Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Dava Koşulu”
- Uyuşmazlık: Tasarrufun iptali davası açılabilmesi için gerekli olan aciz halinin somut olayda gerçekleşip gerçekleşmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Borçlu şirket hakkında kesin aciz vesikası bulunmamasına rağmen, dosyadaki bilgi ve belgelerden (icra takibinin kesinleşmesi, haczedilen malların yetersizliği ve üzerindeki ipotekler) borçlunun borç ödemekten aciz olduğu anlaşıldığından, aciz halinin varlığının kabulü ile davanın esasının incelenmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tasarrufun iptali davasında, iptal şartlarının oluşup oluşmadığı ve davanın nakden tazmine dönüştürülüp dönüştürülemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının hakediş karşılığı aldığını iddia ettiği 19 no'lu bağımsız bölümün akıbeti ve davanın nakden tazmine dönüşümü için gerekli şartların oluşup oluşmadığı hususunda eksik inceleme yapıldığı gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Borçlunun üçüncü kişiye yaptığı taşınmaz satışının İİK m. 278 ve m. 280 uyarınca iptal edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davaya konu taşınmaz satışının İİK 278. maddede öngörülen iki yıllık süreyi aşması ve davalının borçlunun kötü niyetini bildiğine dair delil bulunmaması gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tasarrufun iptali davasında, borçlunun aciz halinin gerçekleşip gerçekleşmediği ve dava konusu taşınmazın borçluya ait olup olmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Borçlunun aciz halinin tespiti için yeterli araştırma yapılmadan davanın reddedilmesi usul ve yasaya aykırı görülerek, dava konusu taşınmazın kime ait olduğunun belirlenmesi, borçlunun aciz halinin tespiti için gerekli delillerin toplanması ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tasarrufun iptali davasında davacının icra takibine konu alacağının gerçek olup olmadığı ve davalının İİK m. 280 kapsamında tasarrufun iptali koşullarının oluşup oluşmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının alacağının gerçek olduğunun banka dekontu ile ispatlandığı, davalı üçüncü kişinin borçlunun kızı olması ve borçlunun malvarlığındaki tek taşınmazı devretmesi sebebiyle zarar verme kastını bilmesi gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ödeme nedeniyle konusu kalmayan tasarrufun iptali davasında yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin hangi tarafa yükleneceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı alacaklının, borçlunun başka bir üniversitede hacizli alacağı olduğunu bilmesine rağmen haciz ihbarnamesi cevabını beklemeden tasarrufun iptali davası açmasının haklı bir sebep oluşturduğu, bu nedenle davanın konusuz kalması nedeniyle yargılama giderlerinin davacıya yüklenemeyeceği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tasarrufun iptali davasında, yerel mahkemenin Yargıtay'ın ilk bozma kararına usulüne uygun direnme kararı verip vermediği.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin Yargıtay'ın ilk bozma ilamına usulüne uygun bir direnme kararı vermediği, gerekçeli karar ile hüküm fıkrası arasında çelişki bulunduğu, bozma ilamında yer alan ve bozma sebebi oluşturmayan hususlara uyulduğu belirtilerek yanıltıcı bir karar tesis edildiği, bozma kararına konu olmayan yeni bir gerekçe ve olguya dayanıldığı, usuli kazanılmış hak gözetilmediği ve direnme kararının yapısıyla bağdaşmayan hususlara değinildiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tasarrufun iptali davasında, borçlu hakkında düzenlenmiş geçici aciz belgesinin dava şartı olarak kabul edilip edilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Borçlunun, haczi kabil malı bulunmadığına dair düzenlenen haciz tutanağının İİK m. 105 kapsamında geçici aciz belgesi niteliğinde olduğu ve tasarrufun iptali davası açılabilmesi için gerekli olan aciz belgesi şartını sağladığı gözetilerek, yerel mahkemenin dava şartı yokluğundan davanın reddine ilişkin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Belirlenebilir nitelikteki işçilik alacaklarının belirsiz alacak davası olarak talep edilmesi halinde davanın hukuki yarar yokluğundan reddedilmesi gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Alacağın belirli veya belirsiz olması, davanın açılmasındaki hukuki yararı ortadan kaldırmayacağı, belirlenebilir nitelikteki işçilik alacakları için belirsiz alacak davası açılması halinde davanın kısmi dava olarak değerlendirilmesi gerektiği ve bu yaklaşımın usul ekonomisi ilkesine, hak arama özgürlüğüne ve mahkemeye erişim hakkına uygun düştüğü gözetilerek, direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Tapuda kayıtlı olmayan ve orman rejimi dışında bırakılmış bir taşınmazın tescili istemine ilişkin davada, daha önce Hazine'nin açtığı tescil davasının reddine ilişkin kesinleşmiş mahkeme kararının davacı lehine kesin hüküm oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hazine'nin daha önce açtığı ve reddedilen davada, davacının zilyetliği ve hazinenin bir hakkının bulunmaması gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş olması ve bu kararın kesinleşmiş olması, davacı lehine kesin hüküm oluşturduğu, ayrıca 6292 sayılı Kanun'un 7/1-b bendi uyarınca orman sınırları dışına çıkarılan yerlere ait tapu kayıtlarının geçerli kabul edilmesi de gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Daha önce görülüp kesinleşen tapu iptal ve tescil davasının, vekalet görevinin kötüye kullanılması nedeniyle açılan yeni tapu iptal ve tescil davası yönünden kesin hüküm oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Her iki davanın sonucu aynı olsa da, ilk davanın harici satın almaya dayanırken, yeni davanın vekalet görevinin kötüye kullanılmasına dayanması sebebiyle dava sebeplerinin farklı olduğu, bu nedenle kesin hükmün tesisi için gerekli koşulların oluşmadığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.