Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Endüstriyel İlişkiler Kurulu”
- Uyuşmazlık: Davacının vasıf değişikliği işleminin iptali talebiyle açtığı davanın hukuki yararının bulunup bulunmadığı ve davalı tarafından yapılan vasıf değişikliği işleminin hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, davacının ücretinde değişikliğe neden olan vasıf değişikliği nedeniyle hukuki yararının bulunduğu, Endüstriyel İlişkiler Kurulu kararının usulsüz olduğu, kurulun işçilere yaptırım uygulama görevinin bulunmadığı, toplu iş sözleşmesinde vasıf değişikliğinin disiplin cezası olarak düzenlenmediği ve işverenin disiplin hükümlerini dolanarak yetkisiz bir kurul aracılığıyla hukuka aykırı bir işlem yaptığı gerekçesiyle davacının talebini kabulüne ilişkin kararında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gözetilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacıya ait endüstriyel tasarıma yapılan itiraz üzerine verilen Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu kararının iptali davasında, itiraza dayanak markanın devredilmesi nedeniyle husumetin yeni marka sahibine yöneltilip yöneltilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İtiraza dayanak markanın devredilmesinin, tasarımın yenilik vasfına ilişkin değerlendirmeyi etkilemediği ve davada taraf teşkili için itiraz eden eski marka sahibine husumet yöneltilmesinin yeterli olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hükümsüz kılınan endüstriyel tasarım tescil belgesine dayanarak açılan ceza davası nedeniyle davacının uğradığı zararın tazmin edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının, daha önce kamuya sunulmuş bir ürünü kötüniyetle kendi adına tescil ettirdiği ve bu tescile dayanarak davacıya karşı haksız şikayette bulunarak zarar verdiği gözetilerek, hükümsüzlük kararının geriye etkili olduğu ve davalının tazminat sorumluluğunun bulunduğu gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından kötüniyetle tescil ettirilen ve daha sonra hükümsüz kılınan endüstriyel tasarım tescil belgesine dayanarak davacı aleyhine açılan davalar ve uygulanan tedbirler nedeniyle davacının uğradığı zararın tazmin edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Tasarım tescil belgesinin kötüniyetle alındığının ve davalı tarafından davacıya zarar vermek amacıyla kullanıldığının tespit edilmesi, dürüstlük kuralına aykırılık oluşturduğu ve 554 sayılı KHK m. 45/1 hükmü uyarınca hükümsüz kılınan tasarım tescilinin hiç doğmamış sayılacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından endüstriyel tasarım tesciline dayalı olarak kullanılan fotoğraf nedeniyle açılan haksız rekabet davasının reddinin gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının, davaya konu fotoğrafı kendi adına tescilli endüstriyel tasarımda kullandığı ve davacı tarafından tasarımın hükümsüzlüğü istemiyle dava açılıp sicilden terkini sağlanmadığı sürece davalının endüstriyel tasarım tesciline dayalı kullanımına karşı FSEK 84. maddesi uyarınca haksız rekabet hükümlerine dayanılarak hak iddia edilemeyeceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının sarı lacivert çizgili desenlerden oluşan “...+Şekil” ibareli markası ile davalı adına tescil edilen sarı lacivert çizgili renklerle birlikte futbol topu ve futbolcu figüründen ibaret tasarım arasında iltibas tehlikesinin bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı tasarımın, davacı futbol kulübünün sarı-lacivert renkleri ve futbol figürlerini bir arada kullanarak, davacının tescilli markasını çağrıştırdığı ve iltibas yarattığı, ayrıca tasarımın bu benzerlik nedeniyle yenilik ve ayırt edicilik koşullarını taşımadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının şantiye şefi olarak çalıştığı dönemde üst düzey yönetici olup olmadığı ve buna bağlı olarak fazla mesai, hafta tatili, dini ve genel tatil ücreti alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının şantiye şefi olarak çalışma düzenini kendisinin belirlemesi, üzerinde çalışma koşullarını düzenleyen bir amirin olmaması, projeyi sevk ve idare eden kişi olması ve kendisine verilen yetkiler gözetilerek üst düzey yönetici olduğuna ve bu nedenle fazla mesai ücreti talep edemeyeceğine karar verilerek, fazla çalışma ücretine hükmedilmesi hatalı görülmüş ve mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, belediye iştirakinde alt işveren işçisi olarak çalıştığı dönemde, asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı ve buna bağlı olarak işçilik alacaklarının nasıl hesaplanması gerektiği.
Gerekçe ve Sonuç: Belediyenin ihale yoluyla yürüttüğü çağrı merkezi hizmetinin, asıl işe yardımcı iş niteliğinde olduğu ve bu işin ihale yoluyla yürütülmesinin yasalara uygun olduğu, ayrıca önceki dönemde muvazaa tespit edilmiş olmasının sonraki dönemler için otomatikman muvazaa varlığını göstermediği, dolayısıyla davalı belediye ile alt işveren arasındaki ilişkinin muvazaalı olmadığı gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının belediye iştirakinde alt işveren işçisi olarak çalıştığı dönemde, asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı ve buna bağlı olarak işçilik alacaklarının nasıl hesaplanması gerektiği.
Gerekçe ve Sonuç: Belediyenin ihale yoluyla yürüttüğü çağrı merkezi hizmetinin yardımcı iş niteliğinde olduğu, işçilerin yeni dönem ihalesini alan alt işverende kesintisiz çalışmasının ve asıl işveren tarafından işin yürütümüne ilişkin bazı talimatların verilmesinin tek başına muvazaa kanıtı sayılamayacağı, dolayısıyla davalı belediye ile alt işveren arasında kurulan ilişkinin muvazaalı olmadığı gözetilerek, direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının belediye şirketinde alt işveren işçisi olarak çalıştığı dönemde, asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı ve buna bağlı olarak işçilik alacaklarının nasıl hesaplanacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Belediyenin ihale yoluyla yürüttüğü çağrı merkezi hizmetinin, asıl işe yardımcı iş niteliğinde olduğu ve bu işin ihale yoluyla üçüncü kişilere gördürülebilmesine yasal bir engel bulunmadığı, işçilerin önceki dönemde aynı işverenin farklı bir alt işvereninde çalışmış olmasının tek başına muvazaa karinesi oluşturmadığı, davacının çağrı merkezi hizmeti dışında başka bir işte çalıştırıldığına dair bir bilgi de bulunmadığı gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, belediye şirketinde alt işveren işçisi olarak çalıştığı dönemde asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı ve buna bağlı olarak işçilik alacaklarının nasıl hesaplanması gerektiği.
Gerekçe ve Sonuç: Belediyenin ihale yoluyla yürüttüğü çağrı merkezi hizmetinin, asıl işe yardımcı iş niteliğinde olduğu ve bu işin ihale yoluyla yürütülmesinde yasal bir engel bulunmadığı, işçilerin bir ihale bittikten sonra yeni dönem ihalesini alan alt işverende çalışmaya devam etmesinin tek başına muvazaa karinesi oluşturmayacağı, davacının çağrı merkezi hizmeti dışında başka bir işte çalıştırıldığına dair bir bilgi de bulunmadığı gözetilerek, direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.