Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“GSM Hattı”
- Uyuşmazlık: Sanığa atılı uyuşturucu madde ticareti yapma suçunun sabit olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın uyuşturucu madde ticareti yaptığına dair inceleme dışı sanığın beyanı ve içeriği belli olmayan HTS kayıtları dışında kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı, sanığın suçsuzluk karinesi gözetilerek beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığa atılı uyuşturucu madde ticareti yapma suçunun sabit olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın suçlu olduğuna dair kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı, başka bir sanığın suç atma niteliğindeki soyut beyanları ve telefon görüşme kayıtlarının sanığın suçluluğunu ispat için tek başına yeterli olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanıklara atılı uyuşturucu madde ticareti yapma suçunun sabit olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların üzerlerinde ve ikametgahlarında uyuşturucu madde bulunmaması, suç konusu tabletlerin üzerinde parmak izlerinin tespit edilememesi, telefon kayıtlarında sanıkların uyuşturucu ticareti yaptığına dair kesin delil bulunmaması, tanık ifadelerinin sanıkları suçlamadığı ve diğer sanığın çelişkili ifadeleri nedeniyle sanıkların suç işlediklerine dair şüpheden uzak kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın uyuşturucu madde ithal etme suçuna iştirak edip etmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, diğer sanıklarla örtüşmeyen ve içeriği belirlenemeyen telefon görüşmeleri dışında, uyuşturucu madde ithal etme eylemine iştirak ettiğine dair yeterli ve kesin delil bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin mahkumiyet hükmünün bozulmasına karar verilmiş, ancak iletişim tespit tutanakları ve diğer delillerin birlikte değerlendirilmesiyle sanığın suça iştirak ettiği kanaatine varılarak bozma kararının kaldırılmasına ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçunun sabit olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın uyuşturucu madde ticareti yaptığına dair her türlü şüpheden uzak, kuşkuyu aşan yeterli ve kesin delil bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin mahkûmiyet hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanıkların maktulün öldürülmesi olayına azmettiren mi yoksa yardım eden mi olarak katıldıkları.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların, maktulü öldürme kararını çok önceden almış ve bu kararda sebat eden failin suçunu, maktulün sevk edileceği hastaneyi, günü ve saati öğrenerek kolaylaştırdıkları ve bu eylemlerinin Türk Ceza Kanunu'nun 39/2. maddesinde düzenlenen suça yardım kapsamında kaldığı gözetilerek, yerel mahkemenin sanıkları yardım eden olarak cezalandırmasına ilişkin hükmünün onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye olup olmadığına ilişkin yargılama.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın örgüt üyelerinin talebiyle Yargıtay üyesi seçildiği, örgüt toplantılarına katıldığı, Devrimci Karargah ve Tahşiye soruşturmalarında örgüt adına hareket ederek görev aldığı, ankesörlü telefon hatları üzerinden örgüt üyeleriyle iletişim kurduğu ve benzer eylemleri gözetilerek FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye olduğuna kanaat getirilerek mahkumiyet kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığın, hâkim sıfatıyla yetkili olmadığı işler için yarar sağlama suçundan cezalandırılmasına dair hükmün temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, davaları etkileyebileceği izlenimini vererek ve yargı mensuplarıyla bağlantıları olduğunu iddia ederek menfaat temin etmesinin, yetkili olmadığı bir iş için yarar sağlama suçunu oluşturduğu gözetilerek yerel mahkeme hükmü, sanık hakkında üst sınıra yakın ceza tayin edilmesi gerektiği hususu aleyhe temyiz bulunmadığından bozma sebebi yapılmayarak onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığın uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan cezalandırılmasına ilişkin hükmün temyiz incelemesi sonucu Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı üzerine, sanığın eyleminin uyuşturucu madde ticareti yapma suçunu oluşturup oluşturmadığı, suça iştirak şekli ve cezanın belirlenmesinde usul ve yasaya uygunluk bulunup bulunmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın uyuşturucu madde ticareti yapan kişiyle birlikte hareket ettiği, uyuşturucu madde satışında aktif rol aldığı, satışlar sırasında araçta bulunduğu, kendi evinde uyuşturucu madde bulundurduğu, olay günü üzerinde ve aracında uyuşturucu madde ele geçirildiği ve iletişim kayıtlarının suç oluşumunu desteklediği gözetilerek sanığın uyuşturucu madde ticareti yapma suçunun müşterek faili olarak cezalandırılmasına karar verilmiş, temel cezanın belirlenmesindeki usul ve yasaya uygunluk da gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanıklar hakkında uyuşturucu madde ticareti yapmak amacıyla örgüt kurma, örgüte üye olma ve örgüt faaliyeti çerçevesinde uyuşturucu madde ticareti yapma suçlarından mahkumiyet kararlarının hukuki olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların eylemlerinin, aralarındaki hiyerarşik ilişki, iletişim yöntemleri, uyuşturucu maddenin miktarı ve niteliği, planlama ve iş bölümü gibi unsurlar gözetildiğinde, suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve bu örgüte üye olma suçlarının unsurlarını oluşturduğu, dolayısıyla örgüt faaliyeti çerçevesinde uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan cezalandırılmalarının yerinde olduğu değerlendirilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların istinaf aşamasında verdikleri ikrar dilekçelerinin yeni delil sayılıp sayılmayacağı ve bu kapsamda bölge adliye mahkemesinin duruşma açıp açmaması gerektiği hususu ile sanıkların suça müşterek fail mi yoksa yardım eden sıfatıyla mı iştirak ettikleri noktasında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı ile 1. Ceza Dairesi arasında oluşan görüş ayrılığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların istinaf aşamasında verdikleri ikrar dilekçelerinin yeni delil niteliğinde olmadığı ve dosyaya yansıyan deliller, HTS kayıtları, tanık beyanları ve diğer bulgular birlikte değerlendirildiğinde; sanıkların eylemlerinin suçun işlenmesinden önce ve işlenmesi sırasında yardımda bulunmak suretiyle suçun icrasını kolaylaştırmak olarak nitelendirilebileceği gözetilerek, bölge adliye mahkemesinin duruşma açmasına gerek olmadığına ve sanıkların yardım eden sıfatıyla cezalandırılmalarına karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle, Yargıtay 1. Ceza Dairesinin temyiz istemlerinin reddine ilişkin kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Uyuşturucu madde ticareti suçundan sanıklar hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı ve suçun üç kişi tarafından birlikte işlenmesi nedeniyle TCK'nın 188/5. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunda yerel mahkeme ile Yargıtay arasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıklar hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tespiti için uyuşturucu üzerindeki parmak izinin kime ait olduğunun tespit edilmesi gerektiği, ayrıca TCK'nın 188/5. maddesinin uygulanması gerektiği yönündeki bozma kararına uyulmasına rağmen, yerel mahkemenin TCK 188/5 gereği ceza artırımı yapmadan hüküm kurmasının ve kazanılmış hak ihlali yapmasının isabetsiz olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.