Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Dava İhbarı”
- Uyuşmazlık: Davalı şirketin, davacının asıl işveren değil alt işverenlerin işçisi olduğunu savunarak davanın alt işverenlere ihbar edilmesini talep etmesi üzerine, ihbar dilekçelerinin tebliği ve delillerin toplanması hususunda yerel mahkemenin eksik inceleme yapıp yapmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin hukuki dinlenilme hakkının ihlal edilmemesi için, davacının özlük dosyası, bordro gibi ödeme belgeleri ile hizmet alım sözleşmelerinin ihbar olunan alt işverenlerden istenmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin, davacının çalıştığı yüklenici firmalara davanın ihbar edilmesi talebinin reddi ve delil toplama yükümlülüğünün kimde olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin, davacının asıl işveren değil, yüklenici firma işçisi olduğunu savunması ve hukuki dinlenilme hakkı kapsamında yüklenici firmalardan delil istenmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin delil toplama yükümlülüğünü yerine getirmemesinden dolayı direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin, davacının çalıştığı alt işveren şirketlere davanın ihbar edilip edilmeyeceği ve bu şirketlerden davacıya ait özlük dosyası gibi belgelerin istenip istenmeyeceği noktasında yaşanan hukuki anlaşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin davacıya ait özlük dosyası, bordro gibi ödeme belgeleriyle hizmet alım sözleşmelerinin dava dışı alt işverenlerden istenilmesi talebinin reddinin davalının hukuki dinlenilme hakkını ihlal ettiği ve davalının savunmasının dayanağını oluşturan bu hususta alt işverenlerden istenen belgelerin dosyaya alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin, davacı işçinin alt işveren ilişkisi içinde çalıştığı gerekçesiyle açılan işçilik alacakları davasında, alt işverenlere davanın ihbar edilip edilmeyeceği ve ihbar halinde delillerin bu alt işverenlerden getirtilip getirilmeyeceği noktasında yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin, davacı işçinin alt işveren ilişkisi içinde çalıştığını savunarak davanın alt işverenlere ihbarını istemesi üzerine, mahkemenin ihbar dilekçelerinin tebliğiyle yetinmesi doğru bulunmuş, ancak davalı şirketin hukuki dinlenilme hakkının güvence altına alınması amacıyla, işçiye ait özlük dosyası, bordro ve hizmet alım sözleşmeleri gibi delillerin alt işverenlerden istenmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin, davacı işçinin çalıştığı alt işverenlere davanın ihbar edilmesi talebinin reddi ve davalı şirketin, işçinin özlük dosyası gibi delillerin alt işverenlerden istenmesi talebinin reddine ilişkin yerel mahkemenin direnme kararının temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin, davacı işçinin bağlı bulunduğu alt işverenlere davanın ihbar edilmesi talebinin, alt işverenlerin adreslerinin tespiti ve tebligatın yapılmasıyla sınırlı olduğu, davalı şirketin ayrıca işçinin özlük dosyası, bordro ve hizmet sözleşmesi gibi delillerin alt işverenlerden istenmesi talebinin ise hukuki dinlenilme hakkı gereği karşılanması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin, davacının asıl işveren değil alt işverenlerin işçisi olduğunu savunarak, alt işverenlere davanın ihbar edilmesini talep etmesi üzerine, ihbar dilekçelerinin tebliği ve alt işverenlerden delil istenmesi hususunda yerel mahkemenin nasıl bir yol izlemesi gerektiği noktasında yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin hukuki dinlenilme hakkının gözetilmesi gerektiği, davalı şirketin iddiasının ispatı için alt işverenlerin işçinin özlük dosyası, bordro ve hizmet alım sözleşmelerini sunmalarının elzem olduğu ve davalı şirketin bu delillere ulaşmak için gerekli tüm imkanların sağlanması gerektiği gerekçeleriyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin, davacının asıl işveren değil, hizmet alımı yaptığı alt işverenin işçisi olduğunu iddia etmesi üzerine alt işverenlere davanın ihbar edilip edilmeyeceği ve ihbar halinde alt işverenlerden davacıya ait özlük dosyası ve ödeme belgelerinin istenip istenmeyeceği noktasında yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin davacı işçiye ait özlük dosyası, bordro ve hizmet alım sözleşmelerinin alt işverenlerden istenilmesi talebinin, davalının savunma hakkını kullanabilmesi ve hukuki dinlenilme hakkının sağlanması için gerekli olduğu, bu belgelerin temin edilmeden karar verilmesinin davalı yönünden hukuki dinlenilme hakkının ihlali niteliğinde olacağı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin, davacı işçinin asıl işveren değil alt işveren işçisi olduğunu iddia etmesi nedeniyle alt işverenlere davanın ihbar edilip edilmeyeceği ve ihbar halinde alt işverenlerden delil istenip istenmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin, davacı işçinin alt işveren işçisi olduğunu savunması ve alt işverenlerin yargılamayı takip etmemeleri halinde davalı şirketin işçinin özlük dosyası ve ödeme belgelerine ulaşamaması nedeniyle hukuki dinlenilme hakkının ihlal edilmemesi için alt işverenlerden müzekkere ile delil istenmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Karşı dava açılmadan önce yapılan arabuluculuk görüşmelerinde, karşı davanın konusunun da ele alınıp alınmadığı ve arabuluculuk şartının yerine getirilip getirilmediği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Asıl dava öncesi yapılan arabuluculuk görüşmelerinde karşı dava konusu olan ihbar tazminatı talebinin de görüşüldüğü ve anlaşma sağlanamadığının tutanakta açıkça yer aldığı, bu nedenle karşı dava için ayrıca arabuluculuğa başvurulmasının gerekmediği gözetilerek, karşı davanın usulden reddine ilişkin yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin, davacı işçinin çalıştığı yüklenici firmalara davanın ihbar edilmesi talebinin reddine ilişkin direnme kararının hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin, işçilik alacakları davasında hukuki dinlenilme hakkını kullanabilmesi için, davacı işçinin özlük dosyası, bordrosu ve hizmet alım sözleşmeleri gibi belgelerin, dava dışı yüklenici firmalardan istenmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin, davacının asıl işveren değil alt işverenlerin işçisi olduğunu savunarak, alt işverenlere davanın ihbar edilmesi ve işçiye ait özlük dosyası, bordro gibi ödeme belgeleri ile hizmet alım sözleşmelerinin bu alt işverenlerden istenilmesi taleplerinin reddine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin, davacının alt işverenlerin işçisi olduğunu savunması ve işçilik alacaklarının ödenmesinin alt işverenin sorumluluğunda olduğunu iddia etmesi karşısında, alt işverenlerin davaya dahil edilmemesi ve delillerin toplanmamasının davalının hukuki dinlenilme hakkını ihlal ettiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin, davacı işçinin çalıştığı yüklenici firmalara davanın ihbar edilmesi talebinin reddine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin, davacının özlük dosyası ve ödeme belgelerinin yüklenici firmalardan istenilmesi talebinin reddinin hukuki dinlenilme hakkının ihlali olduğu ve talep edilen belgelerin yüklenici firmalardan istenerek dosyaya alınması ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.