Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Duruşmaya Katılma Hakkı”
- Uyuşmazlık: 6284 sayılı Kanun uyarınca katılma hakkı olan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın, yerel mahkemece duruşmaya çağrılmaması nedeniyle temyiz aşamasında katılma talebinde bulunması üzerine, Yargıtay'ın bu talebi kabul edip esastan inceleme yapmasının mümkün olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 5271 sayılı CMK'nın 237/2. maddesinin, ilk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen katılma taleplerinin temyiz aşamasında kabulüne imkan tanımadığı, ancak Bakanlığın duruşmadan haberdar edilmemesinin katılma ve diğer haklarını kullanmasını engellediğinden bozma kararının yerinde olduğu gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret, iftira ve adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs suçlarından verilen beraat kararının temyiz incelemesinde, mağdurun duruşmaya katılma talebinin reddedilmesinin hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tutuklu bulunan mağdurun duruşmaya katılma talebinin bulunmasına ve CMK m. 234'te düzenlenen haklarının ihlal edilmesine rağmen, ifadesinin alınmaması ve yokluğunda karar verilmesinin adil yargılanma hakkının güvencelerinden olan silahların eşitliği ilkesine aykırı olması ve mağdurun kanun yollarına başvurma hakkının bulunması gözetilerek, gerekçeli kararın mağdura tebliğ edilmesi için dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İhaleye fesat karıştırma suçundan yargılanan sanığın beraatine ilişkin hükmün, 3628 sayılı Kanun gereği davaya katılma hakkı bulunan Hazine'nin davadan haberdar edilmemesi nedeniyle bozulması üzerine, temyiz aşamasında Hazine'nin davaya katılıp katılamayacağı hususunda oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hazine'nin duruşmadan haberdar edilmemesi ve davaya katılma hakkının kısıtlanması nedeniyle savunma hakkının ihlal edildiği, CMK m.237/2'nin ise yalnızca ilk derece mahkemesinde ileri sürülüp reddolunan veya karara bağlanmayan katılma istekleri için geçerli olduğu gözetilerek, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı reddedilerek Özel Daire bozma kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından sanıkların mahkumiyetine ilişkin yerel mahkeme kararının Yargıtay 14. Ceza Dairesi tarafından bozulmasına karşın yerel mahkemenin direnmesi üzerine, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın davaya katılma hakkının olup olmadığı ve bu hakkın kullanılmamasının kararı etkileyip etkilemediği hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 6284 sayılı Kanun ve ilgili uluslararası sözleşmeler uyarınca Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın kadın ve çocuklara karşı şiddet suçlarına ilişkin açılan kamu davalarına katılma hakkı bulunduğu, ancak bu hakkın kullanılmamasının tek başına hükmün bozulması için yeterli olmadığı, Bakanlığın davadan haberdar edilmesi ve katılma hakkının sağlanması gerektiği gözetilerek dosyanın yerel mahkemeye, Bakanlığa tebligat yapılması için tevdiine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığa atılı kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunun unsurları itibarıyla oluşup oluşmadığı ve Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın kamu davasına katılma hakkının ihlal edilip edilmediği.
Gerekçe ve Sonuç: 6284 sayılı Kanun'un 20/2. maddesi ve Anayasa'nın 36. ve 40. maddeleri uyarınca Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın kadın ve çocuklara yönelik şiddet içeren davalara katılma hakkı bulunduğu, ancak bu hakkın kullanılabilmesi için Bakanlığın davadan haberdar edilmesi gerektiği, somut olayda Bakanlığın davadan haberdar edilmediği ve katılma hakkının kısıtlandığı anlaşıldığından, Bakanlığa gerekçeli kararların tebliğ edilerek yasal temyiz süresinin başlatılması ve Bakanlığın davaya katılan olarak kabul edilmesi gerektiği gözetilerek dosyanın yerel mahkemeye tevdiine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin Yargıtay onama kararına karşı yapılan itirazın incelenmesinde, 6284 sayılı Kanun uyarınca Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının davaya katılıp katılamayacağı ve katılma hakkı kullandırılmayan Bakanlığın temyiz yoluna başvurup başvuramayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 6284 sayılı Kanun'un 20/2. maddesi ve Anayasa'nın 36. ve 40. maddeleri uyarınca Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın kadın ve çocuklara karşı işlenen suçlarda kamu davasına katılma hakkının bulunduğu, bu hakkın ilk derece mahkemesinde ve temyiz aşamasında da kullanılabileceği, davadan haberdar edilmeyen Bakanlığın haklarını koruyabilmesi için gerekçeli kararın Bakanlığa tebliğ edilmesi gerektiği ve bu hususların gözetilmemesi nedeniyle Özel Daire onama kararının kaldırılmasına, sanığın tahliyesine ve dosyanın Bakanlığa tebliğ edilmesi için Yargıtay 14. Ceza Dairesine tevdi edilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Şikayeti devam eden ve duruşmada davaya katılmak istemediğini beyan eden müştekinin, kovuşturmanın devamında katılma hakkını kullanmasının mümkün olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: CMK m. 237/1’e göre katılma hakkının kovuşturmanın her aşamasında kullanılabileceği ve katılmama beyanının şikayetten vazgeçme anlamına gelmediği, ayrıca CMK m. 243’te katılmadan vazgeçme düzenlemesi varken yasada katılmama beyanı sonrası tekrar katılmayı engelleyici bir hüküm bulunmadığı gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında fuhuş suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün, hukuka aykırı delillere dayalı olup olmadığı ve Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın davaya katılıp katılamayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın fuhuş eyleminin cebir, tehdit, hile veya çaresizlikten yararlanma olmaksızın gerçekleştiği, mağdurların rızasının bulunduğu ve bu nedenle 6284 sayılı Kanun kapsamında şiddet tanımı içine girmediği, dolayısıyla Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın davaya katılma hakkının olmadığı ve davadan haberdar edilme zorunluluğunun bulunmadığı, ancak suçta kullanılan aracın sahibinin davaya katılma talebinin değerlendirilmemiş olması nedeniyle gerekçeli kararın kendisine tebliğ edilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına ve aracın sahibine tebligat yapılmak üzere dosyanın Yargıtay 18. Ceza Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık lehine olan kanunun tespiti için 5846 sayılı Kanun'un hangi maddelerinin karşılaştırılması gerektiği ve davaya katılma talebi bulunan MÜ-YAP'ın duruşmalardan haberdar edilip edilmemesi gerektiği hususunda yerel mahkeme ile Yargıtay dairesi arasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: MÜ-YAP'ın şikayet ve katılma talebinin mahkemeye ulaştığı halde, dosyaya zamanında eklenmediği ve bozma sonrası yargılamada kendisine tebligat yapılmadığı, bu durumun hak arama hürriyetine aykırı olduğu ve CMK'nın ilgili hükümleri uyarınca katılma talebi bulunan tarafların duruşmalardan haberdar edilme hakkı bulunduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının MÜ-YAP vekiline tebliğ edilmesi ve temyiz yolunun açılması, temyiz edilmemesi halinde ise dosyanın Yargıtay Ceza Genel Kurulu'na gönderilmesi için yerel mahkemeye tevdiine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında verilen kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve şantaj suçlarından mahkûmiyet hükümlerine karşı yapılan temyiz başvurusunda, 6284 sayılı Kanun uyarınca Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın davaya katılıp katılamayacağı ve katılma hakkının ihlal edilip edilmediği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 6284 sayılı Kanun'un 20/2. maddesi ve bu kanunun uygulama yönetmeliğinin 46. maddesi uyarınca Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın kadına karşı şiddet suçlarına ilişkin açılan davalara katılabilme hakkı bulunduğu, ancak somut olayda Bakanlığın davadan haberdar edilmediği ve katılma hakkının kullanılmasına imkan tanınmadığı, Bakanlığın hak arama özgürlüğünün kısıtlanmaması ve yasal haklarını kullanabilmesi için yerel mahkeme kararının Bakanlığa tebliğ edilerek temyiz yolunun açılması gerektiği gözetilerek dosyanın yerel mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin Yargıtay 14. Ceza Dairesi ile yerel mahkeme arasındaki direnme kararı uyuşmazlığında, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın davaya katılma hakkının olup olmadığı ve bu hakkın kullanılmamasının kararı etkileyip etkilemeyeceği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: 6284 sayılı Kanun'un 20/2. maddesi ve uygulama yönetmeliğinin 46. maddesi uyarınca Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın kadın, çocuk ve aile bireylerine yönelik şiddet içeren davalara katılma hakkı bulunduğu, ancak Bakanlığın bu davadan haberdar edilmemesinin tek başına bozma nedeni olmadığı, Bakanlığa gerekçeli karar tebliğ edilerek temyiz hakkı tanınması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararlarının Bakanlığa tebliği için dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na tevdiine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hükmün temyiz incelemesinde, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın davaya katılma hakkının ihlal edilip edilmediği.
Gerekçe ve Sonuç: 6284 sayılı Kanun ve ilgili uluslararası sözleşmeler gereğince Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın çocuklara karşı işlenen suçlarda davaya katılma hakkı bulunduğu, ancak bu hakkın kullanılabilmesi için Bakanlığın davadan haberdar edilmesi gerektiği ve somut olayda Bakanlığın bu haktan yoksun bırakıldığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının Bakanlığa tebliğ edilmesi ve Bakanlığa yasal temyiz süresi tanınması amacıyla dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na tevdiine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.