Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Döviz Ücreti”
- Uyuşmazlık: Davacının, iş sözleşmesindeki ücretinin USD cinsinden olmasına rağmen işverence TL’ye çevrilerek eksik ödendiği iddiasıyla açtığı ücret farkı ve fazla mesai ücreti alacağı davasında, işverenin döviz kurunu tek taraflı olarak sabitleme yetkisinin bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının ücreti belirlenirken, ... Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karara İlişkin Tebliğ (Tebliğ No: 2008-32/34)’de Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Tebliğ No: 2018-32/51)'in 8. maddesinin 24. fıkrasının değerlendirilmediği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı işverenin, davacı işçilerin Avro cinsinden olan ücretlerini Türk Lirasına çevirmesinin ardından oluşan ücret farkı ve toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacakların ödenmesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı tarafın arabuluculuğa katılmaması, birleşen davada ileri sürülen zam iddiasının ispatlanamaması ve ücretlerin TL'ye çevrilmesi nedeniyle oluşan farkın ödenmesi gerektiği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararı kısmen onanmış, ancak arabuluculuk ücreti ve vekalet ücretine ilişkin hükümler düzeltilmiştir. - Uyuşmazlık: İş sözleşmesinin feshi nedeniyle davacının kıdem ve ihbar tazminatlarına hak kazanıp kazanmadığı, fazla mesai ücret alacağının bulunup bulunmadığı ve fazla mesai ücretinin hangi tarihteki döviz kuru üzerinden hesaplanması gerektiği hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının fazla mesai ücret alacağının hesaplanmasında, her dönem için hesaplanan alacağın o günkü döviz kuru üzerinden Türk Lirası karşılığının hesaplanması gerekirken, hatalı değerlendirmeyle hüküm kurulduğu gözetilerek mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin, Cezayir'deki çalışması karşılığı işverenden talep ettiği çeşitli işçilik alacaklarının miktarı, para birimi ve davalı lehine hükmedilen vekalet ücretinin miktarı uyuşmazlık konusudur.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.03.2018 tarihine kadar ücreti USD üzerinden ödendiğinden, bu tarihe kadar hak kazandığı ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağının USD cinsinden hüküm altına alınması gerekirken, mahkemece TL üzerinden hesaplanması hatalı görülerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin yurtdışında çalıştığı dönemde ulusal bayram ve genel tatil ücretlerinin hesaplanma yöntemi, alacağın USD cinsinden hüküm altına alınması ve davalı lehine hükmedilen vekalet ücretinin miktarına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının iş sözleşmesinin, işyerinde uygulanan sabit kur üzerinden TL cinsinden ücret ödenmesine ilişkin uygulamanın başlangıç tarihinden önce sona erdiği, hizmet süresince ücretini USD olarak aldığı ve talebi de bu yönde olduğu gözetilerek ulusal bayram ve genel tatil ücretlerinin USD cinsinden hüküm altına alınmasının uygun olduğu, diğer temyiz itirazlarının da reddine yer olmadığı gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı işverenin, davacı işçinin Avro cinsinden olan ücretini Türk Lirası'na çevirmesi nedeniyle oluşan ücret farkı ve toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan zam farkı alacaklarının tahsili istemidir.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının, arabuluculuk görüşmesine mazeretsiz katılmaması nedeniyle, 6325 sayılı Kanun'un 18/A maddesi uyarınca, davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi ve Hazine tarafından karşılanan arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydedilmesi gerektiği, ayrıca davacı lehine duruşma vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği gözetilerek, mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin, davalı işverenin ücretini Avro'dan Türk Lirası'na çevirmesi nedeniyle eksik ödendiğini iddia ettiği ücret alacağı davasında, açılan birleşen davanın ek dava niteliğinde olup olmadığı ve davalı tarafın arabuluculuğa katılmaması nedeniyle vekalet ücreti takdir edilip edilmeyeceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının ilk açtığı davada 2014 Kasım ayından dava tarihine kadar olan kısmi ücret alacağını talep etmesine karşın, birleşen davada 2013 Nisan-2014 Kasım dönemine ilişkin farklı bir nedene dayalı ücret farkı talep etmesi ve bu talebi ispatlayacak delil sunmaması nedeniyle birleşen davanın ek dava olarak nitelendirilemeyeceği ve reddine karar verilmesi gerektiği, ayrıca davalının arabuluculuk görüşmesine katılmaması sebebiyle lehine vekalet ücretine hükmedilmeyeceği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalının, davacıya Avro cinsinden ödenmesi gereken ücretleri Türk Lirasına çevirerek ödeme yapması nedeniyle oluşan fark ücret alacağının varlığı ve miktarı ile birleşen davaya ilişkin yargılama giderleri ve arabuluculuk ücreti.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının birleşen dava yönünden ayrıca arabuluculuk başvurusunda bulunmadığı, asıl davaya ilişkin arabuluculuk başvurusu kapsamında birleşen davayı açtığı gözetilerek, birleşen dava yönünden davalı aleyhine ayrıca arabuluculuk ücretine hükmedilmesi doğru bulunmayıp, Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, ücretinin Avro üzerinden Türk Lirası'na çevrilmesi nedeniyle eksik ödendiğini iddia ettiği ücret alacağı davasında, açılan birleşen davanın ek dava niteliğinde olup olmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının birleşen davada ileri sürdüğü alacağın, asıl davada saklı tutulan kısma ilişkin olmayıp farklı bir nedene dayanması ve bu iddiayı destekler delil de sunulmaması gözetilerek, birleşen davanın ek dava olarak kabulünün hatalı olduğu ve reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmayarak bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı işverenin, davacının Avro cinsinden olan ücretini Türk Lirası'na çevirmesi ve bu süreçte meydana gelen zam farklarını ödememesinden kaynaklanan ücret alacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının birleşen davada ileri sürdüğü zam farkı alacağının, asıl davada saklı tutulan kısmi dava talebi kapsamında olmadığı ve ayrıca bu iddiayı destekleyecek yeterli delil bulunmadığı, ayrıca arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsil edilerek Hazine'ye irat kaydedilmesi gerekirken davacıya verilmesinin hatalı olduğu gözetilerek, istinaf mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı işçilerin, davalı işverenin ücretlerini Avro'dan Türk Lirası'na çevirmesi ve daha sonra tekrar Avro'ya çevirmesi nedeniyle oluşan ücret kayıplarının tahsili istemidir.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı tarafın arabuluculuğa katılmaması, harçların hesaplanması ve vekalet ücretine hükmedilmesi konularında Bölge Adliye Mahkemesi kararında hatalar tespit edilmiş; ancak yeniden yargılamaya gerek duyulmaksızın, 6100 sayılı HMK'nın 370/2. maddesi uyarınca bu hatalar düzeltilerek karar onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacı lehine hükmedilen vekalet ücretinin miktarının doğru hesaplanıp hesaplanmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi ve dosya kapsamındaki alacak tutarı gözetilerek davacı lehine takdir edilen vekalet ücretinin hatalı hesaplandığı, bu yanlışlığın düzeltilmesi için yeniden yargılama yapılmasına gerek olmadığı değerlendirilerek yerel mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.