Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Dava Genişletme Yasağı”
- Uyuşmazlık: Davalı tarafın, tüketici kredisi sözleşmesi kapsamında yapılan kesintilere dair açılan davaya cevap vermeyip, temyiz aşamasında sigorta poliçelerini sunarak itirazda bulunmasının savunmayı genişletme yasağına uyup uymadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davaya konu kredilere ilişkin bilgi ve belgelerin sunulması yönündeki ara kararın gereğinin usulüne uygun tamamlanmadan ve davalının davaya süresinde cevap vermemiş olmasına rağmen, tüketicinin hayat sigortası yaptırmış olması halinin dava dilekçesinden de anlaşılabilmesi ve bu itirazın dava dilekçesi kapsamından anlaşılabilmesi nedeniyle savunmayı genişletme yasağının ihlal edilmediği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında, Yargıtay'ın daha önce nafakayı az bularak bozduğu karar üzerine mahkemece hükmedilen yeni yoksulluk nafakası miktarının davacı kadının ilk dava talebini aşması nedeniyle, davanın genişletilmesi yasağına uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Yoksulluk nafakası miktarının, Yargıtay’ın bozma ilamına rağmen, davacı kadının ilk dava dilekçesindeki talebini aşması ve bozma sonrası tahkikat yapılmaksızın ve ıslah talebinde de bulunulmaksızın, talep miktarının artırılmasının davanın genişletilmesi anlamına gelmesi ve bu durumun 6100 sayılı HMK'nın 26. maddesinin 1. fıkrasına aykırı olması gözetilerek, yerel mahkeme kararının yoksulluk nafakası yönünden bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı tarafın, esasa cevap süresi içerisinde ileri sürmediği zaman aşımı def'ini, sonradan ıslah yoluyla ileri sürüp süremeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Zamanaşımı def'inin maddi hukuktan kaynaklanan bir def'i ve savunma aracı olup, davanın başında ileri sürülmesi gerektiği, ancak unutma vb. nedenlerle zamanında ileri sürülememiş olması halinde ıslah yoluyla ileri sürülebilmesinin ve HUMK m. 202/3 ve m. 482'de ıslahın savunmanın genişletilmesi yasağına istisna olarak düzenlenmesinin de bu yönde yorumlanması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Velayetin değiştirilmesi davasında, davacı babanın kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talebinin ayrı bir dava konusu olup olmadığı ve ilk davada ileri sürülmemişken istinaf aşamasında ileri sürülmesinin davanın genişletilmesi yasağına uyup uymadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı babanın kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talebinin ilk derece mahkemesinde ileri sürülmediği, istinaf aşamasında ileri sürülmesinin ise davanın genişletilmesi yasağına aykırı olduğu ve ayrıca çocuğun menfaatinin annenin yanında kalması yönünde olduğunun tespit edilmesi gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında, boşanmanın fer'i niteliğindeki yoksulluk nafakası ile maddi ve manevi tazminat taleplerinin, yargılamanın hangi aşamasında ileri sürülebileceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: HMK'nın 141. maddesi uyarınca ön inceleme aşamasının tamamlanmasından sonra iddia ve savunmanın genişletilemeyeceği ve değiştirilemeyeceği, davacının ön inceleme aşamasından sonra yaptığı yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminat taleplerinin iddia genişletmesi niteliğinde olduğu ve davalı tarafça da açıkça kabul edilmediği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip sonuçlanmadan kefil aleyhine genel haciz yoluyla takip yapılamayacağı iddiasına dayalı borçsuzluğunun tespiti istemine ilişkin davanın, sonradan kefalet edilen kredi borcunun ödendiği ve yeni kredilerden sorumlu olmadığı iddiasına dayanarak genişletilmesinin mümkün olup olmadığı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, dava dilekçesinde ileri sürdüğü takip hukukuna ilişkin itirazdan farklı olarak, replik dilekçesinde kefalet konusu borcun ödendiği ve yeni kredilerden sorumlu olmadığı iddiasını ileri sürmesi, 1086 sayılı HUMK'nun 185. maddesi uyarınca iddianın genişletilmesi niteliğinde olup, davalının muvafakat etmemesi nedeniyle yerel mahkemenin bu hususu dikkate almayarak ilk kararında direnmesi usul ve yasaya uygun bulunarak direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Temyiz aşamasında davalı tarafından ibraz edilen ibranamenin, işçi alacağı davasında delil olarak kabul edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Borcu sona erdiren nitelikteki ibranamenin, her zaman ileri sürülebilecek bir ödeme def'i olması ve temyiz aşamasında sunulmasının HMK'nın savunma genişletme yasağına aykırılık teşkil etmediği gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalıya havale edilen paranın borç olarak mı yoksa mevcut bir borcun ifası olarak mı gönderildiğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, açıklamasız havalenin borç ödemesi karinesini çürütecek delil sunamaması ve iddiasını ispatlayamaması, telefon kayıtları ve mesajların ise HMK 141. madde gereği iddia genişletme yasağı kapsamında değerlendirilemeyeceği gözetilerek, mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında kadının, erkeğin davasından feragat etmesinden sonra yaptığı nafaka ve tazminat taleplerinin hüküm altına alınıp alınamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Kadının, boşanma davasında, erkeğin davasından feragat etmesinden sonra yaptığı nafaka ve tazminat taleplerinin, HMK m. 141'e göre ön inceleme aşamasından sonra iddia genişletme yasağı ve erkeğin rızası veya ıslah olmadığı gerekçesiyle usul ve yasaya aykırı olduğu gözetilerek, davaya konu bu hususlarda verilen hüküm bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından, davalıya devredilen taşınmazların hile nedeniyle devredildiği iddiasıyla açılan tapu iptal ve tescil davasında, davanın hukuki niteliğinin hile mi yoksa inançlı işlem mi olduğunun belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı vekilinin dava dilekçesinde inançlı işlemden bahsetmesine ve tapu kayıtlarının satış olduğunu göstermesine rağmen, ıslah dilekçesiyle hile iddiasını öne sürmesi ve ilk derece mahkemesinin ön inceleme duruşmasında da davanın hile yönünden ele alınması nedeniyle davanın hile hukuki sebebine dayalı olduğu gözetilerek, hile iddiasının ispatı için tanık dahil her türlü delilin kullanılabileceği değerlendirilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapuda satış olarak görünen bir pay devrinde, davalının akrabalık ilişkisi nedeniyle işlemin gerçekte hibe olduğunu ileri sürmesi ve bu durumun önalım hakkının kullanımını engelleyip engellemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Hısımlar arası satışlarda, 27.03.1957 tarihli ve 1956/12 E. ,1957/2 K. sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca, işlemin gerçekte hibe veya miras hukukuna dayalı bir amaç taşıdığının her türlü delille ispatlanabileceği ve bu durumun önalım hakkını engelleyeceği, davalının bu savunmasının savunmanın genişletilmesi olarak değerlendirilemeyeceği ve davalı tarafından ileri sürülmemiş olsa dahi hakim tarafından kendiliğinden gözetilebileceği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.