Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Banka Hesabı Haczi”
- Uyuşmazlık: Haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinde borca yeter bakiye bulunmayan borçluya ait banka mevduat hesabına ileride yatacak paraların haczinin de mümkün olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Borçlunun bankadaki mevduat hesabına düzenli olarak para yatırılmasının söz konusu olmadığı ve haciz ihbarnamesinde doğacak alacaklar üzerine de haciz konulmuş olsa dahi takip borçlusu ile banka arasında müstakbel alacak doğuracak bir hukuki ilişkinin bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Borçlu belediyenin, hazine arazilerinin satışından elde edilen gelirlerden belediyeye aktarılan payların bulunduğu hesaba haciz konulması üzerine yaptığı haczedilmezlik şikayetinin kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Haczedilen hesabın, belediyenin tasarrufunda olan bir banka hesabı olmayıp İstanbul Defterdarlığı Muhasebe Müdürlüğü nezdindeki emanet hesabı olduğu ve bu hesapta bulunan paranın 4706 sayılı Kanun'un 5. maddesi uyarınca Hazine taşınmazlarının satışından elde edilen gelirlerden belediyeye aktarılan paylardan oluştuğu, bu payların da 5779 sayılı Kanun'un 7. maddesi uyarınca vergi hükmünde olup haczedilemeyeceği gözetilerek mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Belediyenin banka hesabına konulan haciz işleminin, 5393 sayılı Belediye Kanunu'nun 15. maddesinin 9. fıkrası uyarınca haczedilemezlik hükümleri kapsamında değerlendirilmesi gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Belediyenin farklı banka hesaplarının bulunması ve bu hesaplara da haciz konulduğunun anlaşılması, haczedilen hesaplardaki paraların niteliğinin 5393 sayılı Belediye Kanunu'nun 15/9. maddesi kapsamında haczedilebilir olup olmadığının incelenmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Belediye Başkanlığına ait banka hesabına konulan haczin kaldırılması talebiyle açılan haczedilmezlik şikayetinde, hesabın kamu hizmetine tahsisli olup olmadığının tespiti için bankanın cevabi yazısının yeterliliği ve bilirkişi incelemesi yapılıp yapılmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Takibin dayanağı olan ilama konu el koyma işleminin 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’na eklenen geçici 6. madde kapsamında kaldığı ve bu madde uyarınca belediyenin mal, hak ve alacaklarının haczedilemeyeceği gözetilerek, yerel mahkemenin şikayetin kabulüne ilişkin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Üçüncü kişi bankanın, borçlunun hesabına konulan haciz müzekkeresine karşı rehin hakkını ileri sürmesi üzerine, İİK’nın 99. maddesine göre istihkak davası açmasının gerekip gerekmediği ve bu prosedür izlenmeden hacizli paranın bankadan istenmesinin mümkün olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Üçüncü kişi bankanın, borçlunun hesabındaki paraya ilişkin rehin hakkı iddiasının istihkak iddiası niteliğinde olduğu, İİK’nın 99. maddesi gereğince icra müdürünün alacaklıya istihkak davası açması için yedi günlük süre vermesi gerektiği, bu süre verilmeden ve dava açılmadan hacizli paranın bankadan istenmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Belediyenin banka hesabına konulan haczin, belediye gelirlerinin haczedilemezliği ilkesi kapsamında değerlendirilerek kaldırılıp kaldırılmayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Belediyenin banka hesabındaki paranın niteliği ve haczedilebilirliğinin 5393 sayılı Belediye Kanunu'nun 15. maddesinin son fıkrası gözetilerek incelenmesi gerektiği, yerel mahkemenin İİK m.79/2-3'e dayanarak haczin kaldırılmasına karar vermesinin hatalı olduğu gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Bankanın, tüketicinin kredi borcuna karşılık maaş hesabına bloke koyup kesinti yapmasının hukuki olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İcra İflas Kanunu'nun 83/a maddesi uyarınca maaş ve ücretlerin haczedilemeyeceğine dair önceden yapılan sözleşmelerin geçersiz olduğu, dolayısıyla bankanın tüketicinin maaş hesabına bloke koyup kesinti yapmasının yasal dayanağı olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tüketici kredisi borcunu ödeyemeyen davacının maaşından icra yoluyla kesinti yapılıyor olmasına rağmen, banka tarafından bu kesinti dışında maaş hesabı üzerinden kredi hesabına ayrıca para aktarılmasının mümkün olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İcra takibinin kesinleşmesinden sonra borçlunun maaşının kanunda öngörülen miktardan fazlasının kesilmesi için talimat veya muvafakatinin bulunmaması ve taraflar arasındaki sözleşmenin temerrüt halinde bankaya tanıdığı mahsup yetkisini düzenleyen maddesinin İİK m.83/a gereğince geçersiz olması gözetilerek, direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacının vekiline verdiği vekaletnamenin, vekilin davacı hesabından üçüncü kişi lehine yaptığı virman işlemini kapsayıp kapsamadığı ve davacının bu işlemler nedeniyle yaptığı istirdat davasında yerel mahkemenin direnme kararının hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, direnme kararında, ilk kararında bulunmayan vekalet verenin zarara uğraması, çifte temsil yasağı ve SSK maaşının haczi gibi yeni gerekçelere dayanarak hüküm kurması nedeniyle, direnme kararının yeni hüküm niteliğinde olduğu ve dosyanın Hukuk Genel Kurulu yerine Özel Dairece incelenmesi gerektiği gözetilerek, dosyanın özel daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Borçlunun bankadaki hesabına haciz ihbarnamesi gönderilmesi üzerine, banka tarafından hesapta rehin hakkı olduğu iddia edilerek paranın icra dairesine gönderilmemesinin istihkak iddiası sayılıp sayılmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Bankanın, müşterisi ile arasındaki sözleşmeden kaynaklanan rehin hakkını, borçlunun alacaklısına karşı da istihkak iddiası olarak ileri sürebileceği ve bu nedenle icra müdürlüğünün doğrudan parayı talep etmesinin yasal olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İcra takibinde, üçüncü kişi bankaya gönderilen haciz ihbarnamesine istinaden, henüz İİK m.89'daki usul tamamlanmadan, hesaplardaki paranın dosyaya gönderilmesinin talep edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: İİK m.89'da düzenlenen haciz ihbarnamesi usulünün tamamlanmadan, yani üçüncü kişiye 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnameleri gönderilmeden, üçüncü kişinin borçluya ait olduğunu beyan ettiği paranın dosyaya gönderilmesinin talep edilemeyeceği gözetilerek, yerel mahkemenin şikayeti kabulüne ilişkin kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.