Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Esnaf Tanımı”
- Uyuşmazlık: Ticari taksi şoförünün, araç sahibi aleyhine açtığı işçilik alacakları davasında, taraflar arasındaki ilişkinin iş sözleşmesi mi yoksa hasılat kirası mı olduğu ve buna bağlı olarak iş mahkemesinin görevli olup olmadığı noktasında çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasındaki ilişkinin niteliğinin, görünürdeki işlemlere değil fiili duruma göre belirlenmesi, davalı gerçek kişinin her iki yasa dönemi açısından ayrı ayrı esnaf tanımı içinde olup olmadığının değerlendirilmesi ve toplanacak deliller ışığında taraflar arasında iş sözleşmesi bulunup bulunmadığının tespit edilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Taksi şoförü olan davacı ile araç sahibi davalı arasında işçilik alacakları davasında, işyerinin esnaf ve sanatkâr faaliyeti kapsamında kalıp kalmadığına ve buna bağlı olarak görevli mahkemenin belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı işyerinin esnaf ve sanatkâr işletmesi olup olmadığının tespiti için gerekli delillerin toplanmadığı, vergi kayıtlarının incelenmediği ve tanıkların bu konuda yeterince dinlenmediği, ayrıca hizmet tespiti davasının sonucunun işçilik alacakları bakımından İş Kanunu'nun uygulanıp uygulanmayacağı konusunda belirleyici olmadığı gözetilerek, eksik incelemeyle verilen direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının esnaf sicil kaydı olmamasına rağmen, sadece esnaf odası kaydı ile zorunlu Bağ-Kur sigortalısı sayılıp sayılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 1479 sayılı Bağ-Kur Kanunu'nun 24. ve 25. maddeleri uyarınca, esnaf ve sanatkar siciline kayıtlı olmayan veya vergi kaydı bulunmayan bir kişinin, sadece esnaf odası kaydı ile zorunlu Bağ-Kur sigortalısı sayılamayacağı ve geriye dönük sigortalılık süresi elde edemeyeceği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının esnaf sicil kaydı bulunmamasına karşın sadece esnaf odası kaydı ile zorunlu Bağ-Kur sigortalısı sayılıp sayılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 1479 sayılı Bağ-Kur Kanunu'nun 24. ve 25. maddeleri uyarınca esnaf ve sanatkar siciline kayıtlı olmayan veya vergi kaydı bulunmayan kişilerin sadece esnaf odası kaydı ile Bağ-Kur sigortalısı sayılamayacağı ve geriye dönük sigortalılık tespiti yapılamayacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının 11.08.2005 tarihinden itibaren zorunlu Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespiti istemiyle açtığı davada, vergi kaydı ve fiili çalışması olmamasına rağmen oda kaydının devam etmesi nedeniyle sigortalı sayılıp sayılamayacağı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, bozma kararına rağmen 5362 sayılı Yasanın geçici 3. maddesini değerlendirerek yeni bir gerekçeyle verdiği karar, direnme kararı olmayıp yeni hüküm niteliğinde olduğundan, temyiz incelemesinin Hukuk Genel Kurulu'nca değil Özel Dairece yapılması gerektiği gözetilerek dosyanın 21. Hukuk Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalıya ait işyerinin esnaf niteliğinde olup olmadığı ve bu işyerinde çalışan işçinin İş Kanunu kapsamında kalıp kalmadığına ilişkin görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı işyerinin esnaf ve sanatkar işletmesi olup olmadığının ve çalışan sayısının tespiti yapılmadan eksik inceleme ile hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olduğundan, ilk derece mahkemesinin görevsizlik kararında direnmesi bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin işverenden talep ettiği işçilik alacakları davasında yerel mahkemenin görevli olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, Yargıtay’ın bozma ilamında belirtilen hususları dikkate alarak verdiği karar, yeni bir delile dayanmayan ve önceki kararın gerekçesini değiştirmeyen bir karar niteliğinde olmayıp yeni bir hüküm niteliğinde olduğundan dosyanın görevli daireye gönderilmesine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.