Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Beyan Delil Tesisi”
- Uyuşmazlık: Sanık hakkında verilen silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkumiyet hükmünün temyiz incelemesi sırasında dosyaya giren ByLock tespit ve değerlendirme tutanağının yerel mahkemece duruşmada sanığa anlatılmasının gerekip gerekmediği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın ByLock kullanıcısı olduğuna dair delilin yanı sıra, örgüt liderinin talimatıyla Bank Asya'daki hesabına para yatırılması, başka bir örgüt üyesinin sanığın örgüt evlerine katıldığına dair beyanı gibi mevcut delillerin, sanığın örgüt üyeliğinin tespiti için yeterli olduğu gözetilerek, temyiz aşamasında dosyaya giren ByLock tutanağının yerel mahkemede sanığa anlatılmamış olmasının hükme etki etmediği değerlendirilerek, direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında, silahlı terör örgütüne üye olma suçundan, eksik araştırmaya dayalı hüküm kurulup kurulmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın ByLock kullandığına dair bazı tespitler bulunmakla birlikte, ByLock tespit ve değerlendirme tutanağı veya User-ID bilgisi içeren diğer belgelerin yerel mahkemece getirtilerek değerlendirilmemiş olması eksik araştırma olarak değerlendirilse de, sanığın Bank Asya'ya para yatırması, örgüt toplantılarına katılması gibi eylemlerinin örgüt üyeliği için yeterli delil olarak kabul edilmesi ve hükmün bu delillere dayandırılması gözetilerek, Yargıtay 16. Ceza Dairesinin bozma kararı kaldırılmış ve yerel mahkeme hükmü onanmıştır. - Uyuşmazlık: Faturaya dayalı icra takibine yapılan itirazın iptali davasında, davacının yemin deliline dayanma hakkının kullanılıp kullanılamayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının dava dilekçesinde ve sonrasında verdiği beyan dilekçesinde açıkça yemin deliline dayandığı, buna rağmen mahkemece davacıya yemin delili hatırlatılmadan davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının kanun yararına bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın konut dokunulmazlığının ihlali ve nitelikli hırsızlık suçlarını işleyip işlemediği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık aleyhine sunulan tek delilin, suça konu eşyanın evinde bulunduğu tanığın çelişkili ve usule aykırı alınmış teşhis beyanı olması ve sanığın suçlamaları reddetmesi, olay yerinde sanığa ait herhangi bir iz veya emare bulunmaması, suçun sanık tarafından işlendiğini gösteren her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin mahkûmiyet hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı hastanenin, Kurum mensubu hastalara verdiği sağlık hizmetlerinin, hastanede çalışmayan doktorlar tarafından gerçekleştirilip gerçekleştirilmediği ve buna bağlı olarak uygulanan cezai şartın hukuka uygun olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hasta yakınlarının beyanları ve Sosyal Güvenlik Kurumu ile yapılan sözleşme hükümleri uyarınca, hastanede çalışmayan doktorlar tarafından verilen sağlık hizmetleri nedeniyle uygulanan cezai şartın yerinde olduğu değerlendirilerek, davacının temyiz itirazlarının reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün, sanığa ait ByLock tespit ve değerlendirme tutanağı ile CGNAT sorgu kayıtları getirtilmeden hüküm kurulması nedeniyle bozulmasına dair Yargıtay 16. Ceza Dairesi kararı ile bu karara yapılan itirazın değerlendirilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın telefonunda ByLock kalıntısı bulunması, örgüt üyelerinin kullandığı Eagle programının yüklü olması, Bank Asya'da hesap hareketleri bulunması ve örgüt üyelerine özel ByLock programını kullandığını kabul etmesi gibi mevcut delillerin sanığın örgüt üyeliği suçunu işlediğini ispatlamaya yeterli olduğu, ayrıca hükmün verilmesinden sonra dosyaya giren ByLock tespit ve değerlendirme tutanağının hükme esas alınmamış olması sebebiyle sanığın savunma hakkının ihlal edilmediği gözetilerek, Yargıtay 16. Ceza Dairesinin bozma kararının kaldırılmasına ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın işlediği fiillerin TCK m.277'de tanımlanan yargı görevi yapanları etkileme suçunu oluşturup oluşturmadığı, suç tarihinden sonra yapılan yasa değişikliğinin sanık lehine uygulanıp uygulanmayacağı ve 2005 yılındaki fiil bakımından dava zamanaşımının dolup dolmadığı hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın eylemlerinin suçun kanuni tanımına uyduğu, suç tarihinden sonra yapılan yasa değişikliğinin sanık lehine uygulanması gerektiği, 2005 yılındaki eylem bakımından ise dava zamanaşımının gerçekleştiği gözetilerek yerel mahkemenin kararı kısmen bozulmuş ve bu eylem yönünden davanın düşmesine, diğer eylemler yönünden ise onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı, kız kardeşi olan davalı ile birlikte satın aldıklarını iddia ettiği taşınmazın satış bedelinin yarısını alamadığı gerekçesiyle inançlı işlem ilişkisine dayalı alacak davası açmıştır.
Gerekçe ve Sonuç: İnançlı işlem ilişkisinin varlığının ispatı için yazılı delil başlangıcı niteliğinde bir belge bulunmadığı, davacı tarafından sunulan ses kaydı ve tanık beyanlarının bu hususta yeterli olmadığı ve davacının yemin deliline başvurmaması gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma suçundan eksik araştırmayla mahkumiyet hükmü kurulup kurulmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın sokağa çıkma yasağı döneminde silahlı eğitim aldığı, bombalama eylemlerine katıldığı, güvenlik güçlerine ateş açtığına dair ikrarının; olay yeri tutanakları, tanık beyanları ve diğer delillerle doğrulanması gerektiği, sanığın eylemlerinin TCK 302 kapsamında vahamet arz edip etmediğinin tespiti için eksik soruşturma işlemlerinin tamamlanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Fazla mesai ücretinin ispatı için tanık beyanlarının yeterli olup olmadığı ve mahkemenin resen delil toplayıp toplayamayacağı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hâkimin, taraflarca getirilme ilkesi gereği resen delil toplayamayacağı, ancak davayı aydınlatma yükümlülüğü kapsamında taraflardan delil talep edebileceği; somut olayda ise, davacı fazla mesai iddiasını tanık beyanlarıyla kanıtladığı ve davalı tarafın aksini ispatlayacak delil sunmadığı gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacının fazla mesai ücretlerine ilişkin talebinde, davalı tarafça tutulan kayıt ve belgelerin mahkemece resen celp edilip edilemeyeceği ve buna bağlı olarak fazla mesai ücretinin ispatlanıp ispatlanmadığı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Hâkimin, taraflarca getirilme ilkesi gereğince resen delil toplama yetkisinin bulunmadığı, ancak davayı aydınlatma yükümlülüğü kapsamında taraflardan delil göstermelerini isteyebileceği, somut olayda ise davacının tanık beyanları ile fazla mesai yaptığını ispatladığı, davalı tarafın ise bu iddiayı çürütecek herhangi bir delil sunmadığı gözetilerek, direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Fazla mesai ücretinin ödenmemesi nedeniyle açılan işçilik alacağı davasında, fazla çalışmanın ispat yükü ve mahkemenin resen delil toplama yükümlülüğü.
Gerekçe ve Sonuç: Hâkimin, taraflarca getirilme ilkesi gereği, taraflarca ileri sürülmeyen vakıaları araştıramayacağı, ispat yükünün davacı işçide olduğu ve davacının tanık beyanlarıyla fazla çalışmasını ispatladığı, davalı tarafça aksini gösterir delil sunulmadığı, fazla çalışma ücretinin tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri bir konu olması sebebiyle hakimin resen delil toplama yükümlülüğünün bulunmadığı gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.