Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Dava Dilekçesinin İçeriği”
- Özet bulunamadı.
- Uyuşmazlık: Davacının, sigorta tazminatına ilişkin açtığı davanın belirsiz alacak davası mı yoksa kısmi dava mı olduğu ve davacının dava açmakta hukuki yararının bulunup bulunmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, zarar miktarını dava dilekçesinde belirtmiş olması nedeniyle belirsiz alacak davası koşullarının oluşmadığı, ancak alacağın tahsili için dava açmaktan başka yolunun bulunmaması sebebiyle hukuki yararının bulunduğu, HMK m.109/2’nin yürürlükten kalkmasıyla belirli alacaklar için de kısmi dava açılabilmesinin mümkün hale geldiği ve davacının alacağının bir kısmını dava ettiği anlaşıldığından, davanın kısmi dava olarak görülüp sonuçlandırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davaların yığılması halinde, temyiz kesinlik sınırının belirlenmesinde maddi ve manevi tazminat taleplerinin ayrı ayrı mı yoksa toplam olarak mı değerlendirileceği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Davaların yığılması durumunda her bir talebin ayrı bir dava niteliği taşımasına rağmen, tek bir eylemden kaynaklandıkları ve görünüşte tek bir hüküm bulunduğu gözetilerek temyiz kesinlik sınırının belirlenmesinde maddi ve manevi tazminat taleplerinin toplamının dikkate alınmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Belirlenebilir nitelikteki işçilik alacaklarının belirsiz alacak davası olarak talep edilmesi halinde davanın hukuki yarar yokluğundan reddedilmesi gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Alacağın belirli veya belirsiz olması, davanın açılmasındaki hukuki yararı ortadan kaldırmayacağı, belirlenebilir nitelikteki işçilik alacakları için belirsiz alacak davası açılması halinde davanın kısmi dava olarak değerlendirilmesi gerektiği ve bu yaklaşımın usul ekonomisi ilkesine, hak arama özgürlüğüne ve mahkemeye erişim hakkına uygun düştüğü gözetilerek, direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Ziynet alacağı davasında, davacı tarafından dava dilekçesinde belirtilen ziynet eşyalarının toplam değeri üzerinden dava açılmasının HMK 119. maddeye uygun olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının ziynet eşyalarının cins ve miktarını dava dilekçesinde belirtmesi ve toplam bir değer göstermesinin HMK 119. maddeye uygun olduğu, davanın değerinin tespiti ve harç tamamlama işlemlerinin yargılama aşamasında bilirkişi incelemesiyle de yapılabileceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının kıdem tazminatı alacağı için açtığı davanın belirsiz alacak davası olarak nitelendirilip nitelendirilemeyeceği ve davacının belirsiz alacak davası açmakta hukuki yararının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının kıdem tazminatı alacağını dava dilekçesinde ve eklerindeki belgelerle belirleyebilmiş olması, belirsiz alacak davası koşullarını taşımadığı ve davanın tam eda davası olarak açıldığı gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Vekille takip edilen davada, dava dilekçesinde bir kısım davacıların adreslerinin yer almaması nedeniyle, HMK’nın 119/2. maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasının doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Vekille takip edilen davada, dava dilekçesi ekindeki vekaletnamelerde davacıların adreslerinin bulunmasının, HMK’nın 119/1-b maddesindeki adres bildirme yükümlülüğünü yerine getirdiği ve usuli eksiklik olmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Dava konusu taşınmazların devrinin, muris muvazaası mı yoksa tehdit/korkutma nedeniyle mi gerçekleştiği ve davanın hukuki niteliğinin ne olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava dilekçesi, ön inceleme tutanağı ve davacı tarafından sunulan dilekçeler birlikte değerlendirildiğinde, davanın muris muvazaasına dayandığı anlaşılmakla, Bölge Adliye Mahkemesinin davayı tehdit/korkutma nedeniyle açılmış bir tapu iptal ve tescil davası olarak nitelendirmesi isabetsiz görülerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Ecrimisil davasında, davacı tarafından kademeli faiz talebi olmamasına rağmen mahkemece kademeli faize hükmedilmesinin ve ıslah edilen miktar için faizin hangi tarihten itibaren işleyeceğinin tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Hâkimin tarafların talep sonuçlarıyla bağlı olduğu ve davacının kademeli faiz talebinde bulunmadığı gözetilerek mahkemenin kademeli faize hükmetmesinin taleple bağlılık ilkesine aykırı olduğu, ayrıca ıslah edilen miktar için faizin ıslah tarihinden itibaren işlemesi gerektiği gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Ziynet alacağı davasında, davacı tarafından talep edilen ziynet eşyalarının cins ve miktar olarak belirtilmesine rağmen değerinin bildirilmemesi nedeniyle davanın açılmamış sayılıp sayılamayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, dava dilekçesinde ziynet eşyalarının cins ve miktarını belirtmesine rağmen, değerini belirtmemesi ve mahkemece verilen kesin süre içerisinde bu eksikliği gidermemesi sebebiyle, davanın HMK 119/2 maddesi uyarınca usulüne uygun açılmadığı gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali ile aidat borcunun olmadığının tespiti istemlerinin aynı dava dilekçesinde yer alması nedeniyle, aidat borcunun olmadığına ilişkin istemin ayrı bir dava olarak kabul edilip edilmeyeceği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı birden fazla talebini aynı dava dilekçesinde birleştirebileceğinden ve dava dilekçesinin içeriğinden aidat borcunun olmadığına ilişkin talebin ihraç kararının iptali isteminden bağımsız ve ayrı bir talep niteliğinde olduğu anlaşıldığından, yerel mahkemenin bu yöndeki talebi ayrı bir dava olarak görmeyip hüküm kurmaması usul ve yasaya aykırı görülerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı vekilinin davayı ıslah amacıyla verdiği aynı tarihli, ayrı ayrı havale edilmiş iki dilekçenin içeriği dikkate alındığında, dava değeri ıslah edilirken fazlaya ilişkin hakların saklı tutulup tutulmadığı ve talebin ıslahla belirtilen miktarla sınırlandırılıp sınırlandırılmadığı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı vekilinin ıslah dilekçesiyle aynı tarihli, biri hâkim havaleli, diğeri yazı işleri müdürü havaleli iki ayrı dilekçe verdiği, hâkim havaleli ıslah talebi içeren dilekçede ayrıntılı bir dava dilekçesine atıfta bulunulduğu, atıfta bulunulan dilekçede ise ıslah edilen dava değerinin yanında fazlaya ilişkin hakların saklı tutulduğunun açıkça belirtildiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.