Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Dava Konusunun Kalmaması”
- Uyuşmazlık: Tapu kaydına konulan şerhin terkinine ilişkin yargılama sonunda davanın konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına dair verilen kararın temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Şerhin dava açıldıktan sonra terkin edilmesi nedeniyle davanın konusunun kalmadığı, davacı lehine hükmedilen vekalet ücretinin ise bozma kararıyla kesinleştiği gözetilerek, yerel mahkemenin karar verilmesine yer olmadığına dair kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasında, daha önce aynı taşınmazla ilgili görülen davada kesin hüküm oluşup oluşmadığı ve bu hükmün eldeki davada kesin delil olarak kullanılıp kullanılamayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kesin hükmün ve kesin delilin oluşabilmesi için her iki davanın taraflarının, dava sebeplerinin ve dava konularının aynı olması gerektiği, ancak önceki davada eldeki davanın davacısının taraf olmadığı gözetilerek, önceki davanın eldeki davada kesin hüküm ve kesin delil teşkil etmeyeceği gerekçesiyle yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddedilen davada, davalı yararına hükmedilecek vekalet ücretinin maktu mu yoksa nispi mi olması gerektiği.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın, davacının dava tarihi itibariyle hukuki yararının bulunmaması nedeniyle dava şartı yokluğundan reddedildiği ve bu kararın davanın esasını çözmediği gözetilerek, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 7/2. maddesi uyarınca hükmedilen maktu vekalet ücretinin yerinde olduğuna karar verilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Tapu kaydında isim tashihi istemiyle açılan davanın, daha önce aynı taraflar arasında görülüp usulden reddedilen dava nedeniyle kesin hüküm oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Usulden reddedilen ilk davanın konusunun, tapu müdürlüğüne başvuru yapılmadan dava açılması nedeniyle usule ilişkin olması ve bu kararın esas hakkında bir karar verme niteliği taşımaması gözetilerek, ilk davanın kesin hüküm oluşturmayacağı ve ikinci davanın esası hakkında karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İştirak halinde işlenen suçlarda, ortaklardan birinin savunmasının alınmasının dava zamanaşımının kesilmesi bakımından diğer ortakları da etkileyip etkilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 5237 sayılı TCK’da dava zamanaşımının sirayeti konusunda fiile bağlılığı esas alan nesnel ölçütün kabul edildiği, zamanaşımının kesilmesinin suçu işlediği iddia olunan kişiye ya da kişilere ilişkin olmayıp aksine suç konusu fiile ilişkin olduğu, bahse konu suçu oluşturan fiilin objektif olarak şerikler arasındaki bağı ifade ettiği, bu bağın suça iştirak eden kişilerden kaynaklanmayıp aksine ortak katkıda bulunulan fiilin çerçevesinde hüküm ifade ettiği, dolayısıyla objektif bu bağ kapsamında meydana gelen ve dava zamanaşımını kesen nedenlerin, kişilerden bağımsız olarak hukuki sonuç doğuracağı ve fiil nedeniyle birleşen tüm şerikler hakkında da geçerli olacağı gerekçesiyle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı reddedilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptal ve tescil davasında, daha önce aynı sözleşmeye dayalı olarak açılan davanın kesin hüküm oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde, inşaatın devamlılık göstermesi ve inşaat seviyesinin her zaman değişebilmesi nedeniyle, önceki davanın, sonraki dava için kesin hüküm oluşturmayacağı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ödeme nedeniyle konusu kalmayan tasarrufun iptali davasında yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin hangi tarafa yükleneceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı alacaklının, borçlunun başka bir üniversitede hacizli alacağı olduğunu bilmesine rağmen haciz ihbarnamesi cevabını beklemeden tasarrufun iptali davası açmasının haklı bir sebep oluşturduğu, bu nedenle davanın konusuz kalması nedeniyle yargılama giderlerinin davacıya yüklenemeyeceği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kesinleşmiş bir tedbir nafakası davasındaki kusur belirlemesinin, sonradan açılan boşanma davasında kesin delil teşkil edip etmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Kesinleşmiş tedbir nafakası davasında erkeğin kadına fiziksel şiddet uyguladığının tespit edilmiş olması ve bu durumun kadının kişilik haklarına saldırı niteliği taşıması gözetilerek, yerel mahkemenin manevi tazminat talebini reddeden direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hazine'nin orman niteliğinde olduğunu iddia ettiği taşınmazın tapu kaydının iptali ve Hazine adına tescili istemiyle açtığı davada, daha önce kadastro mahkemesince verilen ve taşınmazın orman sınırları dışında olduğuna karar verilen hükmün kesin hüküm teşkil edip etmediği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hazine'nin önceki davada taraf olmaması ve taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu iddiasının da bulunması nedeniyle, kadastro mahkemesinin kararının kesin hüküm teşkil etmediği ve taşınmazın doğal ve arkeolojik SİT alanı olup olmadığının da araştırılması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hazine'nin orman niteliğinde olduğunu iddia ettiği taşınmazın tapu kaydının iptali ve Hazine adına tescili istemiyle açtığı davada, daha önce kadastro mahkemesince verilen ve taşınmazın orman sınırları dışında olduğuna karar veren ilamın kesin hüküm teşkil edip etmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Hazine'nin önceki davada taraf olmaması nedeniyle kadastro mahkemesinin kararının Hazine aleyhine kesin hüküm teşkil etmediği, ayrıca Hazine'nin dava dilekçesinde taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğunu ve doğal sit alanı içinde bulunduğunu da ileri sürmesi nedeniyle, mahkemenin bu iddiaları da araştırarak karar vermesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.