Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Görev Parasal Sınırı”
- Uyuşmazlık: Büyükşehir statüsünde olmayan bir ilde, 2.000-3.000 TL arasındaki tüketici uyuşmazlığında, il tüketici hakem heyetine başvurunun zorunlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 68. maddesi ve ilgili yönetmeliğin, büyükşehir statüsünde olmayan illerde 2.000-3.000 TL arasındaki uyuşmazlıklarda da il tüketici hakem heyetine başvuruyu zorunlu tuttuğu, yerel mahkemenin aksi yöndeki direnme kararının ise bu düzenlemelere aykırı olduğu gözetilerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tüketici hakem heyetlerinin görev sınırı dahilinde kalan dava değeri üzerinden açılan belirsiz alacak davalarının tüketici mahkemelerince çözümlenmesinin mümkün olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tüketici hakem heyetlerinin işlevsiz kalmaması ve mahkemelerin iş yükünün gereksiz yere artmaması için, belirsiz alacak davalarında dahi tüketici hakem heyetlerinin görev sınırının dikkate alınması ve bu sınır dahilinde olan uyuşmazlıklarda öncelikle hakem heyetlerine başvurulması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin dava şartı yokluğundan davanın reddine ilişkin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Önalım davasında görevli mahkemenin sulh hukuk mu yoksa asliye hukuk mahkemesi mi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 5219 sayılı Kanun'un göreve ilişkin parasal sınır değişikliklerini düzenleyen hükümleri ve geçici 1. maddesi uyarınca, davanın açıldığı tarihte yürürlükte olan yasal düzenlemeler gözetilerek, davanın sulh hukuk mahkemesinin görev alanına girdiğinden direnme kararı onanmış, ancak esas incelemesi yapılmayan diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daire'ye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Tüketici hakem heyetlerinin görev sınırı dahilinde kalan dava değeri üzerinden açılan belirsiz alacak davalarının tüketici mahkemelerince çözümlenmesinin mümkün olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tüketici hakem heyetleri, belirli bir parasal sınırın altındaki uyuşmazlıklarda zorunlu başvuru mercii olduğundan ve belirsiz alacak davalarında dahi tüketicinin hukuki ilişkiyi ve asgari bir miktarı belirterek başvuru yapabilmesi, hakem heyetlerinin işlevselliğini korumak ve mahkemelerin iş yükünü azaltmak amacıyla gözetilerek, tüketici mahkemesinin görevsizliğine değil, tüketici hakem heyetine başvuru şartının yokluğuna dayanarak davanın reddine karar verilmesi gerektiği belirtilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Rücuan tazminat davasında, işverenin kusur oranının belirlenmesinde kaçınılmazlık faktörünün değerlendirilmesi ve çelişkili bilirkişi raporları nedeniyle yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılıp yaptırılmayacağı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının miktar itibariyle temyiz kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, HMK m.362/1-a uyarınca davalı vekilinin temyiz isteminin miktar itibariyle reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Önalım davasında, 5219 sayılı Kanun'un yürürlüğe girmesinden sonra açılan davada, görevli mahkemenin sulh hukuk mahkemesi mi yoksa asliye hukuk mahkemesi mi olduğuna ilişkin görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 5219 sayılı Kanun ile getirilen geçici madde uyarınca parasal sınırların artırılmasından dolayı görevsizlik kararı verilemeyeceği ve davanın açıldığı tarihte dava değerinin sulh hukuk mahkemesinin görev sınırları içerisinde kaldığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı onanmış ancak esas incelemesi için dosya Özel Daire'ye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: İcra takibine konu yargı harcı alacağına ilişkin şikayetin reddine dair verilen direnme kararının temyiz edilebilir olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Direnme kararına konu yargı harcı alacağının, İcra ve İflas Kanunu'nun 363. maddesinde belirtilen temyiz sınırının altında kalması ve 4949 sayılı Kanun'un Ek Madde 1'indeki hükümler gözetilerek direnme kararının kesin olduğu ve temyiz edilemeyeceğine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Önalım davasında görevli mahkemenin sulh hukuk mu yoksa asliye hukuk mahkemesi mi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 5219 sayılı Kanun'un yayımı tarihi olan 21.07.2004 tarihinden sonra açılan davada, dava değerinin sulh hukuk mahkemesinin görev sınırları içerisinde kalması ve anılan kanunla görev sınırı değişiklikleri nedeniyle görevsizlik kararı verilemeyeceğinin hüküm altına alınması gözetilerek, sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğuna ilişkin direnme kararı onanmış ancak esas hakkında inceleme yapılmak üzere dosya özel daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Tüketici hakem heyetlerinin görev sınırı dahilinde olan bir alacak davasında, tüketici mahkemesinde dava açılıp açılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 68. maddesi uyarınca, belirli bir miktarın altındaki uyuşmazlıklarda tüketici hakem heyetlerine başvuru zorunlu olduğundan, somut olayda uyuşmazlığın tüketici hakem heyetinin görev alanına girdiği ve tüketici mahkemesinin görevli olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tüketicinin ikametgahının ilçe olması halinde, alacak miktarı il tüketici hakem heyetinin görev sınırları dahilinde olsa dahi, tüketici mahkemesinde dava açılıp açılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 68. maddesi uyarınca, uyuşmazlık miktarı il tüketici hakem heyetinin görev alanına girdiğinde, tüketicinin ikametgahının ilçe olması fark etmeksizin, öncelikle hakem heyetine başvuru zorunluluğu bulunduğu gözetilerek, yerel mahkemenin, hakem heyetine başvuru yapılmadan tüketici mahkemesinde açılan davayı kabulüne ilişkin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.