Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Denklik İlkesi”
- Uyuşmazlık: Sendika olağanüstü genel kurulunda alınan, davacıların kesin ihraçları ile şubelerin kapatılması, birleştirilmesi ve yeni şube açılması konularındaki kararların iptali istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Sendika genel merkez olağanüstü genel kurulunun toplanması için objektif ve ciddi sebeplerin bulunduğu, bu sebeplerle gündeme başkaca konuların eklenmesinin olanaklı olduğu, şube kapatma, birleştirme ve kapatılan şubelere bağlı iş yerlerinin değiştirilmesi yetkisinin genel yönetim kuruluna devrinde kullanılabilme esaslarının sendika tüzüğünde düzenlendiği için genel kurulda ayrıca belirtilmesine gerek olmadığı ve şubelere dair genel kurulda alınan kararların genel nitelikte ve somut bir şubeye ilişkin olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taraflar arasında imzalanan ve iş sözleşmesinin eki niteliğindeki taahhütnamede kararlaştırılan cezai şart hükmünün geçerli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Taahhütnamede yer alan cezai şart hükmünde, işçinin haklı nedenle fesih hakkını kullanması halinde işverenin cezai şart ödeyeceğine dair bir hüküm bulunmadığı, dolayısıyla cezai şartta denklik ilkesinin gözetilmediği ve bu nedenle geçersiz olduğu gerekçesiyle, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Özet bulunamadı.
- Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olayların niteliği, kusur oranı, velayet, nafaka ve tazminat miktarlarının belirlenmesi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, deliller, uygulanması gereken hukuk kuralları ve Bölge Adliye Mahkemesi karar gerekçeleri değerlendirilerek usul ve yasaya uygun bulunan karar onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedeli davasında, objektif değer artış unsurlarının belirlenmesi, vekalet ücretinin hesabı ve Özel Daire bozma kararındaki maddi hata hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın değerini artıran objektif unsurların tespiti, 2942 sayılı Kanun'un Geçici 6. maddesinin iptali sonrası vekalet ücretinin nispi olarak hesaplanması gerektiği ve Özel Daire bozma kararındaki maddi hatanın düzeltilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespitinde objektif değer artış oranının uygulanıp uygulanmayacağı ve vekalet ücretinin ne esas alınarak hesaplanması gerektiği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın değerini artıran unsurların, taşınmazın niteliğinden kaynaklanan objektif özelliklerden ziyade, bölgenin genel durumuna ve imar planlarına bağlı olduğu, ayrıca 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun Geçici 6. maddesinin 12. ve 13. fıkralarının Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi nedeniyle 04.11.1983 tarihinden sonra el atılan taşınmazlar için vekalet ücretinin nispi olarak hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespitinde objektif değer artışı unsurlarının neler olduğu ve vekalet ücretine ilişkin hükmün Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı sonrası nasıl uygulanacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bilirkişi raporundaki değerlendirmelerin tek başına objektif değer artışına neden olamayacağı ve Anayasa Mahkemesi'nin 2942 sayılı Kanun'un Geçici 6. maddesinin ilgili fıkralarını iptal etmesi nedeniyle 04.11.1983 tarihinden sonra el atılan taşınmazlar için nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespitinde objektif değer artış unsurlarının neler olduğu ve davada maktu vekalet ücretine hükmedilmesinin doğru olup olmadığı hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın bulunduğu konum itibariyle sahip olduğu özellikler tek başına objektif değer artışına neden olamayacağı ve taşınmazın el atılma tarihinin 04.11.1983 tarihinden sonra olması sebebiyle 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun Geçici 6. maddesinin 12. ve 13. fıkralarının iptal edilmesiyle nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespitinde objektif değer artış unsurlarının neler olduğu ve iptal edilen geçici kanun hükmü gereğince vekalet ücretinin maktu mu yoksa nispi mi takdir edileceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın bulunduğu konum itibariyle bazı imar ve ticari olanaklara sahip olmasının tek başına objektif değer artışına gerekçe teşkil etmeyeceği ve taşınmazın el atılma tarihinin Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararı tarihine göre değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan tarım arazisi için belirlenen bedelin tespitinde objektif değer artışı unsurlarının dikkate alınıp alınamayacağı, hesaplama hatalarının olup olmadığı ve uygulanacak vekalet ücretinin miktarına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın değerini objektif olarak artıran unsurların tespiti ve değerlendirmenin yerindelik denetimi, taşınmazın el atılan gerçek alanının ve vekalet ücretinin doğru hesaplanması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atma bedelinin tespitinde objektif değer artışı kriterlerinin neler olduğu ve davada maktu vekalet ücretine hükmedilmesinin doğru olup olmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Bilirkişi raporundaki hususların tek başına objektif değer artışı sebebi olamayacağı ve 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun Geçici 6. maddesinin 12. ve 13. fıkralarının Anayasa Mahkemesi tarafından iptali ile dava tarihi itibariyle nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el konulan taşınmazın bedelinin tespitinde objektif değer artış unsurlarının neler olduğu, Devlet Hava Meydanları İşletmesi lehine tesis edilen irtifak hakkının bedel tespitinde dikkate alınıp alınmayacağı ve kamulaştırmasız el koyma davasında vekalet ücretinin maktu mu yoksa nispi mi uygulanacağı hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın konumu ve özelliklerinin objektif değer artışına neden olabileceği, mahkemenin direnme kararında DHMİ lehine irtifak hakkı hususunda yeterli gerekçe bulunmadığı, 2942 sayılı Kanun'un geçici 6. maddesinin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesiyle 04.11.1983 tarihinden sonra el konulan taşınmazlar için vekalet ücretinin nispi olarak uygulanması gerektiği değerlendirilerek, direnme kararı kısmen onanmış, kısmen bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.