Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Evlatlık İlişkisinin Kaldırılması”
- Uyuşmazlık: Evlat edinme kararının kesinleşmesinden sonra Anayasa Mahkemesi tarafından evlatlık ilişkisinin kaldırılmasına ilişkin hak düşürücü süreye dair hükmün iptal edilmesi üzerine, iptal kararından önce dolan beş yıllık hak düşürücü süre gözetilerek davanın reddinin gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Evlat edinme kararının kesinleşmesinden sonraki beş yıllık hak düşürücü sürenin Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararından önce dolduğu, bu nedenle davalı yararına maddi anlamda kazanılmış hak doğduğu, iptal kararının geriye yürümeyeceği ve bu kazanılmış hakkı ortadan kaldıramayacağı gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Evlat edinenin, evlatlığın üzerine düşen vazifeleri yerine getirmediği iddiasıyla açtığı evlatlık ilişkisinin kaldırılması davasının kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Evlatlık ilişkisinin kaldırılmasının Türk Medeni Kanunu'nda sınırlı olarak sayılan hallerde mümkün olduğu, davacının iddiasının bu hallerden biri olmadığı ve ispat yükünü de yerine getiremediği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Evlatlık ilişkisinin kaldırılması davasında, Hukuk Genel Kurulu kararı sonrası verilen evlatlık ilişkisinin kaldırılmasına dair kararın hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hukuk Genel Kurulu kararında belirtilen, evlat edinilenin evlat edinenin eşinin torunu olması ve evlat edinilenin ergin olması sebebiyle altsoyunun muvafakatinin alınması gerektiği hususları gözetilerek, evlatlık ilişkisinin kaldırılmasına dair mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Evlatlık ilişkisinin kaldırılması davasında, davanın hak düşürücü süre içerisinde açılıp açılmadığı ve evlatlık ilişkisinin kaldırılması için gerekli şartların oluşup oluşmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, evlatlık ilişkisinin kaldırılması davasını, 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi'nin 258. maddesi uyarınca öngörülen bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açmadığı ve evlatlık ilişkisinin kaldırılmasını gerektirecek bir sebebin de bulunmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Evlatlık ilişkisinin kaldırılması davasında, ergin bir kişinin evlat edinilmesine ilişkin yasal koşulların yerine getirilip getirilmediği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Evlat edinenin eşi tarafından evlat edinilenin torunu olması sebebiyle TMK m.306/3'ün uygulanamayacağı, eşlerin birlikte evlat edinmeleri gerekirken tek başına evlat edinmenin gerçekleştiği, evlat edinenin daha önce evlat edindiği çocuğunun açık muvafakatinin alınmadığı gibi ergin evlat edinmeye ilişkin yasal koşulların oluşmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Evlat edinenin mirasçıları tarafından açılan davada, evlatlık ilişkisinin Türk Medeni Kanunu'nun 318. maddesi uyarınca kaldırılabilmesi için gerekli şartların oluşup oluşmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Evlatlık ilişkisinin kaldırılmasını düzenleyen hükmün istisnai nitelikte olduğu, evlat edinme kararının kesinleşmesinden sonra bakım şartının gerçekleştiğinin tespit edildiği ve bu kararın başka bir mahkemece yok sayılamayacağı, davacıların iddialarını ispatlayamadıkları ve Türk Medeni Kanunu'nun evlatlık ilişkisinin kaldırılmasını sıkı kurallara bağladığı gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına ve davanın reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından, davalının baba şevkati gösterilmesine rağmen başı buyruk hareketlerde bulunması ve öz annesinin yanına gitmesi nedeniyle evlatlık ilişkisinin kaldırılması talebiyle açılan davada, davanın reddine ilişkin kararın temyiz edilmesi üzerine evlatlık ilişkisinin kaldırılması şartlarının oluşup oluşmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının iddialarının evlatlık ilişkisinin kaldırılmasını gerektirecek yasal sebeplerden olmadığı, mirasçılıktan çıkarma sebeplerinin evlatlık ilişkisinin kaldırılması davasında değerlendirilemeyeceği ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek, istinaf kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından evlat edinilen davalının evlatlık görevlerini yerine getirmemesi nedeniyle evlatlık ilişkisinin kaldırılıp kaldırılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Evlatlık ilişkisinin kaldırılması için 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 317. ve 318. maddelerinde belirtilen sebeplerin varlığı gerektiği, davalının evlatlık görevlerini yerine getirmemesi hususunun evlatlık ilişkisinin kaldırılması için yasal bir sebep olarak düzenlenmediği gözetilerek yerel mahkemenin ret kararının onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacının, yeğeni olan davalının nüfus kaydının düzeltilmesi ve evlatlık ilişkisinin kaldırılması talebi üzerine açılan davada, evlatlık ilişkisinin kaldırılması için yasal koşulların oluşup oluşmadığı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Evlatlık ilişkisinin kaldırılmasına ilişkin yasal koşulların oluşmadığı ve evlat edinme kararının kesinleşmiş olması gözetilerek, yerel mahkemenin davayı reddeden direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Nüfus kaydının iptali davasında, davacıların isteminin aynı zamanda evlatlık ilişkisinin ortadan kaldırılması anlamına gelip gelmediği ve davalının davacıların nüfus kaydından silinip silinemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Evlat edinme işleminin yasal olarak kurucu unsurları oluşmadığından evlatlık ilişkisinin kaldırılmasından bahsedilemeyeceği, davanın mükerrer nüfus kaydının iptaline ilişkin olduğu ve bu nedenle mahkemenin mükerrer kaydı iptal etmesi gerekirken önceki gerçek kaydı iptal etmesi doğru görülmeyerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Evlatlık ilişkisinin kaldırılması davasında, davanın kabul koşullarının oluşup oluşmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Evlatlık ilişkisinin kaldırılmasını düzenleyen 4721 sayılı TMK'nın 317 ve 318. maddelerinde belirtilen koşulların gerçekleşmediği ve davacıların iddialarının evlatlık ilişkisinin kaldırılması için yeterli olmadığı değerlendirilerek, istinaf mahkemesinin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından, evlatlık ilişkisinin muvazaalı olduğu ve yasal koşulların oluşmadığı iddiasıyla evlatlık ilişkisinin kaldırılması talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının evlatlık ilişkisinin kaldırılması için ileri sürdüğü iddiaların, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 317. ve 318. maddelerinde düzenlenen yasal koşulları karşılamadığı ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek temyiz başvurusunun reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.