeme hükmünün onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Keşide yeri gösterilmeyen sahte çek kullanılarak işlenen dolandırıcılık suçunun nitelikli dolandırıcılık suçunu mu yoksa basit dolandırıcılık suçunu mu oluşturduğu hususundaki uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bankanın maddi varlığı olan çekin suçta araç olarak kullanılması ve mağdurun çeke güvenerek dolandırılması nedeniyle eylemin TCK'nın 158/1-f maddesinde düzenlenen banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturduğu gözetilerek yerel mahkeme hükmünün, tekerrür hükümlerinin uygulanmasına ilişkin kısım düzeltilerek, onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Keşide yeri gösterilmeyen sahte çek kullanılarak işlenen dolandırıcılık suçunun nitelikli dolandırıcılık mı yoksa basit dolandırıcılık suçunu mu oluşturduğu.
Gerekçe ve Sonuç: Bankanın maddi varlığı olan çekin suçta araç olarak kullanılması ve çekin yasal unsurlarının eksik olmasının veya sahte olarak düzenlenmiş olmasının suçun nitelikli halinin oluşumuna engel teşkil etmediği gözetilerek, Yargıtay 15. Ceza Dairesinin bozma kararı kaldırılarak yerel mahkemenin hükmü, TCK 53. madde uygulamasına ilişkin kısımda düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Keşide yeri gösterilmeyen sahte çek kullanılarak işlenen dolandırıcılık suçunun nitelikli dolandırıcılık mı yoksa basit dolandırıcılık suçu mu oluşturacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Bankanın maddi varlığı olan çekin sahte olarak düzenlenip kullanılması suretiyle katılanların dolandırılması eyleminin, bankanın araç olarak kullanılması suretiyle işlenen nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturduğu gözetilerek Özel Daire bozma kararının kaldırılmasına ve yerel mahkeme hükmünün onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Keşide yeri gösterilmeyen sahte çek kullanılarak işlenen dolandırıcılık suçunun nitelikli dolandırıcılık mı yoksa basit dolandırıcılık suçunu mu oluşturduğu.
Gerekçe ve Sonuç: Bankanın maddi varlığı olan çekin sahte olup olmaması veya yasal unsurlarını taşıyıp taşımaması gözetilmeksizin, suçta araç olarak kullanılması halinde TCK 158/1-f maddesinde düzenlenen nitelikli dolandırıcılık suçunun oluşacağı gerekçesiyle yerel mahkeme hükmü onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.