Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Duruşma Tutumu”
- Uyuşmazlık: Sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına ilişkin yerel mahkemece gösterilen gerekçenin yasal ve yeterli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın adli sicil kaydında bulunan ve silinme koşulları oluşan ilamların sanık hakkında verilecek hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına engel teşkil etmediği ancak suç işleme eğilimini belirlemede değerlendirilebileceği, yerel mahkemenin de sanığın adli sicil kaydı ve kişilik özelliklerini değerlendirerek hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar vermesindeki gerekçenin yeterli olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanık hakkında verilen hükümde, hükmün açıklanmasının geri bırakılması (HAGB) kararı verilmemesinin doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın sabıkasız oluşu, suçu kabul etmesi, mağdurların zararını karşılaması ve dosyada olumsuz bir kişiliğine dair bilgi bulunmaması gibi hususlar değerlendirilerek; yerel mahkemenin HAGB’ye yer olmadığına dair kararında, hangi olumsuz kişilik özellikleri ve duruşmadaki tutum ve davranışlarının HAGB’ye engel teşkil ettiğinin yeterli derecede açıklanmaması nedeniyle Özel Daire bozma kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ruhsatsız bina inşaatı nedeniyle imar kirliliğine neden olma suçundan verilen hükümde, yapı tatil tutanağının onaylı örneğinin dosyada bulunmaması ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması (HAGB) hükümlerinin uygulanmamasının isabetli olup olmadığı hususunda oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın ruhsatsız yapıyı imar planına uygun hale getirmemesi nedeniyle TCK 184/5'teki etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanamadığı, HAGB'nin TCK 184/5'e göre özel/lehe bir düzenleme olduğu ve sanığın bu imkandan yararlanmadığı için HAGB'nin uygulanmasına gerek olmadığı gözetilerek yerel mahkeme hükmünün onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında hükmolunan hapis cezasının TCK’nın 51. maddesi uyarınca ertelenmesine karar verilirken gösterilen gerekçenin CMK’nın 231. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilirken gösterilen gerekçe ile çelişip çelişmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumunun uygulanıp uygulanamayacağına ilişkin değerlendirme yapılmadan, diğer kişiselleştirme hükümlerine geçilmesi ve bu hükümlerin gerekçeleri arasında çelişki bulunması nedeniyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilirken gösterilen gerekçenin yasal ve yeterli olup olmadığı ile temel cezanın belirlenmesi ve takdiri indirim uygulanması sırasında gösterilen gerekçelerin çelişip çelişmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında takdiri indirim uygulanırken olumlu kişilik özellikleri gerekçe gösterildiği halde, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilirken aynı olumlu özellikler gözardı edilerek ve adli sicil kaydında bulunan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı esas alınarak, kanuna aykırı şekilde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi isabetsiz bulunarak bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilirken yerel mahkemece gösterilen gerekçenin kanuni, yeterli ve dosya kapsamıyla uyumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında takdiri indirim uygulanırken kişiliği, şahsi ve sosyal durumu olumlu değerlendirilip hapis cezası para cezasına çevrilirken, hükmün açıklanmasının geri bırakılması için aynı olumlu hususların dikkate alınmayıp suçun işleniş biçimi ve sanığın kusur derecesi gibi CMK 231. maddede yer almayan hususların gerekçe gösterilerek çelişkili ve yetersiz gerekçe ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi, ayrıca sanığın kişiliğindeki olumsuzluklar ve duruşmadaki tutum ve davranışlarının somut olarak belirtilmemesi ve zararın giderilip giderilmediği hususu kesinleşmeden subjektif şarta dayalı değerlendirme yapılması isabetsiz görülerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının reddine ve yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına dair verilen gerekçenin, sanık lehine takdiri indirim uygulanması ve hapis cezasının para cezasına çevrilmesi gerekçeleriyle çelişip çelişmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında takdiri indirim uygulanırken ve hapis cezası para cezasına çevrilirken olumlu olarak değerlendirilen hususların, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmezken olumsuz olarak değerlendirilmesindeki çelişki ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmamasına dair gerekçenin yetersizliği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında kamu görevlisine hakaret ve görevi yaptırmamak için direnme suçlarından verilen hapis cezasının seçenek yaptırımlara çevrilmesi ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması hususlarında yerel mahkemenin gerekçelerinin yeterliliği ve çelişkili olup olmadığı ile kamu görevlisine hakaret suçundan TCK'nın 125/4. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kamu görevlisine hakaret suçunda hapis cezasının tercih edilmesinde yasal ve yeterli gerekçe gösterilmemesi, hükmün açıklanmasının geri bırakılmaması kararının gerekçesinin yetersiz ve çelişkili olması, TCK'nın 125/4. maddesinin uygulanmasının CMK 226'ya aykırı olmaması gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı reddedilmiş ve Özel Daire bozma kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında hükmolunan hapis cezasının ertelenmesine karar verilirken gösterilen gerekçenin, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilirken gösterilen gerekçe ile çelişip çelişmediği ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmamasına ilişkin kararın yasal ve yeterli gerekçe içerip içermediği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına dair karar gerekçesinin yetersiz ve hapis cezasının ertelenmesine ilişkin gerekçe ile çelişkili olması, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumunun uygulanma şartlarının oluştuğu halde, yerel mahkemece bu hususta gerekli değerlendirmenin yapılmaması ve diğer kişiselleştirme hükümleri olan erteleme müessesesine geçilmesi bozmayı gerektirmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında hükmolunan hapis cezasının ertelenmesine karar verilirken gösterilen gerekçenin, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilirken gösterilen gerekçe ile çelişip çelişmediği ve bu bağlamda hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına ilişkin kararın yasal ve yeterli gerekçe içerip içermediği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına dair gerekçenin, hapis cezasının ertelenmesine dair gerekçe ile çeliştiği ve bu gerekçenin yasal ve yeterli olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilirken yeterli gerekçe gösterilip gösterilmediği ve buna bağlı olarak kanun yararına bozma talebinin yerinde olup olmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hükmün açıklanmasının geri bırakılması talebinin reddine ilişkin gerekçenin yeterli olduğu, takdir hakkının kullanımının kanun yararına bozma yoluyla denetlenemeyeceği ve bu nedenle Adalet Bakanlığı'nın kanun yararına bozma talebinin reddine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.