Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Dikkat ve Özen Yükümlülüğü”
- Uyuşmazlık: Taksirle ölüme ve yaralamaya neden olma suçunda, aracı ehliyetsiz kişiye kullandıran sanığın eylemi ile netice arasında nedensellik bağının bulunup bulunmadığı ve sanığın kusurlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, ticari taksi şoförü olmasına rağmen ehliyetsiz ve yeterli tecrübesi olmadığını bildiği kişiye aracı kullandırmasının dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı olduğu, bu taksirli davranışı ile netice arasında nedensellik bağı bulunduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanıkların eylemlerinin tek bir taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma suçunu mu, yoksa iki ayrı suçu mu oluşturduğu hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı olarak doldurdukları tüpleri farklı zamanlarda ayrı ayrı şirketlere teslim etmeleri eyleminin hukuki anlamda tek bir fiil olarak değerlendirilmesi gerektiği, neticenin suçun unsuru olmayıp cezalandırma şartı niteliğinde olduğu ve meydana gelen iki patlamanın aynı kusurlu davranıştan kaynaklandığı gözetilerek, sanıkların eylemlerinin tek bir taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma suçunu oluşturduğuna karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Denize giren çocuklarını gözetimsiz bırakan sanıkların eylemlerinde bilinçli taksir olup olmadığı ve TCK'nın 22/6. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların, çocukları yüzme bilse de dalgalı ve ıssız bir denizde yarım saat gözetimsiz bırakarak boğulmalarına sebebiyet vermelerinde, ölüm sonucunu öngördükleri halde güvenerek hareket ettikleri ve bu nedenle bilinçli taksirle hareket ettikleri gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Bir kişinin yaralanması ile sonuçlanan trafik kazasında, yayaya taksirle yaralama suçundan ceza verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Taksirle yaralama suçunun failinin herkes olabileceği, yayanın trafik kurallarına uymaması halinde bu suçun oluşabileceği, yayalar için de öngörülen trafik kurallarına uyulmamasının başkalarının yaralanmasına neden olabileceğinin öngörülebilir olduğu ve yayanın kusurlu hareketinin neticesi ile illiyet bağı bulunduğu gözetilerek yerel mahkemenin beraat kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bir kişinin yaralanması ile sonuçlanan trafik kazasında, sanığın yaya olması ve herhangi bir trafik aracını kullanmaması nedeniyle taksirle yaralama suçunun faili olup olamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Taksirle öldürme ve yaralama suçlarının herkes tarafından işlenebileceği, kategorik olarak yayaların bu suçların faili olamayacağının söylenemeyeceği, yayaların da trafik kurallarına uymamak suretiyle kusurlu hareket ederek başkasının yaralanmasına neden olması durumunda taksirle yaralama suçundan cezalandırılabileceği gözetilerek Yargıtay 12. Ceza Dairesinin bozma kararı kaldırılmış ve yerel mahkeme hükmünün ulaşılan bu sonuçla birlikte esasının incelenmesi için dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Zincirleme trafik kazasında, sanığın kusurlu davranışı ile ölüm neticesi arasında nedensellik bağının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın kusurlu davranışının, ölenin kendi kusurlu hareketiyle birlikte ölüm neticesine sebebiyet verdiği ve bu nedenle sanığın taksirli davranışı ile meydana gelen netice arasında nedensellik bağının bulunduğu gözetilerek yerel mahkemenin beraat kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Taksirle yaralanan hastanın taburcu edilmesinden sonra ölmesi üzerine, doktorların taksirle ölüme neden olma veya görevi ihmal suçundan sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Genel beden travmasına maruz kalan hastanın doktorlar tarafından erken taburcu edilmesinin tıp kurallarına aykırı bir ihmal teşkil etmesine rağmen, ölümün öngörülemez ve engellenemez bir komplikasyon (akciğer embolisi) sonucu meydana geldiğinin ve bu ihmal ile ölüm arasında nedensellik bağının bulunmadığının tespit edilmesi gözetilerek, sanıkların görevi ihmal suçundan cezalandırılmalarına karar verilmesi gerekirken beraatlerine hükmedilmesi isabetsiz bulunarak bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Ölümle sonuçlanan bir trafik kazasında asli kusurlu olan yayaya taksirle öldürme suçundan ceza verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Karayolları Trafik Kanunu'nun trafik güvenliğini ve düzenini sağlamak amacıyla yayalar için de kurallar öngördüğü, yayaların da bu kurallara uymamak suretiyle taksirle öldürme suçunu işleyebilecekleri ve TCK'nın 85. maddesinin failinin sadece araç sürücüleri ile sınırlı olmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin yayayı cezalandıran hükmü düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Doktor olan sanığın eylemi ile gerçekleşen ölüm neticesi arasında nedensellik bağı bulunup bulunmadığına ve buna bağlı olarak eyleminin TCK'nun 85/1. maddesindeki taksirle ölüme neden olma suçunu mu yoksa 257/2. maddesindeki görevi ihmal suçunu mu oluşturacağına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın hastayı stabilizasyonu sağlanmadan taburcu etmesiyle görevinin gereklerini yerine getirmede ihmal gösterdiği, bu nedenle eyleminin TCK'nun 257/2. maddesinde düzenlenen görevi ihmal suçunu oluşturduğu gözetilerek, yerel mahkemenin sanığı TCK'nun 85/1. maddesi uyarınca taksirle ölüme neden olma suçundan cezalandırmasına ilişkin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın eyleminin TCK'nın 87/4. maddesinde düzenlenen kasten yaralama sonucu ölüme neden olma suçunu mu yoksa TCK'nın 85. maddesinde düzenlenen taksirle ölüme neden olma suçunu mu oluşturduğu.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın ölenin yüzüne vurduğu yumruğun basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek nitelikte hafif bir yaralanmaya sebebiyet vermesi, ancak ölenin bu yaralanma sonucu değil, yaralanmanın neden olduğu stres ve eforun tetiklediği kalp krizi sonucu ölmesi, sanığın eylemi ile ölüm arasında illiyet bağı bulunsa da eyleminin TCK'nın 87/4. maddesi kapsamında değerlendirilemeyeceği, ölenin yaşı ve sanığın eğitim durumu gibi faktörler gözetildiğinde ölümün öngörülebilir olması nedeniyle sanığın taksirle ölüme sebebiyet vermekten sorumlu tutulması gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın eyleminin kasten yaralama suçunu mu, yoksa bilinçli taksirle ölüme neden olma suçunu mu oluşturduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın kalp hastası olduğunu bildiği kardeşiyle girdiği kavgada, dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranarak meydana gelen ölüm neticesinin öngörülebilir olduğu, kastının ise kasten yaralamaya yönelik olduğu ve ölüm neticesini istemediği gözetilerek, sanığın bilinçli taksirle ölüme neden olma suçundan cezalandırılmasına karar verilmiş ve yerel mahkeme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma suçundan sanıkların beraatlerine ilişkin hükmün temyizi üzerine, sanıkların kusurunun bulunup bulunmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık ...’in asli kusurlu hareketleri nedeniyle diğer sanıkların eylemleri ile ölümler arasında nedensellik bağının kesildiği ve sanıklar ... ve ...'e atfedilebilecek bir kusur bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin sanıklar ... ve ... hakkındaki mahkumiyet hükmü bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.