Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Delil Sunma Yükümlülüğü”
- Uyuşmazlık: Davalı tarafın, cevap dilekçesinde yemin deliline dayanmadığı halde, yargılamanın ilerleyen aşamalarında yemin delili teklif edip edemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: HMK'nın 145. maddesi uyarınca, tarafların kanunda belirtilen sürelerden sonra yeni delil sunmalarının kural olarak mümkün olmadığı, davalının ise cevap dilekçesinde yemin deliline dayanmadığı ve sonradan delil sunmasını haklı kılacak HMK 145/1-2. cümlesindeki istisnai bir durum da bulunmadığı gözetilerek, direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin, davacının çalıştığı yüklenici firmalara davanın ihbar edilmesi talebinin reddi ve delil toplama yükümlülüğünün kimde olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin, davacının asıl işveren değil, yüklenici firma işçisi olduğunu savunması ve hukuki dinlenilme hakkı kapsamında yüklenici firmalardan delil istenmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin delil toplama yükümlülüğünü yerine getirmemesinden dolayı direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçen işçinin, kadroya geçişle birlikte yapılan belirsiz süreli iş sözleşmesindeki ücretinin tespiti, ücret ve diğer işçilik alacaklarının miktarının belirlenmesi ve fazla mesai, ulusal bayram, genel tatil, hafta tatili ve gece çalışması zammı alacaklarının ödenip ödenmeyeceği noktasında çıkan hukuki anlaşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı işçinin kadroya geçiş öncesi ve sonrası ücretinin tespitinde ve diğer işçilik alacaklarının hesaplanmasında toplu iş sözleşmesi hükümlerinin uygulanmasının doğru olduğu, davacının taleplerindeki eksiklikleri gidermek için mahkemeye delil sunma yükümlülüğünü yerine getirmediği, dosyadaki mevcut deliller ve bilirkişi raporu ile hüküm altına alınan alacakların doğru olduğu gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Fazla mesai, hafta tatili ve genel tatil ücreti alacaklarında, işverenin çalışma saatlerine ilişkin kayıtları sunmadığı dönem bakımından, kayıt dışı delillerle ispatın mümkün olup olmadığı ve bu durumda alacağın nasıl hesaplanacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İşçinin fazla mesai, hafta tatili ve genel tatil alacaklarını her türlü delille ispat edebileceği, işverenin kayıt sunma yükümlülüğünün bulunmadığı dönemler için de diğer deliller ve çalışma düzeninin aynı olması prensibi gözetilerek alacağın hesaplanması gerektiği gerekçesiyle, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı tarafın, cevap dilekçesinde delil bildirmemesine rağmen, ön inceleme duruşmasında tanık dinletme talebinin reddine ilişkin yerel mahkeme kararına karşı yapılan temyiz üzerine, Yargıtay 2. Hukuk Dairesince verilen bozma kararına karşı direnilmesi üzerine, davalının hukuki dinlenilme hakkının ihlal edilip edilmediği hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: HMK’nın 119, 129, 137, 140 ve 145. maddeleri birlikte değerlendirildiğinde, yargılamanın etkin ve makul sürede bitirilmesi amacıyla delillerin dilekçeler teatisi aşamasında sunulmasının öngörüldüğü, bu süreçte delil bildirmeyen tarafın ön inceleme duruşmasında delil bildirmesi için süre verilemeyeceği ve davalının cevap dilekçesinde delil bildirmemiş olması, HMK 145. maddede öngörülen istisnai durumların da bulunmaması nedeniyle yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına, ancak davacının ölümü nedeniyle TMK 181/2. maddesi gereğince kusur tespitine ilişkin hususun Özel Dairece incelenmesi gerektiği gözetilerek dosyanın Yargıtay 2. Hukuk Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı tarafın, yasal süresi içinde cevap dilekçesi vermeyerek davacı tarafın iddialarını inkâr etmiş sayılması nedeniyle, daha sonra sunduğu tanık delillerinin kabul edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: HMK’nın 128. maddesi gereğince, süresinde cevap dilekçesi vermeyen davalının davacı tarafın iddialarını inkâr etmiş sayılacağı, ancak bu inkârın herhangi bir vakıaya dayanmadığı ve HMK’nın 129/1-e maddesi uyarınca delillerin cevap dilekçesinde gösterilmesi gerektiği, bu nedenle de yasal süre geçtikten sonra bildirilen tanık delillerinin kabul edilemeyeceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından ilk derece mahkemesi yargılaması sırasında sunulmayan, ancak temyiz aşamasında ibraz edilen ücret bordroları ve yıllık izin kayıtlarının delil olarak değerlendirilip değerlendirilemeyeceği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: HMK'nın 145. maddesinde belirtilen istisnai durumların bulunmadığı, davalının elinde bulunan delilleri yargılama aşamasında ibraz etme yükümlülüğünü ihlal ettiği ve temyiz incelemesinin ilk derece mahkemesindeki tahkikat aşamasının tekrarı niteliğinde olmadığı gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı tarafın, ön inceleme duruşması yapılmadan tensip tutanağı ile delillerini sunması için süre verilip verilemeyeceği ve cevap dilekçesinde delil bildirmeyen davalıya ön inceleme duruşmasında delillerini bildirmesi için süre verilmesinin gerekip gerekmediği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: HMK’nın 137. ve 140. maddelerine göre ön inceleme aşamasında yapılması gereken usul işlemlerinin yerine getirilmemesi, ön inceleme duruşmasının usulüne uygun yapılmadan tahkikat aşamasına geçilerek davanın esası hakkında karar verilmesi ve davalının hukuki dinlenilme hakkının ihlal edilmesi nedeniyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalının mazeretsiz olarak ön inceleme duruşmasına katılmaması üzerine, davacının bu aşamada yeni bir vakıa ve buna ilişkin tanık delili sunmasının HMK m. 141’e uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: HMK m. 141’in 7251 sayılı Kanun ile değişiklikten önceki hali uyarınca, davalının mazeretsiz olarak ön inceleme duruşmasına katılmaması sebebiyle davacının, karşı tarafın muvafakati aranmaksızın iddia ve savunmasını genişleterek yeni bir vakıa ve bu vakıaya ilişkin tanık delili sunma hakkı bulunduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından dava dilekçesinde "her türlü yasal delil" ibaresinin kullanılmasının tanık deliline dayanıldığı anlamına gelip gelmediği, davacının tanık listesini dava dilekçesiyle birlikte değil de sonradan sunmasının HMK 145. madde kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği ve davalı ... ... AŞ yönünden husumetin bulunup bulunmadığı noktasında ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı vekilinin dava dilekçesinde "her türlü yasal delil" ibaresini kullanmasının tanık delilini kapsamadığı, ancak dava açıldıktan 6 gün sonra sunulan tanık listesinin HMK 145. maddesi kapsamında değerlendirilerek hukuki dinlenme hakkı gözetilerek davacı tanıklarının dinlenmesi gerektiği, aksi halde hukuki dinlenme hakkının özüne aykırı davranılmış olunacağı gerekçesiyle, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında, davalının cevap dilekçesinde tanık deliline dayanmamasına rağmen, ön inceleme duruşmasından sonra bildirdiği tanıkların dinlenip dinlenilmeyeceği ve davalının hukuki dinlenilme hakkının ihlal edilip edilmediği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: HMK'nın 129, 137, 140 ve 145. maddeleri uyarınca delillerin dava ve cevap dilekçelerinde belirtilmesi, en geç ön inceleme duruşmasında sunulması ve sonradan delil gösterilmesinin ancak kanunda belirtilen istisnai durumların varlığı halinde mümkün olması gözetilerek, süresinde cevap dilekçesinde tanık deliline dayanmayan davalının sonradan bildirdiği tanıkların dinlenmesine imkân bulunmadığı ve davalının hukuki dinlenilme hakkının ihlal edilmediği gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Satıştan kaynaklanan cari hesap alacağına dayalı icra takibine yapılan itirazın iptali davasında, mahkemenin tarafları eksik delil sunumu hususunda bilgilendirme yükümlülüğü bulunup bulunmadığı ve bu hususun eksik inceleme olarak değerlendirilip direnme kararının bozulmasını gerektirdiğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafın cari hesabın dayanağı olan fatura ve teslim belgelerini sunma yükümlülüğü bulunduğu, davalı tarafın ise ödeme iddiasını ispatlaması gerektiği ve mahkemenin de tarafları bu hususlarda bilgilendirerek delillerini sunmaları için imkan tanıması gerektiği gözetilerek, eksik inceleme nedeniyle yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.