Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Gümrük Beyannamesi”
- Uyuşmazlık: Sanıkların teşekkül halinde kaçakçılık suçundan mahkumiyetlerine ilişkin yerel mahkeme hükmünün, Anayasa'nın 141. ve CMK’nın 34, 230 ve 232. maddelerinde öngörülen şekilde yasal ve yeterli gerekçe içerip içermediği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkeme hükmünde, somut olayın özel ve teknik bilgi gerektirmesine rağmen, farklı görüşler içeren bilirkişi raporlarına hangi gerekçelerle itibar edilmediğinin belirtilmemesi, eksik beyan edilen akaryakıt satışına ilişkin iddiaların yeterince karşılanmaması ve sanıkların eylemlerinin planlı bir ortaklık ve eylem birliği içerisinde işlenip işlenmediğinin incelenmeden teşekkülün varlığının kabul edilmesi nedeniyle, hükümde yasal ve yeterli gerekçe bulunmadığı gözetilerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanıkların 5607 sayılı Kanuna muhalefet ve resmi belgede sahtecilik suçlarından beraatlerine ilişkin yerel mahkeme kararına karşı Özel Daire’nin bozma ilamına rağmen yerel mahkemenin aynı kararı tekrar vermesi üzerine oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, Özel Daire’nin bozma kararına rağmen aynı yönde verdiği beraat hükmü, yeni kanun maddesi ve gerekçesine de dayanarak farklı gerekçelerle verildiği için yeni hüküm niteliğinde sayılmış ve dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay’ın ilgili dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın gümrük işlemlerine tabi tutulmaksızın ülkeye eşya sokma suçundan beraatine ve suça konu eşyanın iadesine ilişkin yerel mahkeme kararına karşı Yargıtay’ın bozma ilamına direnilmesi üzerine, sanığın eyleminin suç oluşturup oluşturmadığı ve el konulan eşyanın akıbetinin ne olacağı noktasında uyuşmazlık çıkmıştır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında açılan kamu davasında suç tarihinde yürürlükte olan TCK m. 66/1-e’ye göre dava zamanaşımının gerçekleştiği, el konulan eşyanın ise 5607 sayılı Kanun kapsamında kaçak eşya niteliğinde olduğu ve müsadere koşullarının oluştuğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuş, kamu davasının düşmesine ve eşyanın müsaderesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıklara atılı toplu şekilde ihracat kaçakçılığı suçunun unsurları oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların eylemlerinin toplu ihracat kaçakçılığı suçunu oluşturup oluşturmadığının tespiti için, imalatçı firmanın üretim kapasitesi, hammadde stokları, faturaların gerçekliği ve malın gümrüğe sunulma şekli gibi hususların araştırılmadan beraat kararı verilmesi, eksik araştırma nedeni ile bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Özel Daire bozma kararına rağmen yerel mahkemenin direnme kararı vermesi üzerine, direnme kararının niteliği ve Yargıtay’ın görev ve yetki sınırları uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, şeklen direnme kararı vermiş olsa da, bozma kararında istenen hususları yerine getirerek özde bozmaya uyduğu ve bu durumda oluşan yeni kararın Ceza Genel Kurulu tarafından değil, Özel Daire tarafından incelenmesi gerektiği gözetilerek dosyanın Yargıtay 7. Ceza Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamu görevlisi olan sanıklar hakkında soruşturma izni alınması gerektiği gerekçesiyle bozulan hükümde yerel mahkemenin direnmesi üzerine, kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği suçundan sanıklar hakkında açılan kamu davalarında dava zamanaşımının uygulanıp uygulanmayacağı hususunda uyuşmazlık çıkmıştır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların eylemlerinin 765 sayılı TCK'nın 339/1. maddesinde düzenlenen resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturduğu, bu suçun dava zamanaşımı süresinin 15 yıl olduğu ve bu sürenin Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun karar tarihi itibarıyla dolduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuş ve sanıklar hakkındaki kamu davalarının düşmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıklara atılı marka hakkına tecavüz suçunun unsurları itibarıyla oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Suç tarihinde yürürlükte olan 556 sayılı KHK'nın 61/A-1. maddesinde düzenlenen marka hakkına tecavüz suçunun unsurlarının, sanıkların transit beyannamesi ile nakledilen taklit marka ürünleri gümrük bölgesine sokmaları eyleminin 6769 sayılı Kanun'da düzenlenen “ithal etmek” seçimlik hareketine karşılık gelmesine rağmen, suç tarihinde yürürlükte olan kanunda bu eylemin suç olarak tanımlanmamış olması ve fail lehine olan kanunun uygulanması ilkesi gözetilerek, sanıkların beraatine ilişkin direnme kararının, suça konu ürünlerin iadesine ilişkin kısım düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında kaçakçılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından kurulan mahkumiyet hükümleriyle ilgili olarak dava zamanaşımının gerçekleşip gerçekleşmediği hususunda oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Suça iştirak halinde, ortaklardan birisi hakkında yapılan savunma alma veya mahkumiyet hükmü kurulmasının dava zamanaşımının kesilmesi bakımından diğer ortakları da etkileyeceği ve somut olayda sanık ile birlikte suç işlediği kabul edilen diğer sanık hakkında mahkumiyet kararı verilmesinin dava zamanaşımını kestiği gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların gümrük beyannamesinde eksik beyanda bulunarak kaçakçılık suçunu işleyip işlemedikleri.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıklar hakkında açılan kamu davasında suç tarihinden itibaren sekiz yıllık asli dava zamanaşımı süresinin dolduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına ve kamu davasının düşmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün eksik araştırma ile verilip verilmediği ve müsaderesi talep edilen araçların müsaderesine yer olmadığına dair kararın isabetli olup olmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında ithal ettiği araçların gümrük beyannamelerinde düşük kıymet beyan ederek sahtecilik ve kaçakçılık suçlarını işlediği iddiasıyla açılan davada, yurt dışından temin edilen fatura ve diğer belgelerin dosyada bulunmaması, yabancı dildeki belgelerin tercüme edilmemesi, ithale konu araçların gerçek kıymetlerinin tespiti için yeterli araştırma yapılmaması ve bilirkişi raporunun çelişkili olması nedeniyle eksik araştırma ile hüküm kurulduğu gözetilerek yerel mahkeme hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı idarenin kusurlu eylemi nedeniyle ihracata konu malların Mısır gümrüğünde tasfiye yoluyla satılması nedeniyle oluşan zarardan, malların ekonomik değerinin indirilmesi gerekip gerekmediği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı idarenin kusurlu eylemleri sonucu davacı şirketin zarara uğradığı, ihraç mallarının davacıya iade edilmeyip Mısır gümrüğü tarafından satıldığından davacının herhangi bir ekonomik yarar elde edemeyeceği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.