Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“FSEK 81”
- Uyuşmazlık: Bandrolsüz ve izinsiz çoğaltılmış eserlerin satışı suçunda, birden fazla eserin olması halinde TCK'nın 43/2. maddesindeki zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 5846 sayılı FSEK'in 81/13. maddesindeki özel içtima hükmünün, suçun vasfını ve re'sen kovuşturmaya tabi olma niteliğini değiştirmediği, mağdurun toplum olduğu ve birden fazla eser olması halinde de mağdurun değişmeyeceği, TCK'nın 43/2. maddesinin mağduru toplum olan suçlarda uygulanmasının mümkün olmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin zincirleme suç hükümlerini uygulayan direnme kararının bozulmasına, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususun CMK m.322 uyarınca düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 12.06.1995 tarihinden önce meydana getirilen sinema eserlerinde başrol oyuncusu olarak yer alan icracı sanatçının, eser sahibi yapımcı ile yaptığı sözleşme ile FSEK m. 80 kapsamındaki mali haklarını devrettiğinin kabul edilip edilemeyeceği ve bu bağlamda icracı sanatçının mirasçılarının, eser sahibi/devralandan tazminat talep edip edemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: FSEK m. 80 kapsamındaki icracı sanatçı haklarının 12.06.1995 tarihinden sonra tanındığı, bu tarihten önceki sözleşmelerle bu hakların devredilemeyeceği, FSEK’in 51. maddesi gereğince ileride doğacak hakların devrinin geçersiz olduğu ve davalının iyi niyetli üçüncü kişi olarak korunamayacağı gözetilerek, davacıların tazminat talep etme hakları bulunduğundan direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na muhalefet suçundan açılan kamu davalarında zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı, ikinci iddianamenin mükerrer olup olmadığı ve kesinleşen mahkumiyet hükmündeki cezanın mahsup edilip edilmeyeceği hususlarında yerel mahkeme ile Yargıtay 7. Ceza Dairesi arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın aynı işyerinde farklı tarihlerde bandrolsüz CD/DVD satışı yapması eylemlerinin, hukuki kesinti oluşmadan önce aynı mağdura karşı bir suç işleme kararıyla işlendiğinin ve bu nedenle zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiği, ayrıca ikinci iddianamenin mükerrer dava olarak reddedilmesi ve kesinleşen hükümdeki cezanın mahsup edilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın farklı tarihlerde işlediği iddia edilen benzer nitelikteki eylemleri nedeniyle farklı mahkemede görülmekte olan dava ile incelemeye konu davanın birleştirilerek, hakkında zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, sanığın bozma sonrası beyanına dayanarak aynı suç işleme kararı ile davranılmadığı için zincirleme suç hükümlerinin uygulanamayacağı yönünde ilk hükümde yer almayan yeni gerekçelerle hüküm kurması nedeniyle direnme kararının yeni hüküm niteliğinde olduğu gözetilerek, dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay 7. Ceza Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın bandrolsüz ve izinsiz çoğaltılmış CD/DVD satma eyleminin 5846 sayılı FSEK'nin 71. maddesinde düzenlenen "mali haklara tecavüz" suçu ile 81. maddesinde düzenlenen "bandrolsüzlük" suçundan hangisine göre cezalandırılacağı hususunda yerel mahkeme ile Yargıtay 7. Ceza Dairesi arasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, Yargıtay 7. Ceza Dairesinin bozma kararına uymak yerine, ilk hükümde yer almayan yeni gerekçelerle ve Kabushiki Kaisha Sony Computer Entertainment Sony (Play Station) şirketinin davaya katılma hakkının bulunmadığı hususunda yeni bir tartışma başlatarak sanığı aynı suçtan tekrar cezalandırması nedeniyle verilen karar direnme kararı niteliğinde olmayıp yeni hüküm niteliğinde olduğundan dosyanın temyiz incelemesi yapılabilmesi için Yargıtay’a tevdiine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın bandrolsüz, usulsüz bandrollü ve sahte bandrollü kitapları ticari amaçla satın alması eyleminin 5846 sayılı FSEK'nin 71/1, 81/13. maddeleri mi yoksa 81/9. maddesi mi uyarınca değerlendirilmesi gerektiği ve TCK'nın 43/2. maddesinin uygulanıp uygulanamayacağı hususunda oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın eyleminin sahte bandrol kullanımını da içermesi ve 5846 sayılı FSEK'nin 81/9. maddesindeki suçun diğer suçlardan daha ağır bir cezayı gerektirmesi nedeniyle, TCK'nın 44. maddesindeki fikri içtima hükmü gözetilerek sanığın FSEK'nin 81/9. maddesinden cezalandırılması gerektiği, ayrıca bandrol yükümlülüğüne aykırılık ve sahte bandrol suçlarında mağdurun kamu olması sebebiyle TCK'nın 43/2. maddesinin uygulanamayacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında değişik tarihlerde aynı mağdura karşı aynı suçtan dolayı TCK’nın 43/1 ve 43/2. maddelerinin uygulanıp uygulanmayacağı ile fikri içtima hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunda yerel mahkeme ile Yargıtay 19. Ceza Dairesi arasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bandrol yükümlülüğüne aykırılık suçunda mağdurun toplum olduğu, birden fazla eser ve şikayetçi olsa da mağdurun değişmeyeceği, tek fiille birden fazla farklı suç işlenmesi halinde TCK'nın 44. maddesi gereğince en ağır cezayı gerektiren suçtan hüküm kurulması gerektiği, 5846 sayılı Kanun'un 81/13. maddesinin özel bir içtima hükmü içerdiği ve bu hükmün uygulanması halinde TCK'nın 43/2. maddesinin uygulanamayacağı, iddianamenin düzenlenmesiyle hukuki kesintinin meydana geldiği, sanığın eylemlerinin bir suç işleme kararı kapsamında gerçekleştiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taraflar arasında imzalanan bir talk show programı sunuculuğu ve dizi/yarışma programı oyunculuğu sözleşmesinin haksız feshine dayalı cezai şart ve tazminat davasının, Asliye Ticaret Mahkemesi'nde mi yoksa Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi'nde mi görüleceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sözleşmenin, davalının henüz sahibi olmadığı bir fikri mülkiyet hakkına ilişkin olmayıp, sunuculuk ve oyunculuk hizmetlerine ilişkin bir eser sözleşmesi niteliğinde olması ve davada FSEK'de korunan haklara dayanılmaması gözetilerek, davanın Asliye Ticaret Mahkemesi'nin görev alanına girdiğine ve direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirket tarafından yayınlanan kitapta Galatasaray Spor Kulübünün adı, renkleri, amblemi ve logosunun kullanılmasının marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin, Galatasaray Spor Kulübü’nün adı, renkleri, amblemi ve logosunu eser adı ve alameti olarak kullanması, markasal bir kullanım veya haksız rekabet olarak nitelendirilemeyeceği ve davacı şirketin ihlal edilen bir hakkının da kanıtlanamadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tescilli ve tescilsiz tasarıma tecavüz ile haksız rekabet iddialarına ilişkin açılan davada, tescilsiz tasarımın Sınai Mülkiyet Kanunu kapsamında korunup korunamayacağının ve haksız rekabet hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağının tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Tescilsiz tasarımın Sınai Mülkiyet Kanunu'nun 56. maddesindeki yenilik ve ayırt edicilik kriterlerini taşıyıp taşımadığının, taşıması halinde Sınai Mülkiyet Kanunu hükümleri çerçevesinde, taşımaması halinde ise haksız rekabet hükümleri çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiği, bu hususların eksik incelenmesi nedeniyle bozularak kaldırılmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.