Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Değer Sınırı”
- Uyuşmazlık: Tapu iptali ve tescil davasında, davalının temyiz ettiği kısmın değeri, temyiz edilebilirlik sınırının altında olup olmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davaya konu taşınmazların dava tarihi itibariyle keşfen belirlenen değeri ile Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırının karşılaştırılması sonucunda, davalıya ait kısmın değerinin temyiz kesinlik sınırının altında kaldığı gözetilerek davalının temyiz isteminin değerden reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Muris muvazaasına dayalı tapu iptali ve tescil davasında, birden fazla taşınmaz ve birden fazla mirasçı davacı olması halinde, temyiz kesinlik sınırının her bir davacı için taşınmazların ayrı ayrı mı yoksa toplam değeri üzerinden mi hesaplanacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davada ihtiyari dava arkadaşlığının mevcut olduğu, her ne kadar davacılar aynı olaydan kaynaklı talepte bulunmuş olsalar dahi, her bir davacı yönünden dava değerinin ayrı ayrı hesaplanması gerektiği, davacıların miras paylarına isabet eden tutarların direnme kararının verildiği tarihte geçerli olan temyiz kesinlik sınırının altında kaldığı gözetilerek davalıların temyiz istemlerinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Muris muvazaasına dayalı tapu iptali ve tescil davasında, Bölge Adliye Mahkemesi kararının temyiz edilebilirliğinin bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Muris muvazaası davasında davacılar arasında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunduğundan her bir davacının payına isabet eden değerin temyiz kesinlik sınırının altında kaldığı ve taşınmazın tamamının değerinin de kesinlik sınırının altında olduğu gözetilerek, temyiz isteminin değerden reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Muris muvazaasına dayalı tapu iptali ve tescil davasında, davanın değerinin temyiz kesinlik sınırının altında olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Muris muvazaası davalarında ihtiyari dava arkadaşlığı olması sebebiyle her bir davacının payına isabet eden değerin temyiz kesinlik sınırı ile karşılaştırılması gerektiği, davacıların paylarına isabet eden değerin 2021 yılı temyiz kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle temyiz isteminin değerden reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Muris muvazaasına dayalı tapu iptali ve tescil davasında, davacıların miras payına isabet eden dava değerinin temyiz kesinlik sınırının altında kalıp kalmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Muris muvazaası davasında dava değerinin her bir davacının miras payına isabet eden değerden hesaplanması gerektiği ve somut olayda bu değerin temyiz kesinlik sınırının altında kalması gözetilerek, temyiz isteminin değerden reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Muris muvazaası nedeniyle açılan tapu iptali ve tescil davasında, temyiz incelemesi yapılan taşınmaz için davacı mirasçıların paylarına düşen değerin temyiz kesinlik sınırının altında kalıp kalmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Muris muvazaası davalarında ihtiyari dava arkadaşlığının bulunması ve her bir mirasçının payına düşen değerin temyiz kesinlik sınırı açısından ayrı ayrı değerlendirilmesi gerektiği, davacı mirasçıların paylarına isabet eden değerin 2021 yılı temyiz kesinlik sınırının altında kalması gözetilerek, davacıların temyiz taleplerinin değerden reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Muris muvazaasına dayalı tapu iptali ve tescil davasında temyiz incelemesinin yapılıp yapılmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Muris muvazaası davasında davacılar arasında ihtiyari dava arkadaşlığı olduğundan her bir davacının payına isabet eden değerin temyiz kesinlik sınırının altında kalması ve davanın değerinin de bu sınırı aşmaması gözetilerek temyiz talebinin değerden reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davanın konusu kalmadığı gerekçesiyle açılan alacak davasına ilişkin istinaf başvurusunun reddine ilişkin temyiz incelemesinin yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362. maddesi uyarınca, miktar veya değeri kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararların temyiz edilemeyeceği ve dava değerinin kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle davalı vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Muris muvazaası davasında, temyiz incelemesi için gerekli olan kesinlik sınırının tespitinde, dava dilekçesinde gösterilen değer mi yoksa taşınmazın gerçek değeri mi esas alınacağı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Muris muvazaası davalarında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmadığı, her mirasçının kendi payı oranında dava açma hakkı bulunduğu ve bu davalarda dava değerinin her bir mirasçının payına isabet eden miktar olacağı gözetilerek, davacıların paylarına isabet eden değerin temyiz kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle temyiz talebinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi sebeplere dayalı tapu iptali ve tescil davasında, Bölge Adliye Mahkemesi kararının temyiz edilebilir olup olmadığı ve taşınmazın gerçek değerinin belirlenip belirlenmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemeleri'nin kuruluş tarihi ile 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun Ek 6. maddesinin yürürlüğe giriş tarihi arasında verilen kararların, 6100 sayılı HMK'nın 448. maddesi uyarınca tamamlanmış işlem sayılacağı ve usulü kazanılmış hak ilkesi gereğince 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun Ek 6. maddesinin geriye yürümeyeceği gözetilerek, taşınmazın değerinin tespiti yapılmaksızın temyiz incelemesi yapılıp hükmün onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi tapu iptali ve tescil davasında, Bölge Adliye Mahkemesi kararının temyiz incelemesine tabi olup olmadığı, diğer bir deyişle kararın verildiği tarihte kesinleşip kesinleşmediği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun Ek 6. maddesi uyarınca, kadastro öncesi nedene dayalı açılan davalarda verilen kararlara karşı miktar veya değere bakılmaksızın temyiz yoluna başvurulabileceği, bu hükmün HMK'nın tamamlanmış işlemlere uygulanmamasına ilişkin 448. maddesi kapsamında değerlendirildiğinde, Bölge Adliye Mahkemesi kararının temyiz edilebilir olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Muris muvazaası davasında, davacıların pay oranlarına göre hesaplanan dava değerinin temyiz kesinlik sınırının altında kalıp kalmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Muris muvazaası davalarında ihtiyari dava arkadaşlığı olması sebebiyle her bir davacının payına isabet eden değerin temyiz kesinlik sınırı ile karşılaştırılması gerektiği gözetilerek, dava değerinin temyiz kesinlik sınırının altında kaldığı gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesinin temyiz talebini reddeden ek kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.