Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Cevap Vermeme”
- Uyuşmazlık: Davalı tarafın, yasal cevap dilekçesi verme süresi içinde tahkim ilk itirazında bulunup bulunmadığı ve buna bağlı olarak davanın hakem şartı nedeniyle usulden reddine karar verilip verilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı vekilinin cevap süresi uzatım talebi mahkemece değerlendirilmediğinden sürenin uzatılmış sayılamayacağı, bu nedenle yasal cevap süresi içinde tahkim ilk itirazında bulunulmadığından, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı işverenin, işe iade davası sonrasında işe başlatmama tazminatı, boşta geçen süre ücreti, kıdem tazminatı, fark ihbar tazminatı ve yıllık izin ücreti alacaklarından oluşan davanın reddine ilişkin talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının son çalıştığı işyerinin yetkili mahkemenin bulunduğu yerde olması, davalının cevap dilekçesini kanuni süresinde vermiş olması, davanın mahiyeti ve mevcut deliller gözetilerek taraf tanıklarının dinlenilmesine yer olmadığı, yemek yardımının giydirilmiş ücrete eklenmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçeleriyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında, eşlerin farklı yerleşim yerleri nedeniyle yetkili mahkemenin hangisi olacağı konusunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının yetki itirazının HMK'nın 19/2. ve 117/1. maddeleri uyarınca yasal cevap süresi içerisinde yapılmadığı, davacının ise Şanlıurfa'da ikamet ettiğinin tespit edilmesi ve TMK 168. maddesi gereğince eşlerden birinin yerleşim yeri mahkemesinin yetkili olması gözetilerek, davanın Şanlıurfa 3. Aile Mahkemesinde görülmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Özel hukuk hükümlerine tabi bir şirkette adli yazışmalardan sorumlu olan sanığın, Cumhuriyet Başsavcılığınca yazılan müzekkerelere cevap vermemesi eyleminin, TCK’nın 257/2. maddesinde düzenlenen ihmali davranışla görevi kötüye kullanma suçunu mu yoksa Kabahatler Kanunu’nun 32. maddesinde düzenlenen emre aykırı davranış kabahatini mi oluşturduğu uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: CMK’nın 332. maddesi uyarınca, soruşturma amacıyla özel şahıslardan istenen bilgilere cevap verme yükümlülüğünün, kamu görevlisi olmasalar dahi, bu kişileri geçici olarak yargı faaliyetine katılan ve bu anlamda kamu görevlisi sayılan konuma getirdiği, sanığın bu yükümlülüğe aykırı davranarak kişilerin mağduriyetine ve kamu zararına neden olması nedeniyle eyleminin TCK'nın 257/2. maddesinde düzenlenen ihmali davranışla görevi kötüye kullanma suçunu oluşturduğu ve aynı fiilin hem kabahat hem de suç olarak tanımlanması halinde sadece suçtan dolayı yaptırım uygulanacağı gözetilerek yerel mahkemenin mahkûmiyet hükmü onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan sanıkların mağduru serbest bırakmalarının TCK'nın 110. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması için yeterli olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların, mağdura taksi ücretini ödedikten sonra mağdurun kendi iradesiyle olay yerinden ayrıldığı, mağdurun olay yerinde kalması hususunda herhangi bir tehdit veya cebrin bulunmadığı ve bu husustaki tereddütlerin sanıklar lehine yorumlanması gerektiği gözetilerek, sanıklar hakkında TCK'nın 110. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiği kabul edilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet davasında görevli ve yetkili mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: SMK'nın 156/3. maddesi uyarınca birden fazla yetkili mahkeme bulunması halinde davacının yetkili mahkemeyi seçme hakkı olduğu, davalının HMK 19/2 ve 127. maddeleri uyarınca yasal cevap süresi içerisinde yetki itirazında bulunmaması nedeniyle davanın açıldığı mahkemenin yetkili hale geldiği gözetilerek ... 2. ... ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi'nin görevli mahkeme olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı erkeğin, boşanma davasından feragat etmesi üzerine, davalı kadının cevap süresi dolmadan davanın reddine karar verilmesi nedeniyle davalı kadının karşı dava açma hakkının ihlal edilip edilmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı erkeğin feragat iradesinin mahkemeye ulaşmasıyla feragatin kesin hüküm doğurduğu, bu andan sonra açılacak davanın karşı dava değil müstakil dava olacağı ve davalı kadının dava açma hakkının yalnızca karşı dava ile sınırlı olmadığı gözetilerek, davalı kadın vekilinin temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İş sözleşmesinin feshi nedeniyle açılan işçilik alacakları davasında hangi ülke hukukunun uygulanacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıların, yabancı hukukun uygulanması gerektiği yönündeki itirazlarını, dava dilekçesinin tebliğinden itibaren verilen cevap süresi içerisinde ileri sürmedikleri ve ön inceleme aşamasında da tarafların hukuk seçimi konusunda anlaşmadıkları gözetilerek, Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun'un 24/1. maddesi uyarınca zımnen Türk hukukunun uygulanması gerektiği gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin Rusya'da çalıştığı dönemden kaynaklanan işçilik alacakları davasında, uyuşmazlığa hangi ülke hukukunun uygulanacağı hususunda ihtilaf.
Gerekçe ve Sonuç: Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun'un 24/1 maddesi uyarınca, yabancı unsurlu iş sözleşmesi uyuşmazlığında, davalı tarafça en geç cevap dilekçesinde veya ön inceleme aşamasında yabancı hukukun uygulanması gerektiği yönünde beyanda bulunulmaması halinde, Türk hukukunun zımnen seçilmiş sayılacağı gözetilerek, yerel mahkemenin Rus hukukunu uygulayarak davanın reddine ilişkin kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının Rusya'da çalıştığı iş sözleşmesinden kaynaklanan işçilik alacakları davasında hangi ülke hukukunun uygulanacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun'un 24/1. maddesi uyarınca, yabancı hukukun uygulanması gerektiği yönünde davalı tarafça en geç cevap dilekçesinde itirazda bulunulmaması veya ön inceleme duruşmasında tarafların hukuk seçimi konusunda anlaşmamış olması halinde, uyuşmazlığa Türk hukukunun uygulanmasının kabulü gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin Rus hukukunu uygulayarak davanın reddine karar vermesi bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının Rusya'daki işyerinde çalıştığı dönemden kaynaklanan işçilik alacakları davasında hangi ülke hukukunun uygulanacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun'un 24/1. maddesi uyarınca, yabancı hukukun uygulanması gerektiği yönünde açık veya zımni bir hukuk seçimi yapılmadığı durumlarda Türk hukukunun uygulanması gerektiği, davalıların süresi içinde cevap dilekçesi vermemeleri ve ön inceleme duruşmasında da hukuk seçimi konusunda anlaşma sağlanamaması nedeniyle uyuşmazlığa Türk hukukunun uygulanması gerektiği gözetilerek, mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının Rusya'da bulunan şantiyede çalıştığı işverenden kaynaklanan işçilik alacakları davasında hangi ülke hukukunun uygulanacağı, yargılama giderleri ve davalıların birlikte sorumluluğunun olup olmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıların cevap dilekçelerinde ve ön inceleme aşamasında yabancı hukukun uygulanması gerektiği yönünde bir itirazda bulunmamaları nedeniyle uyuşmazlığa Türk hukukunun uygulanması gerektiği, ayrıca davalı şirketler arasında sadece organik bağ bulunmasının tüzel kişilik perdesinin kaldırılması ve birlikte sorumluluk doğurması için yeterli olmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.