Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Dava Dışı İşveren”
- Uyuşmazlık: Hizmet tespiti davasında, davacı adına başka işverenler tarafından yapılan sigorta bildirimleri nedeniyle, dava dışı işverenlerin davaya dahil edilip edilmeyeceği ve bu durumun hizmet tespitine etkisine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, uyuşmazlık konusu dönemde başka işverenler tarafından sigortalı gösterildiği ve davacının bu çalışmaları inkâr ettiği durumlarda, dava dışı işverenlerin 6100 sayılı HMK'nın 124. maddesi uyarınca davaya dahil edilmesinin zorunlu olduğu ve bu işverenlerin haklarının da etkileneceği gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İşe iade davasından önce, asıl işveren-alt işveren ilişkisinin bulunduğu durumlarda, arabuluculuğa başvuruda her iki işverenin de taraf gösterilmesinin zorunlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 4857 sayılı İş Kanunu'nun 20. maddesi ile 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun 3. maddesinin 15. fıkrasının lafzı ve gerekçesi birlikte değerlendirildiğinde, asıl işveren-alt işveren ilişkisinin varlığı halinde işe iade talebiyle arabuluculuk başvurusunda bulunulması dava şartı olup, anlaşmanın gerçekleşebilmesi için her iki işverenin de arabuluculuk görüşmelerine birlikte katılması ve iradelerinin birbirine uygun olması gerektiği gözetilerek, sadece asıl işveren veya sadece alt işverene karşı arabuluculuk başvurusunda bulunulmasının dava şartını yerine getirmediği, bu nedenle davanın usulden reddi gerektiği sonucuna varılarak uyuşmazlık giderilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı avukatın, birlikte vekaletname verdiği diğer avukat tarafından tahsil edilip davacı müvekkillere ödenmeyen kamulaştırma bedelinden sorumlu olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı avukatın, davacı müvekkillerle birlikte diğer avukata verdiği vekaletnamede birlikte ve ayrı ayrı temsil yetkisi bulunduğu ve vekaleti birlikte üstlenen avukatların müteselsilen sorumlu oldukları gözetilerek, davalı avukatın diğer avukatın eylemlerinden sorumlu tutulması ve yerel mahkeme kararının onanması gerektiğine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, hizmet alım sözleşmesinin sona ermesi üzerine işten çıkışının fesih sayılıp sayılamayacağı ve yeni alt işveren ile önceki alt işveren arasında işyeri devri olup olmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Önceki alt işverenin hizmet alım sözleşmesinin sona ermesi üzerine davacının işten çıkış işleminin yapıldığı, ertesi gün ise aynı alt işverenin başka bir adresteki işyerinde işe girişinin yapıldığı, dolayısıyla çıkış işleminin iş sözleşmesinin feshi olarak değerlendirilemeyeceği, önceki alt işveren ile yeni alt işveren arasında işyeri devri bulunmadığı, davacının yeni alt işveren nezdinde hiç çalışmadığı ve iş sözleşmesinin feshi de olmadığından kıdem ve ihbar tazminatlarına hak kazanılma koşullarının oluşmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İhale süresi biten alt işverenin işçisinin, yeni ihaleyi alan alt işveren nezdinde işe başlatılmamasının fesih sayılıp sayılmayacağı ve kıdem tazminatı talep edip edemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Önceki alt işverenin işçisinin, hizmet alım sözleşmesi sona erdikten sonra aynı alt işverenin başka bir işyerinde işe girişinin yapıldığı, önceki alt işveren ile yeni alt işveren arasında işyeri devrinin olmadığı, dolayısıyla yeni alt işverenin işe başlatmama eyleminin fesih olarak değerlendirilemeyeceği ve işçinin kıdem tazminatına hak kazanamayacağı gözetilerek mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı belediye ile dava dışı şirket arasında kurulan asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı ve davacının muvazaa iddiasına dayalı taleplerinin reddinin gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı belediye ile dava dışı şirket arasında kurulan asıl işveren-alt işveren ilişkisinin kanuna aykırı olmadığı gibi muvazaaya da dayanmadığı, dava dışı şirketin yeterli iş organizasyonuna sahip olduğu ve belediyeye işçi temininden öte bir ilişkinin bulunduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, davalıya ait işyerinde kesintisiz çalıştığının tespiti istemiyle açtığı davada, davacı adına başka işverenlerce de sigorta bildirimi yapılmış olması nedeniyle, bu işverenlerin davaya dahil edilip edilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, verilecek kararın diğer işverenlerin hak alanını da etkileyebileceği gözetilerek, davacı adına sigorta bildiriminde bulunan tüm işverenlerin 6100 sayılı HMK'nın 124. maddesi uyarınca davaya dahil edilmeleri ve tüm deliller birlikte değerlendirildikten sonra nihai karara varılması gerektiği gerekçesiyle, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı kurum tarafından dava dışı şirkete verilen işin asıl işin bir bölümü olduğu hususunda ihtilaf bulunmamakla birlikte, verilen işin teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektirip gerektirmediği yönünde araştırma yapılmasının ve böylece davalı ile dava dışı şirket arasında geçerli bir asıl işveren-alt işveren ilişkisinin kurulup kurulmadığının tespit edilip edilmeyeceği noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, asıl işin bölünerek alt işverene verilebilmesi için “işletmenin ve işin gereği ile teknolojik sebeplerle uzmanlık gerektirme” unsurunun gerçekleşmiş olması gerektiği halde bu hususta yeterli araştırma yapılmadığından, işin teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektirip gerektirmediğinin ve böylece davalı ile dava dışı şirket arasındaki asıl işveren-alt işveren ilişkisinin geçerli olarak kurulup kurulmadığının tespiti için dosyanın yerel mahkemeye gönderilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı belediye ile dava dışı şirket arasında kurulan asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı ve davacının dava konusu alacaklara hak kazanıp kazanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı belediyenin, ihale yoluyla işçi teminine dayalı hizmet alım sözleşmesi yapmasının ve şirket kurarak hizmet almasının yasal olduğu, bunun tek başına muvazaaya delil teşkil etmediği, davacının muvazaalı olmadığı kabul edilen hizmet alım sözleşmesi kapsamında çalıştığı ve önceki Yargıtay kararındaki muvazaa tespitinin davacının çalıştığı dönemi kapsamadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı EGO Genel Müdürlüğüne ait işyerinde şoför olarak dava dışı BUGSAŞ ve BELKA A.Ş. işçisi olarak çalışan davacının, 02.04.2018 tarihinden iş sözleşmesinin feshedildiği tarihe kadar olan dönemde, davalı ile dava dışı şirketler arasındaki hukuki ilişkinin muvazaaya dayanıp dayanmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'ye eklenen Ek 20. madde ile belediye ve bağlı kuruluşlarının, personel çalıştırılmasına dayalı hizmetleri belediye şirketlerine gördürmesinin mümkün hale gelmesi ve bu düzenlemenin yürürlük tarihinin 02.04.2018 değil 02.01.2018 olması sebebiyle, 02.01.2018 tarihinden sonraki dönemde davalı ile dava dışı şirketler arasında kurulan asıl işveren-alt işveren ilişkisinin kanuna aykırı olmadığı ve muvazaaya dayanmadığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, dava dışı alt işveren aleyhine açtığı ve Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşen davada kabul edilen ücretinin, davalı asıl işveren aleyhine açılan davada kuvvetli delil olarak kabul edilip edilemeyeceği ve emsal ücret araştırması yapılmasının gerekip gerekmediği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı asıl işverenin, alt işveren aleyhine açılan davada taraf olmadığından, verilen hükmün davalı yönünden kesin hüküm teşkil etmediği, ancak hükmün güçlü delil olarak değerlendirilebileceği, taraflarca getirilme ilkesi gereğince asıl işveren aleyhine açılan davada sunulan deliller ve kesinleşen hükmün birlikte değerlendirilmesi gerektiği, somut olayda dosya kapsamındaki delillerin davacının ücretini ispatlamaya yeterli olduğu gözetilerek direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı EGO Genel Müdürlüğüne ait işyerinde şoför olarak dava dışı BUGSAŞ ve BELKA A.Ş. işçisi olarak çalışan davacının, 02.04.2018 tarihinden iş sözleşmesinin feshedildiği tarihe kadar olan dönemde, davalı ile dava dışı şirketler arasındaki hukuki ilişkinin muvazaaya dayanıp dayanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’ye eklenen Ek 20. madde ile belediye ve bağlı kuruluşlarının personel çalıştırılmasına dayalı hizmetleri belediye şirketlerine gördürmesinin mümkün hale gelmesi, davalı ile dava dışı şirketler arasındaki ilişkinin 02.01.2018 tarihinden sonraki dönem için muvazaalı olmadığı ve davacının dava dışı şirketlerin 6772 sayılı Kanun kapsamında olmadığından ilave tediye alacağına hak kazanamayacağı gözetilerek, direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.