Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Gönderme Usulü”
- Uyuşmazlık: İşbölümü kararı üzerine görevli mahkemeye başvuru için öngörülen 10 günlük sürenin, kararın tefhim edildiği günün dahil edilip edilmeyeceği noktasında yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Gönderme kararlarının verildikleri anda kesinlik arz etmesi ve HUMK’nun 161. maddesinin bu tür kararlara uygulanamayacağı gözetilerek, 10 günlük sürenin kararın tefhim edildiği gün başlayacağı ve davacının süresinde başvuruda bulunmadığı gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Yetkisizlik kararı verilen bir davanın, davacı tarafından yetkili mahkemeye gönderilmesi için yapılan başvurunun süresinde olup olmadığı ve dosyanın yetkili mahkemece gönderme kararı olarak değerlendirilip değerlendirilemeyeceği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kesinleşmiş bir yetkisizlik kararının, karar yerinde gösterilen yetkili mahkemece gönderme kararı olarak nitelendirilemeyeceği ve davacının yetkili mahkemeye gönderme başvurusunun, yetkisizlik kararının kesinleşme tarihinden itibaren 10 günlük yasal süre içerisinde yapıldığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Ceza hakimi aleyhine açılan tazminat davasında, 6545 sayılı Kanun'un geçici 8. maddesi gereğince Yargıtay'ca verilen görevsizlik kararının temyiz edilebilir olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 5320 sayılı Kanun'un geçici 8. maddesindeki "gönderilir" ifadesinin, kanun yürürlüğe girmeden önce açılmış davalarda usulü düzenlemek amacıyla kullanıldığı, görevli mahkemeye göndermenin ise HMK uyarınca ancak görevsizlik kararı ile mümkün olduğu ve verilen görevsizlik kararının kesin olduğuna dair bir hüküm de bulunmadığı gözetilerek, Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin görevsizlik kararının temyiz edilebilir olduğuna ve ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği kararın onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı yapılan temyiz başvurusunda, temyiz dilekçesinin ve dosyanın usulüne uygun gönderilip gönderilmediği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: HMK’nın 366. maddesi gereğince, temyiz yolunda 343. maddenin kıyasen uygulanacağı, bu kapsamda temyiz dilekçesinin bölge adliye mahkemesinden başka bir mahkemeye verilmesi halinde, dilekçenin kararı veren mahkemeye gönderilmesi gerektiği, dosyanın direk Yargıtay'a gönderilmesinin usule aykırı olduğu gözetilerek dosyanın bölge adliye mahkemesine iadesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma, velayet ve tedbir nafakası davasında verilen direnme kararına karşı yapılan temyiz başvurusunda, dosyanın eksik ve usulüne aykırı gönderilmesi nedeniyle sağlıklı bir temyiz incelemesinin yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Temyiz incelemesi için gönderilen dosyanın çoğunluğunun fotokopilerden oluşması, dosya aslının gönderilmemesinin gerekçesinin açıklanmaması ve dosyanın dizi pusulasına bağlanmaması gibi hususlar nedeniyle sağlıklı bir temyiz incelemesi yapılamayacağı gözetilerek, dosyanın eksikliklerin giderilmesi için yerel mahkemeye geri çevrilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Borca ve imzaya itiraz davasında, yerel mahkemenin direnme kararına karşı yapılan temyiz başvurusunda usul eksikliklerinin bulunması.
Gerekçe ve Sonuç: Temyiz dilekçesinin havalesine rağmen harcın ödenmemesi, temyiz defterine geç kaydedilmesi ve dosya gönderme formunun eksik düzenlenmesi gibi usul eksiklikleri nedeniyle dosyanın eksikliklerin giderilmesi için yerel mahkemeye geri çevrilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı vekilinin, Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı yaptığı temyiz başvurusunda nispi temyiz harcını yatırıp yatırmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı vekilinin, asıl karar yönünden nispi temyiz harcını yatırmadığı veya makbuzunu dosyaya sunmadığı tespit edildiğinden, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 366. ve kıyasen 344. maddeleri uyarınca, harcın tamamlanması veya makbuzun sunulması için dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine geri çevrilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yargıtay'ın bozma ilamında yer alan maddi hata nedeniyle dosyanın hangi mahkemeye gönderileceği hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 20.12.2022 tarihli, 2022/7315 E. ve 2022/9661 K. sayılı kararında, Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılıp ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiş olması nedeniyle dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesi gerektiği gözetilerek, karardaki maddi hata düzeltilmiş ve dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yetkisizlik kararı verilen bir davanın, yetkili mahkemeye gönderilmesi için yapılan başvurunun süresinde olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece verilen yetkisizlik kararının kesinleşmesinin ardından davacı tarafından yapılan gönderme başvurusunun 1086 sayılı HUMK'nun 193. maddesinde öngörülen 10 günlük yasal süre içerisinde yapıldığı gözetilerek, yerel mahkemenin davanın açılmamış sayılmasına dair direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İş mahkemesi kararının temyizinde usul eksikliklerinin bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Temyiz dilekçesinin karşı tarafa tebliğ edilmemesi, temyiz harçlarının ve posta giderinin yatırılmaması gibi usul eksiklikleri bulunduğu gözetilerek dosyanın mahalline geri çevrilmesine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.