Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“CMK 231/6-b”
- Uyuşmazlık: Sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilirken, yasal ve yeterli gerekçe gösterilip gösterilmediği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın suçu kabul etmesi, pişmanlığını dile getirmesi, adli sicil kaydının bulunmaması ve mağdur ya da kamu zararının oluşmaması gibi hükmün açıklanmasının geri bırakılması için gerekli objektif şartları taşımasına rağmen, yerel mahkemenin sanığın kişiliğindeki somut olumsuzlukları ve duruşmadaki tutumunu yeterince açıklamadan, kanındaki alkol miktarı ve somut tehlike gibi CMK 231/6-b maddesindeki subjektif değerlendirmede dikkate alınmaması gereken hususlara dayanarak hükmün açıklanmasının geri bırakılmamasına karar vermesi, gerekçenin yasal ve yeterli olmadığı değerlendirilerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Bozmaya uyma yönünde karar alan yerel mahkemenin, bozma nedenini gözetmeden ve bozmayı etkisiz kılacak şekilde hüküm kurup kuramayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıklar hakkında yalan tanıklık suçundan verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz incelemesinde, yerel mahkemenin bozma ilamına uymamasına rağmen bozma nedenlerini ve önceki hükümle çelişkileri yeterince değerlendirmediği gözetilerek hükmün bozulmasına ve yargılama aşamasında dava zamanaşımının gerçekleştiğinin tespit edilmesi üzerine kamu davasının düşmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taksirle ölüme sebebiyet verme suçundan sanık hakkında verilen mahkûmiyet hükmünde, hükmün açıklanmasının geri bırakılması (HAGB) kurumunun uygulanıp uygulanmayacağı konusunda yerel mahkeme ile Yargıtay dairesi arasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın duruşmalardaki tutum ve davranışlarının HAGB için yasal ve yeterli bir gerekçe oluşturmadığı, mağdurun maddi zararını karşılamış olmasının ve adli sicil kaydının temiz olmasının dikkate alınması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına dair kararın gerekçesinin yasal olup olmadığı, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına engel teşkil eden sabıkanın denetim süresi içinde olup olmadığı, TCK’nun 52/4. maddesi uyarınca ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin ihtar edilip edilmeyeceği ve gün para cezasının adli para cezasına çevrilmesi sırasında TCK 52/2 maddesinin hüküm fıkrasında gösterilip gösterilmeyeceği hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı almasına rağmen denetim süresi içinde yeniden suç işlemesi nedeniyle hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına dair gerekçenin yasal ve yeterli olduğu, 6545 sayılı Kanun ile 5275 sayılı Kanunun 106/3. maddesinde yapılan değişikliğin TCK'nın 52/4. maddesindeki ihtar yükümlülüğünü ortadan kaldırmadığı ve gün para cezasının adli para cezasına çevrilmesi sırasında TCK 52/2 maddesinin hüküm fıkrasında gösterilmemesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığı kararına karşı yapılan temyiz üzerine, verilen bozma kararına yapılan itirazın incelenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın daha önce hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmiş olmasına rağmen, deneme süresi içinde yeniden suç işlemesinin, suç işleme eğilimi ve kişilik özellikleri bakımından değerlendirilerek hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına dair yerel mahkeme kararının gerekçesinin yeterli görülmesi nedeniyle, Özel Daire bozma kararı kaldırılarak yerel mahkeme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında resmî belgede sahtecilik ve eşyayı gümrük işlemlerine tabi tutmaksızın yurda sokma suçlarından verilen mahkûmiyet hükümlerinde takdiri indirim uygulanmasına rağmen hükmün açıklanmasının geri bırakılması ve cezanın ertelenmesi taleplerinin reddine ilişkin gerekçelerin çelişkili olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında takdiri indirim uygulanırken yargılama sürecindeki olumlu davranışları gerekçe gösterildiği halde, hükmün açıklanmasının geri bırakılması ve cezanın ertelenmesi taleplerinin reddinde aynı olumlu davranışların dikkate alınmaması ve çelişkili gerekçelerle karar verilmesi isabetsizliği gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına dair verilen kararda yasal ve yeterli gerekçe gösterilip gösterilmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumunun uygulanıp uygulanmayacağına ilişkin takdir yetkisinin kullanılmasında, somut olayda sanık hakkında takdiri indirim uygulanırken olumlu olarak değerlendirilen duruşmadaki hal ve tavırları ile çelişen ve yetersiz gerekçe gösterilmesi nedeniyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 6136 sayılı Kanuna muhalefet suçundan verilen mahkumiyet hükmünde, hükmün açıklanmasının geri bırakılması, kısa süreli hapis cezasının ertelenmesi ve seçenek yaptırıma çevrilmesi taleplerinin reddine ilişkin gerekçelerin yasal ve yeterli olup olmadığı noktasında yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın adli sicil kaydında bulunan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararları ve suç işleme eğilimi gözetilerek hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına dair gerekçenin yeterli olduğu, ancak hapis cezasının ertelenmesi ve seçenek yaptırımlara çevrilmesi taleplerinin reddine ilişkin gerekçelerin yetersiz olduğu değerlendirilerek, Özel Daire kararının kısmen onanmasına, kısmen bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında kasten yaralama ve tehdit suçlarından verilen mahkûmiyet hükümleriyle ilgili olarak hükmün açıklanmasının geri bırakılması (CMK m. 231) ve hapis cezasının ertelenmesi (TCK m. 51) hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı ve tehdit suçunun uzlaştırma kapsamında değerlendirilip değerlendirilmeyeceği noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın adli sicil arşiv kaydındaki mahkûmiyetlerin hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına engel teşkil etmediği, ancak suç işleme eğiliminin değerlendirilmesinde dikkate alınabileceği, sanığın yargılama sürecindeki tutum ve davranışları ile suçun niteliği gözetildiğinde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve cezanın ertelenmesine yer olmadığına dair mahkemenin gerekçesinin yeterli olduğu ve tehdit suçunun uzlaştırma kapsamında değerlendirilmesinin ise infaz aşamasında mümkün olduğu değerlendirilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın imar kirliliğine neden olma suçundan aldığı ceza hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmamasına ilişkin yerel mahkeme kararına karşı yapılan temyiz üzerine, direnme kararının yeni bir hüküm niteliğinde olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, Yargıtay 4. Ceza Dairesinin bozma kararına uymak yerine, ilk hükümde bulunmayan yeni gerekçelerle ve deliller değerlendirilerek hüküm kurması nedeniyle direnme kararının yeni bir hüküm niteliğinde olduğu gözetilerek, dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay 4. Ceza Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında hükmolunan hapis cezasının ertelenmesine karar verilirken gösterilen gerekçenin, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilirken gösterilen gerekçe ile çelişip çelişmediği ve bu bağlamda hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına ilişkin kararın yasal ve yeterli gerekçe içerip içermediği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına dair gerekçenin, hapis cezasının ertelenmesine dair gerekçe ile çeliştiği ve bu gerekçenin yasal ve yeterli olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına dair yerel mahkeme kararının gerekçesinin yasal ve yeterli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın daha önce hakkında verilmiş hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı bulunmasına rağmen denetim süresi içinde yeni bir suç işlemesi, olumsuz kişilik özelliğini gösterdiğinden ve yeniden suç işlemeyeceği konusunda mahkemede olumlu kanaat oluşmadığından bahisle hükmün açıklanmasının geri bırakılmamasına dair yerel mahkeme kararının gerekçesinin yasal ve yeterli olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.