Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Fiili El Koyma”
- Uyuşmazlık: Hatalı gümrük beyanı nedeniyle el konulan yaş sebzelerin bozulması üzerine, davacı şirketin 5271 sayılı CMK uyarınca tazminat talep edip edemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Hatalı beyan nedeniyle el konulan yaş sebzelerin, gümrük idaresinin 5607 sayılı Kanun'un 16. maddesindeki tasfiye yükümlülüğünü yerine getirmemesi ve sebzelerin uygun şekilde muhafaza edilmemesi nedeniyle bozulduğu, davacı şirket yetkilisinin kusurlu hareketiyle el koymaya sebebiyet vermiş olsa da idarenin ihmali nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı idarece taşınmaza fiilen el atılmamışken, taşınmazın imar planında park ve yol alanı olarak belirlenmesinin kamulaştırmasız el atma sayılıp sayılmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Kamulaştırmasız el atmanın, idarenin taşınmaza fiilen el koymasını ve malikin kullanımını tamamen ve kalıcı olarak engellemesini gerektirmesi, salt imar planında park ve yol alanı olarak gösterilmesinin ise mülkiyet hakkına müdahale oluşturmadığı ve fiili el atma sayılmayacağı gözetilerek, yerel mahkemenin kamulaştırmasız el atmayı kabul eden direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İmar planında park alanı olarak ayrılan ve kamulaştırılmasına karar verilen ancak henüz fiili el atma olmamış taşınmazlar için kamulaştırmasız el atma tazminatı istenip istenemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Kamulaştırmasız el atmanın oluşabilmesi için idarenin taşınmaza fiilen el koyması, malikin kullanımını tamamen ve kalıcı olarak engellemesi, bu eylemin de mülkiyeti devralma amacıyla yapılmış olması gerektiği, salt imar planında park alanı olarak belirlenmesi veya kamulaştırma kararının alınmasının yeterli olmadığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Uyuşturucu madde ticareti suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin yerel mahkeme kararının, suç konusu uyuşturucu maddenin hukuka uygun elde edilip edilmediği noktasında eksik araştırma gerekçesiyle bozulmasına dair Yargıtay 20. Ceza Dairesi ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı arasında oluşan ihtilaf.
Gerekçe ve Sonuç: Kargo şirketine teslim edilen ve içinde uyuşturucu madde bulunan koliye el konulmasının ve açılmasının CMK’nın “postada el koyma” hükümlerine tabi olduğu, bu nedenle önleme araması kararı ile el konulan kolinin açılmasının hukuka aykırı olduğu ve delil olarak kullanılamayacağı gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazı kabul edilmiş ve yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atma nedeniyle açılan dava sonucu verilen tazminat ilamının icrasında idareye ait mal, hak ve alacakların haczedilip haczedilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 2942 Sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun Geçici 6. maddesinin uygulanabilmesi için idarenin fiili el koyma tarihinin 04.11.1983 tarihinden önce olması gerektiği, 6111 sayılı Kanun ile bu tarihten sonraki el koymalar için de haciz yasağı getirilmiş ise de Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildiği, dosyada el koyma tarihinin tespit edilmediği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el koyma nedeniyle açılan tazminat davasında, ecrimisil talebinin de aynı davada ileri sürülüp sürülemeyeceği ve yerel mahkemenin tazminat miktarına ilişkin kararının bozma kapsamında olup olmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kamulaştırmasız el koyma nedeniyle tazminat davası ile ecrimisil talebinin birlikte ileri sürülebileceği, ilk hükümde belirlenen tazminat miktarına ilişkin kısmın bozma kapsamında olduğu ve yerel mahkemenin bu konuda yeniden hüküm kurması gerektiği gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 18. maddesi uyarınca yapılan imar uygulaması sonucu fazla kesilen düzenleme ortaklık payı nedeniyle açılan tazminat davasında görevli yargı yerinin adli yargı mı yoksa idari yargı mı olduğu hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Düzenleme ortaklık payı kesintisinin, İmar Kanunu'nun 18. maddesinde idareye tanınan yetkiye dayanılarak tek taraflı olarak tesis edilen ve mülkiyeti sona erdiren bir idari işlem olması ve idarenin bu eyleminden kaynaklanan tazminat davalarında adli yargının görevli olması gözetilerek, yerel mahkemenin görevsizlik kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı idarenin, davacılara ait taşınmaza kamulaştırmasız el koyduğu iddiasına dayalı tazminat davasında, davalı idare tarafından yapılan kamulaştırma tebligatının geçerli olup olmadığı ve kamulaştırma işleminin kesinleşip kesinleşmediği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı idarenin, davacıların murisine yönelik tebligatın usulüne uygun yapıldığına ve kamulaştırma bedelinin yatırıldığına dair delil sunamaması, taşınmazın halen davacılar murisi adına kayıtlı olması ve Anayasal mülkiyet hakkının ihlal edilemeyeceği gözetilerek, davalı idarenin taşınmaza kamulaştırmasız el koyduğu kabul edilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacılar, imar planı değişikliği nedeniyle kullanım olanağı kalmayan taşınmazları için kamulaştırmasız el koyma tazminatı talep etmektedir.
Gerekçe ve Sonuç: İmar planı değişikliği nedeniyle taşınmaz maliklerinin tasarruf haklarının kısıtlanması ve idarenin kamulaştırma veya takas yoluna gitmeyerek belirsiz bir süre mülkiyet hakkının kullanımını engellemesinin kamulaştırmasız el koyma niteliğinde olduğu ancak imar kısıtlamalarından kaynaklanan tazminat davalarına 6487 sayılı Kanun'un 21. maddesiyle değiştirilen 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun geçici 6. maddesi uyarınca idari yargıda bakılması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı görev yönünden bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.