Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Denetim Görevinin İhmali”
- Uyuşmazlık: Sanığın, Cumhuriyet savcısı olarak görev yaptığı dönemde kendisine tevdi edilen soruşturma evraklarında makul sürede işlem yapmayarak görevi kötüye kullanma suçunu işleyip işlemediği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, iş bölümü gereği kendisine tevdi edilen soruşturma evrakının akıbetini takip etmek, gereğini yapmak ve olanaklı olan en kısa sürede sonuçlandırmakla görevli ve yükümlü olduğu halde görevini ihmal ederek kişilerin mağduriyetine sebebiyet verdiği gözetilerek yerel mahkemenin mahkûmiyet hükmü onanmıştır. - Uyuşmazlık: Denetim görevinin ihmali suçundan yargılanan sanıklar hakkında verilen beraat kararına karşı, katılma talebi reddedilen Hazine ve Maliye Bakanlığının temyiz hakkının olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hazine ve Maliye Bakanlığının denetim görevinin ihmali suçundan doğrudan zarar görmediği, dolaylı zararların katılma hakkı vermediği, ilgili özel kanunlarda Bakanlığın bu suça ilişkin kamu davasına katılmasını düzenleyen bir hüküm bulunmadığı ve Bakanlığın anılan yasal düzenleme anlamında "ilgili kamu kurumu" olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığı gözetilerek Hazine ve Maliye Bakanlığının temyiz isteminin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların, adli emanet deposundaki güvenlik açığını gidermemeleri nedeniyle ihmali davranışla görevi kötüye kullanma suçundan cezalandırılmalarına ilişkin mahkûmiyet hükmünün onanıp onanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların, görevleri gereği adli emanet deposundaki güvenlik açığını bilmelerine ve kapatılması için gerekli talimatları vermelerine rağmen, açığın kapatılıp kapatılmadığını takip etmeyerek ihmali davrandıkları ve bu ihmalin uyuşturucu maddelerin çalınmasıyla sonuçlanan hırsızlık olayıyla illiyet bağı bulunduğu gözetilerek, mahkûmiyet hükümleri onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacı bankanın uğradığı zararın tahsili istemine ilişkin davada, banka şube müdürü olan davalının kusurlu olup olmadığı ve tazminatla sorumlu tutulup tutulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı hakkında açılan ceza davasında zimmet, denetim görevini ihmal veya görevi ihmal suçlarının oluşmayacağının kabul edildiği ve bu kararın Yargıtayca onanarak kesinleştiği gözetilerek davalının kusursuz olduğunun kabulü ile direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığa atılı ihmali davranışla görevi kötüye kullanma suçunun unsurlarının oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, mağdurenin nitelikli cinsel saldırı iddiasına ilişkin başvurusu üzerine, adli kolluk görevlisi olarak yetkili merci sıfatıyla suç şüphesini öğrenmesine rağmen, bunu Cumhuriyet savcısına bildirmeyip olayı kendiliğinden ve hukuka aykırı şekilde değerlendirerek mağdurenin mağduriyetine neden olması ve devletin adil yargılama yükümlülüğüne aykırı davranması nedeniyle, ihmali davranışla görevi kötüye kullanma suçunun unsurları oluştuğu gözetilerek yerel mahkeme hükmünün ve Özel Daire kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Eser sözleşmesinden kaynaklanan, yaklaşık maliyetin abartılı hazırlanması ve yapılmayan işler için fazla ödeme yapılması nedeniyle idarenin uğradığı zararın yüklenici, idare elemanları ve müşavir şirketten tahsili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, Yargıtay'ın önceki bozma kararında belirtilen hususlara aykırı olarak, eksik incelemeyle hazırlanan bilirkişi raporuna dayanılarak ve davalı idare elemanı ile müşavir şirketin sorumluluğuna ilişkin tespitlerde hatalı değerlendirmelerde bulunularak hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı görülerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Bozulmuş veya değiştirilmiş gıda ticareti suçundan açılan kamu davasında, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın taşra teşkilatı olan İl Müdürlüğü'nün davaya katılma ve temyiz hakkının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Suçtan doğrudan zarar görenin kamu sağlığının kendisi, yani toplumun tamamı olduğu ve İl Müdürlüğü'nün denetim görevi ihmali nedeniyle oluşabilecek muhtemel zararlarının davaya katılma hakkı vermeyeceği gözetilerek, İl Müdürlüğü'nün davaya katılma ve temyiz talebinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın, Bayrampaşa Cezaevi'nde gerçekleştirilen "Hayata Dönüş" operasyonu hakkındaki soruşturmayı yürüten savcı olarak görevi kötüye kullanıp kullanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın soruşturmayı yürütürken ihmali davranışla görevi kötüye kullandığı iddiasıyla yargılanmasına karşın, soruşturma gecikmesinin temel nedeninin askeri makamların bilgi vermedeki isteksizliği ve sanığın uhdesindeki yoğun iş yükü olduğu, ayrıca sanığın soruşturmayı ilerletmek için gerekli adımları attığı ve kasten ihmalkar davrandığına dair yeterli delil bulunmadığı gözetilerek mahkumiyet hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın ihmali davranışla görevi kötüye kullanma suçundan mahkumiyetine ilişkin Yargıtay hükmünün temyizi üzerine suçun sübutu uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın sorumlu olduğu soruşturma dosyalarını uzun süreler işlemsiz bırakarak kanuna aykırı davrandığı, bu eylemin kişilerin mağduriyetine neden olduğu ve ihmali davranışla görevi kötüye kullanma suçunu oluşturduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Özel hukuk hükümlerine tabi bir şirkette adli yazışmalardan sorumlu olan sanığın, Cumhuriyet Başsavcılığınca yazılan müzekkerelere cevap vermemesi eyleminin, TCK’nın 257/2. maddesinde düzenlenen ihmali davranışla görevi kötüye kullanma suçunu mu yoksa Kabahatler Kanunu’nun 32. maddesinde düzenlenen emre aykırı davranış kabahatini mi oluşturduğu uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: CMK’nın 332. maddesi uyarınca, soruşturma amacıyla özel şahıslardan istenen bilgilere cevap verme yükümlülüğünün, kamu görevlisi olmasalar dahi, bu kişileri geçici olarak yargı faaliyetine katılan ve bu anlamda kamu görevlisi sayılan konuma getirdiği, sanığın bu yükümlülüğe aykırı davranarak kişilerin mağduriyetine ve kamu zararına neden olması nedeniyle eyleminin TCK'nın 257/2. maddesinde düzenlenen ihmali davranışla görevi kötüye kullanma suçunu oluşturduğu ve aynı fiilin hem kabahat hem de suç olarak tanımlanması halinde sadece suçtan dolayı yaptırım uygulanacağı gözetilerek yerel mahkemenin mahkûmiyet hükmü onanmıştır. - Uyuşmazlık: Umre ziyareti sırasında meydana gelen trafik kazası nedeniyle davacıların acenteye karşı açtığı maddi ve manevi tazminat davasında, acentenin sorumluluğunun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı acentenin, hac ve umre ziyaretlerini düzenleyen yönetmelik ve sözleşme hükümleri gereğince güvenlik yükümlülüğü bulunsa da, kazanın acentenin denetim görevini ihmalinden kaynaklandığının ispatlanamaması gözetilerek, yerel mahkemenin davalı acenteyi sorumlu tutan kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın ihmali davranışla görevi kötüye kullanma suçundan beraatine karar verilmesi üzerine yapılan temyiz başvurusunun incelenmesinde, temyiz dilekçesinde yeterli temyiz sebebi bulunup bulunmadığı ve sanığın eyleminin görevi kötüye kullanma suçunun unsurlarını oluşturup oluşturmadığı hususları uyuşmazlık konusudur.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın soruşturmayı yürütmekle görevli olduğu olayda, askeri makamların bilgi vermedeki isteksizliği nedeniyle soruşturma işlemlerinde gecikme yaşanmış olsa da, sanığın soruşturmanın hızlandırılması için gerekli girişimlerde bulunduğu, ayrıca iş yoğunluğu, personel yetersizliği gibi unsurların da gecikmede etkili olduğu gözetilerek, görevi kötüye kullanma suçunun unsurlarının oluşmadığı kabul edilerek, yerel mahkemenin sanık hakkında beraat kararı veren hükmü onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.