Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Borçlunun İtirazı”
- Özet bulunamadı.
- Uyuşmazlık: İlamsız icra takibine itiraz ederek takibin durmasını sağlayan borçlunun, alacaklının itirazın iptali davası açmasından önce menfi tespit davası açıp açamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: İİK m.72'de icra takibinden önce de menfi tespit davası açılabileceğinin açıkça düzenlenmiş olması ve borçlunun, alacaklının icra takibi tehdidi altında olması nedeniyle hukuki yararının bulunduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Borçluların itirazın kaldırılması aşamasında ileri sürdükleri teminat senedi iddiasının incelenip incelenemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Borçlunun itiraz dilekçesinde itiraz sebebini belirtmediği ve senedin teminat senedi olduğu hususunun senet metninden de anlaşılamadığı gözetilerek, İİK'nın 63. maddesi uyarınca itirazın kaldırılması aşamasında teminat senedi iddiasının incelenemeyeceğine ve yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İlamsız icra takibine yapılan itiraz üzerine, kira sözleşmesinin varlığını kabul eden borçlunun, kiralananın teslim edilmediği iddiası nedeniyle itirazın kaldırılması isteminin reddine ilişkin direnme kararının hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Borçlunun kira sözleşmesindeki imzasını inkar etmemesi sebebiyle sözleşmenin varlığının kesinleştiği, kiralananın teslim edilip edilmediği hususunun ise kira sözleşmesi dışında bir itiraz olup ispat yükünün borçluda olduğu, bu nedenle de icra mahkemesinin işin esasını inceleyip karar vermesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İlamsız icra takibine yapılan itiraz üzerine alacaklının itirazın kaldırılması talebinin reddine ilişkin direnme kararının hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Borçlunun kira sözleşmesini ve kira bedelini kabul ettiği ancak kiralananın teslim edilmediği iddiasının İİK m.269/c'de belirtilen sair bir itiraz olduğu, ispat yükünün borçluya ait olduğu ve bu durumun yargılamayı gerektirmediği gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Birden fazla kiracıya karşı açılan kira alacağının tahsili ve tahliye talepli icra takibinde, borçlulardan birine ödeme emri tebliğ edilmemiş olmasına rağmen borçlunun itiraz etmesi durumunda, diğer borçluya yapılan tebligat ve itiraz üzerine itirazın kaldırılması ve tahliye kararı verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Kira sözleşmesinde birden fazla kiracı olması halinde, tahliye borcunun bölünemeyen bir borç olması ve kiracılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunması sebebiyle, her bir kiracıya usulüne uygun olarak ödeme emri ile tahliye ihtarının tebliğ edilmemiş olması durumunda, bir kiracıya yapılan tebligat ve itiraza dayanılarak itirazın kaldırılması ve tahliye kararı verilemeyeceği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İtirazın iptali davasında takibin devamına ilişkin verilen kararın, takipten itibaren işleyecek faizin yasal faiz oranından fazla olamayacağı iddiasıyla açılan menfi tespit davası yönünden kesin hüküm teşkil edip etmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Ödeme emrine itiraz dilekçesinde borca itiraz edildiğine yönelik açıklamanın, ödeme emriyle istenilen asıl alacak, işlemiş ve işleyecek faiz gibi tüm borç kalemlerini kapsaması ve itirazın iptali davasında verilen “takibin devamı” kararının işleyecek faizi de içermesi nedeniyle, itirazın iptali davasında verilen hükümle işleyecek faiz oranının kesinleşmiş olması gözetilerek, aynı takiple ilgili işleyecek faiz miktarına ilişkin menfi tespit istemli davanın kesin hüküm nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla yapılan takipte borçluların itirazlarının borca mı yoksa imzaya mı itiraz niteliğinde olduğu ve davacı şirketin imza itirazının kabul edilip edilmeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Borçlular M.A. ve F.H.'nin itirazının borca itiraz niteliğinde olup takibin bu itiraz üzerine durdurulduğu, bu nedenle İİK m. 169/a-6 uyarınca sadece tazminata hükmedilebileceği, imzaya itirazda ise bilirkişi raporundaki belirsizliğin borçlu lehine yorumlanması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Genel haciz yoluyla başlatılan icra takibine konu kira sözleşmesinin, İcra ve İflas Kanunu'nun 68. maddesi kapsamında kayıtsız şartsız borç ikrarı içeren belge niteliğinde olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Borçlunun icra takibine itirazında kira sözleşmesini ve ek protokoldeki imzayı inkâr etmediği, dolayısıyla kira sözleşmesini ve ek protokolü kabul ettiği, bu durumda borçlunun ileri sürdüğü diğer itirazları İİK 269/c maddesi uyarınca ispatlaması gerektiği, bu nedenle alacaklının itirazın kaldırılması talebinde yargılamayı gerektirecek bir durum olmadığı ve işin esasına girilerek borçlu itirazlarının İİK 269/c maddesi çerçevesinde incelenmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalının, Bakırköy 12. İcra Dairesinin 2014/1886 E. sayılı icra takibine, yerleşim yeri olan Büyükçekmece İcra Dairesinin yetkili olduğundan bahisle yaptığı itirazın hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olup olmadığı ve bu itirazın davanın reddine yol açıp açmayacağı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının, daha önce Bakırköy İcra Dairesinin yetkili olduğunu beyan etmesine rağmen sonradan Büyükçekmece İcra Dairesinin yetkili olduğunu iddia etmesinin dürüstlük kuralıyla bağdaşmadığı ve alacaklının alacağına kavuşmasını geciktirdiği, bu durumun hakkın kötüye kullanımı olarak değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İcra takibine yapılan itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasında, borçlunun icra takibinde ileri sürdüğü zamanaşımı def'ini tekrar ileri sürmesi gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: İtirazın iptali davasında, davacının zamanaşımı def'inin yerinde olmadığını ileri sürmesi ve mahkemenin de bu hususu re'sen incelemekle yükümlü olması gözetilerek, borçlunun zamanaşımı def'ini tekrar ileri sürmesi gerekmediği ve direnme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.