Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Bedensel Bütünlüğün Zedelenmesi”
- Uyuşmazlık: İş kazası sonucu oluşan maddi ve manevi tazminat taleplerinde, zamanaşımının başlangıç tarihi ve maluliyet tespiti davasının zamanaşımı kesme etkisi.
Gerekçe ve Sonuç: İş kazasından kaynaklanan tazminat davalarında, zararın varlığının ve esaslı unsurlarının öğrenildiği tarihin zamanaşımının başlangıcı olduğu, somut olayda ise maluliyetin tespiti için açılan davanın zamanaşımını kesmediği ve on yıllık hak düşürücü sürenin dolduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sünnet ameliyatı sırasında meydana gelen tıbbi uygulama hatası nedeniyle çocuğun bedensel bütünlüğünün zedelenmesi sebebiyle açılan manevi tazminat davasında, çocuğun anne ve babasına da manevi tazminat ödenip ödenemeyeceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Çocuğun sünnet ameliyatı sırasında tıbbi uygulama hatası nedeniyle bedensel bütünlüğünün zedelendiğinin ve kalıcı estetik sorununun oluştuğunun tespit edilmesi, çocuğun uğradığı zararın ağır bedensel zarar olarak nitelendirilemese de manevi tazminat ödenmesini gerektirmesi ve bu durumda çocuğun anne ve babasının da manevi acı çektiğinin gözetilmesiyle, anne ve babanın manevi tazminat taleplerinin reddine ilişkin bölge adliye mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Elektrik akımına kapılma sonucu yaralanan davacının, maluliyet oranının kesinleşmesinden sonra açtığı manevi tazminat davasında zamanaşımının dolup dolmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bedensel bütünlüğün ihlali neticesinde oluşan ve gelişen bir durum niteliğinde olan zararın, gelişmenin sona ermesi ve zararın tüm unsurlarıyla öğrenildiği tarihten itibaren işlemeye başlayacak zamanaşımı süresi içinde dava açılmış olması gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacılar lehine hükmedilen manevi tazminat miktarının fazla olup olmadığı hususunda yerel mahkeme ile Yargıtay 4. Hukuk Dairesi arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile olay tarihi, olayın oluş şekli ve davacıların yaralanma derecesi gibi manevi tazminat miktarının belirlenmesinde etkili olan hususlar gözetilerek hükmedilen manevi tazminat miktarının fazla olduğu gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan maddi ve manevi tazminat davasında, davacının ıslah dilekçesiyle artırdığı maddi tazminat talebinin zamanaşımına uğrayıp uğramadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İş kazası sonucu oluşan tazminat taleplerinde, sözleşmeye aykırılığa dayalı on yıllık zamanaşımı süresinin, zararın kesin olarak öğrenildiği tarih olan sürekli iş göremezlik oranının belirlendiği tarihten itibaren işlemeye başlayacağı ve davacının ıslah dilekçesiyle artırdığı miktar için bu sürenin dolduğu gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İş kazası sonucu oluşan maddi tazminat talebinde zamanaşımının başlangıç tarihi, zararın öğrenildiği tarih olarak kabul edildiğinde, bu tarihin iş kazası tarihi mi yoksa maluliyet oranının kesinleştiği tarih mi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İş kazası sonucu oluşan maddi tazminat taleplerinde zamanaşımının başlangıcı için zararın öğrenilmesi gerektiği, zararın öğrenilmesinin ise zararın varlığı, niteliği, unsurları ve kapsamının kesin olarak bilinmesi anlamına geldiği, somut olayda ise davacının maluliyet oranının kesinleşmesiyle zararın tam olarak belirlendiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına ve dosyanın işin esasının incelenmesi için Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Doktor hatasından kaynaklanan tazminat miktarının tespiti uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, Yargıtay'ın bozma kararına uygun hüküm verdiği ve bozma kararıyla kesinleşen hususların yeniden değerlendirilmesinin mümkün olmadığı gözetilerek, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hekim hatasından kaynaklı olarak teşhis ve tedavide yaşanan gecikme nedeniyle açılan maddi ve manevi tazminat davasında, istinaf incelemesi sonucu hükmedilen manevi tazminat miktarının ve maddi tazminat talebinin reddinin hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı hekimin gerekli dikkat ve özeni göstermemesi nedeniyle prostat kanseri teşhis ve tedavisinde gecikme yaşandığı, davacıya kusur izafe edilmesinin somut olayın özelliğine uygun düştüğü, hükmedilen manevi tazminat miktarının hakkaniyete uygun olduğu ve davacının maddi zararını ispatlayamadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İş kazası sonucu oluşan maddi tazminat davasında, davalı işverenin temyizi üzerine bozma kararı verilip mahkemece daha yüksek bir tazminata hükmedilmesi üzerine, davalı lehine usulü kazanılmış hak ihlali olup olmadığı ve ek dava ile istenen tazminat kısmı için zamanaşımının dolup dolmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin ilk kararında hükmedilen tazminat miktarının davalı işveren tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay'ın bozma kararı vermesi ve sonrasında mahkemenin daha yüksek bir tazminata hükmetmesinin, davalı lehine oluşan usulü kazanılmış hakkı ihlal ettiği, ayrıca maluliyet oranı ve ücrete göre dava konusu miktarın değişmesi nedeniyle önceki karar miktarının usulü kazanılmış hak oluşturmadığı gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İş kazası sonucu oluşan tazminat davasında, zararın öğrenildiği tarihin tespiti ve buna bağlı olarak zamanaşımının başlayıp başlamadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının maluliyet oranının kesin olarak tespit edildiği tarih olan 19.02.2009'da zararın öğrenilmiş sayılacağı, bu tarihten itibaren on yıllık zamanaşımı süresi içerisinde dava açıldığı gözetilerek, direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İş mahkemesince verilen kararın düzeltilerek onanmasına ilişkin özel daire kararına karşı davacı talebinin maddi hatanın düzeltilmesi niteliğinde olup olmadığı ve Özel Dairenin düzelterek onama kararını kaldırarak bozma kararı verip veremeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Özel Daire'nin, takdir edilen manevi tazminat miktarının azlığı ve davalılar lehine hükmedilen ayrı ayrı vekalet ücretinin hatalı oluşu hususlarında açık bir maddi yanılgıya düşerek yerel mahkeme kararını düzelterek onadığı, bu hususların düzeltilmesinin kamu düzeni açısından zorunlu olduğu ve Özel Daire'nin bu hususu maddi hata olarak nitelendirerek düzelterek onama kararını kaldırıp dosyayı yeniden inceleyebileceği gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Manevi tazminat davasında, tazminat şartlarının oluşup oluşmadığının tespiti için yerel mahkemece araştırma yapılmasının gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının işverenin kusuru nedeniyle çalıştığı işyerinde kurşun zehirlenmesine maruz kaldığı ve bunun sonucu olarak da manevi zararının oluştuğu; işçinin manevi tazminata hak kazanabilmesi için işverenin işçisini gözetme borcuna aykırı davranması nedeniyle hastalanması ve bu nedenle bir süre raporlu kalmasının yeterli olduğu, ayrıca hastalığın meslek hastalığı olduğunun tespitine yönelik bir karar alınmasının gerekli olmadığı ve bu nedenle de yerel mahkemece manevi tazminat için meslek hastalığının tespiti yönünde dava açılması için kesin süre verilmesine gerek olmadığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.