Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Elverişli Hareketler”
- Uyuşmazlık: Sanığın işyeri kapısının kilidini zorlayarak açmaya çalışırken yakalanmasının hırsızlığa teşebbüs suçunu oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, işyeri kapısının kilidini zorlamak suretiyle müştekinin taşınır malını koruduğu egemenlik ve tasarruf alanına doğrudan müdahale ederek hırsızlık suçunu gerçekleştirmeye elverişli hareketlerle doğrudan doğruya icraya başladığı, dolayısıyla eyleminin hırsızlığa teşebbüs suçunu oluşturduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın işyerine girmek amacıyla kepenk kilitlerini kesme ve demir korkulukları sökme eyleminin, hırsızlığa teşebbüs suçunun yanı sıra ayrıca işyeri dokunulmazlığının ihlali suçunu da oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, işyerine girmek ve hırsızlık yapmak amacıyla kepenk kilitlerini kesip demir korkulukları sökerken suçüstü yakalanması, hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığının ihlali suçlarının oluşumu için gerekli elverişli hareketlerin başlangıcını gösterdiğinden, her iki suçun da teşebbüs aşamasında kaldığı gözetilerek, yerel mahkemenin sanığı her iki suçtan da cezalandıran hükmü onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığın mağdureye yönelik eyleminin basit cinsel saldırı suçunu mu yoksa nitelikli cinsel saldırı suçuna teşebbüsü mü oluşturduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın olay tarihinde yalnız olan mağdurenin evine sabaha karşı zorla girmesi, direnmesine rağmen mağdureyi kanepeye yatırması, öpmeye çalışırken bir yandan da elbiselerini çıkarmaya çalışması ve mağdurenin bıçakla mukavemet göstermesi üzerine eylemini sonlandırmasının, fiili işleme tarzı ve dış dünyaya yansıyan eylemleriyle birlikte değerlendirildiğinde nitelikli cinsel saldırı kastını ortaya koyduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların eylemlerinin mala zarar verme ve hırsızlığa teşebbüsün yanında, işyeri dokunulmazlığının ihlali suçuna teşebbüsü de oluşturup oluşturmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların işyerine girmek amacıyla kilidi kırıp kepengi açmaları, hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığının ihlali suçlarının icrasına başmak için elverişli hareketler olarak değerlendirilerek, elinde olmayan nedenlerle içeri girememeleri nedeniyle her iki suçun da teşebbüs aşamasında kaldığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığın mağdura yönelik eyleminin basit cinsel saldırı suçunu mu yoksa teşebbüs aşamasında kalan nitelikli cinsel saldırı suçunu mu oluşturduğu uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın mağdurun evine girerek onu darp etmesi, kızgın demirle yakması, giysilerini çıkarması, kendi giysilerini indirmesi ve mağdurun arkasına geçerek cinsel saldırıya yönelik hareketlerde bulunması, ancak tanığın müdahalesi nedeniyle eylemini tamamlayamamasının, nitelikli cinsel saldırı suçuna teşebbüs teşkil ettiği değerlendirilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına ilişkin Yargıtay daire kararının kaldırılmasına ve dosyanın Yargıtay 9. Ceza Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın mağdureye yönelik eyleminin teşebbüs aşamasında kalan basit cinsel saldırı suçunu mu yoksa cinsel taciz suçunu mu oluşturduğu uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın mağdureyi öpmeye çalışması, apartman bodrumuna götürmeyi teklif etmesi ve mağdurenin direnci üzerine biber gazı sıkması, mağdurenin bağırması üzerine olay yerinden kaçması eylemlerinin bir bütün olarak değerlendirildiğinde, sanığın elverişli hareketlerle cinsel saldırı suçunu işlemeye başladığı ancak mağdurenin direnci ve bağırması gibi kendi iradesi dışında gelişen nedenlerle suçu tamamlayamadığı, bu nedenle eyleminin teşebbüs aşamasında kalan basit cinsel saldırı suçunu oluşturduğu gözetilerek direnme kararının kaldırılmasına ve yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hırsızlık suçunda, failin konuta gece vakti girip eylemi gündüz vakti tamamlaması halinde, Türk Ceza Kanunu'nun 143. maddesindeki gece vakti hırsızlığına ilişkin ceza artırım hükmünün uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Failin konuta gece vakti girerek hırsızlık suçunun icrasına başlaması ve suçun oluşması için gerekli elverişli hareketleri gece vakti gerçekleştirmesi, gece vakti hırsızlığının sağladığı kolaylıktan faydalanması ve bunun mağdur üzerinde daha olumsuz etki yaratması gözetilerek, suçun gündüz vakti tamamlanmış olsa dahi TCK'nın 143. maddesinin uygulanması gerektiği kabul edilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanıkların eyleminin TCK'nın 141/1. maddesinde düzenlenen basit hırsızlığa mı yoksa TCK'nın 142/1-b maddesinde düzenlenen nitelikli hırsızlığa mı teşebbüs suçunu oluşturduğu uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların, anahtarı kapıda olan eve girerek maliklerin tasarruf alanına girmeleri ve hırsızlık amacıyla elverişli hareketlere başlamalarının nitelikli hırsızlığa teşebbüs suçunu oluşturduğu, bina kapısının açık veya anahtarın kapıda olmasının suçun nitelikli halini ortadan kaldırmadığı gözetilerek yerel mahkeme hükmünün TCK'nın 53. maddesinin uygulanması yönünden düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın işyeri dokunulmazlığını ihlal eyleminin, aynı zamanda hırsızlık suçuna teşebbüs teşkil eden eylemlerle birlikte değerlendirildiğinde, ayrı bir suç olarak kabul edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Hırsızlık suçunun işlenmesi amacıyla gerçekleştirilen işyeri dokunulmazlığının ihlali eyleminin, hırsızlık suçunun nitelikli hali olarak değil, müstakil bir suç olarak değerlendirilmesi gerektiği, her iki suçun da kanuni tanımında öngörülen elverişli hareketlerin başlaması ve sanığın elinde olmayan nedenlerle suçların tamamlanamaması gözetilerek, yerel mahkemenin sanığı hem hırsızlığa teşebbüs hem de işyeri dokunulmazlığını ihlale teşebbüsten mahkum eden hükmü onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığın "öz yönetim" çağrısı içeren basın açıklamasının TCK'nın 302. maddesinde düzenlenen devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma suçunu oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın basın açıklamasının içeriği, açıklamanın yapıldığı ortam, PKK/KCK'ya müzahir internet sitelerindeki çağrılarla bağlantısı, açıklamadan sonra bölgede meydana gelen terör eylemleri ve sanığın örgüt içindeki konumu gibi unsurlar birlikte değerlendirildiğinde, eylemin devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmaya yönelik ve elverişli olduğu, ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilemeyeceği ve sanığın suça iştirak derecesinin Özel Dairece belirleneceği gözetilerek, yerel mahkemenin mahkumiyet kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hâkim ve savcıların, Selam Tevhid soruşturması kapsamında verdikleri kararlar ve taleplerin hukuka uygun olup olmadığı, bu kapsamda çeşitli suçlardan cezalandırılıp cezalandırılmayacakları.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarınca yürütülen soruşturmada, yetkilerini aşarak, usulsüz dinleme ve izleme kararları verdikleri, sahte delil ürettikleri, gizli bilgileri açıkladıkları, kişisel verileri kaydettikleri ve görevi kötüye kullandıkları eylemlerinin, bazı sanıklar bakımından mahkûmiyet için yeterli delil oluşturmadığı, bazılarının ise etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanma taleplerinin değerlendirilmesi gerektiği, ayrıca görevi kötüye kullanma suçundan verilen beraat kararlarında eksik araştırma yapıldığı gözetilerek, kararın kısmen onanmasına, kısmen bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın eylemlerinin mala zarar verme ve hırsızlık suçlarına teşebbüsün yanında ayrıca işyeri dokunulmazlığının ihlali suçunu da oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, hırsızlık amacıyla işyerinin camını kırarak içeri girmeye çalışmasının, her ne kadar hırsızlık tamamlanmamış olsa da, hem mala zarar verme suçunu tamamladığı, hem de işyeri dokunulmazlığının ihlali suçuna teşebbüs oluşturduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının isabetli olduğuna ve dosyanın esasının incelenmesi için Yargıtay 13. Ceza Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.