Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Dernek Genel Kurulu”
- Uyuşmazlık: Dernek genel kurul toplantısına çağrı yapılmayan üyelerin, toplantıda alınan kararları etkileyecek sayıda olmamalarının, genel kurul kararlarının iptali için açılan davada sonuca etkili olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Dernek genel kurul toplantısına çağrı yapılmamasının TMK m. 83’e göre iptal sebebi olduğu ancak yokluk sebebi olmadığı, toplantıya çağrı yapılmayan üyelerin sayısının toplantı ve karar yeter sayısını etkilememesi ve genel kurulda alınan kararların usulsüz çağrı yapılmayan üyelerin katılımı halinde dahi değişmeyeceğinin anlaşılması gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Dernek yönetim kurulu kararının iptali davasında dernek içi denetim yollarının tüketilip tüketilmediği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Dernek üyeliğine ilişkin nihai karar merciinin genel kurul olduğu ve yönetim kurulu kararlarına karşı dernek içi denetim yolları tüketilmeden iptal davası açılamayacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Dernek olağan genel kurul toplantısına bazı üyelere çağrı yapılmamasının toplantı kararlarının iptalini gerektirip gerektirmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davet edilmeyen üyelerin toplantıya katılmış olsalar dahi, genel kurulda alınan kararların sonucunu etkilemeyecekleri gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı sendikanın genel merkez genel kurulunun, şube genel kurullarının kanuna ve tüzüğe aykırı şekilde yapılmasından dolayı iptali ve kayyım atanması talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Şube genel kurullarının zamanında yapıldığı, delege sayısındaki eksikliğin genel kurul sonucunu etkileyecek nitelikte olmadığı ve delege sayılarının belirlenmesine ilişkin ayrıca dava açılması gerektiği gözetilerek, genel kurulun iptaline ve kayyım atanmasına dair davanın reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sendika genel kurulunun, genel kurula çağrı usulüne aykırılıklar nedeniyle iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: 4688 sayılı Kanun, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu ve Dernekler Yönetmeliği'nin ilgili hükümleri uyarınca sendika genel kuruluna çağrı usulünün, toplantıya katılma hakkı bulunan delegelere bireysel olarak bildirim yapılmasını gerektirdiği, sadece internet sitesinde duyuru yapılmasının bu yükümlülüğü yerine getirmediği ve sendika içi demokrasisine aykırı olduğu gözetilerek, genel kurulun iptaline karar veren yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sendika genel kurulunun şube genel kurullarından önce ve eksik delegeyle toplanmasının hukuka uygun olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, 6100 sayılı HMK'nın 359. maddesinde belirtilen zorunlu unsurları içermemesi, davacı vekilinin istinaf sebeplerini değerlendirmemesi ve karara somut olaya özgü hukuki bir gerekçe tesis etmemesinden dolayı usul ve yasaya aykırı olduğu gözetilerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalıların yaptığı dernek genel kurul toplantısı ve bu toplantıda alınan kararların geçersizliğinin tespiti ve iptali istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Genel kurul kararının iptali için öngörülen hak düşürücü süreye uyulduğu gözetilerek, ilk derece mahkemesinin kararının gerekçesi değiştirilerek ve düzeltilerek onanmış ve istinaf mahkemesinin kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Emekli olup yaşlılık aylığı alan sendika genel başkanının, yeniden aday olmadığı genel kurul kararlarının iptali için açtığı davada taraf sıfatının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sendika yöneticilerinin emekli olsalar dahi görevleri süresince sendika üyeliklerinin devam edeceği, ancak davacının yeniden aday olmadığı genel kurul tarihi itibariyle yöneticilik görevi ve buna bağlı olarak sendika üyeliğinin sona erdiği gözetilerek, davacının dava açma ehliyetinin olmadığı gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Taraflar arasında düzenlenen birleşme protokolüne göre hazırlanması gereken denetim raporunun sunulmaması sebebiyle birleşmenin gerçekleşmemesi üzerine açılan menfi zarar davasında, davalının protokole aykırı davranışı ile birleşmenin gerçekleşmemesi arasında illiyet bağının bulunup bulunmadığı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının, birleşme protokolüne aykırı olarak denetim raporunu zamanında ve Türkçe olarak sunmamasının protokole aykırılık teşkil ettiği, birleşmenin gerçekleşmemesine sebep olan temel edimlerden birinin yerine getirilmemiş olması nedeniyle davacının menfi zararını talep edebileceği, kesin vadeli bir sözleşme olması nedeniyle de ayrıca ek süre verilmesine gerek olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına, ancak tazminat miktarına ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sendika genel merkez yönetim kurulu kararının iptali istemiyle açılan davada, sendika şubesinin tüzel kişiliğinin ve taraf ehliyetinin bulunup bulunmadığı, dolayısıyla şubenin bulunduğu yer mahkemesinin mi yoksa sendika genel merkezinin bulunduğu yer mahkemesinin mi yetkili olduğu hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Sendika şubelerinin tüzel kişiliği bulunmadığı ve sendika genel merkez yönetim kurulu kararının iptaline ilişkin davada yetkili mahkemenin sendika merkezinin bulunduğu yer mahkemesi olması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.