Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Garanti Markası”
- Uyuşmazlık: TSE garanti markasının izinsiz kullanımında, davacı kurumun iç düzenlemesi olan TSE Ürün Belgelendirme Yönergesi'nde belirtilen yıllık emsal belge kullanım bedelinin iki katının maddi tazminat olarak hükmedilip hükmedilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: TSE Ürün Belgelendirme Yönergesi'nin davacı kurumun iç düzenlemesi niteliğinde olması ve mahkemeyi bağlayıcı olmaması, ancak TSE garanti markasının izinsiz kullanımının tüketiciyi yanıltması ve ürünün satışına ekonomik katkı sağlaması nedeniyle 556 sayılı KHK'nin 66/2. maddesi uyarınca belirlenecek tazminatın 66/3. ve 67. maddeleri gözetilerek artırılabileceği gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacıya ait "HYB" koruma markasının, davalı tarafından yayınlanan kitaplarda kullanılmasının haksız rekabete yol açıp açmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıya ait "HYB" ibareli markanın koruma markası niteliğinde olması ve tüm sınıflar yönünden korunması gerekirken, davalının aynı ibareyi yayınlarında kullanmasının 556 sayılı KHK'nın 61. maddesine göre marka hakkına tecavüz oluşturduğu ve haksız rekabete yol açtığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının tescilli "Garanti" ibareli markaları ile davalının "… …" ve "GARANTİ …+şekil" ibareli markaları arasında iltibas yarattığı iddiasıyla marka hükümsüzlüğü davası.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı markalarının tanınmışlığı ve ayırt edici unsurları ile davalı markalarının esas unsurları, kullanılan ibarelerin ayırt edicilik gücü, tescilli oldukları mal ve hizmet sınıfları ve tüketici nezdinde oluşturabilecekleri izlenim gibi hususlar değerlendirilerek, davalı markalarından birinin kısmen, diğerinin ise tamamen hükümsüzlüğüne ilişkin yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Türk Standartları Enstitüsü (TSE) garanti markasının izinsiz kullanımı nedeniyle açılan marka hakkına tecavüz davasında, TSE tarafından çıkarılan yönergede öngörülen tazminat miktarının uygulanıp uygulanamayacağı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: TSE Yönetim Kurulu kararı ile belirlenen ve internet sitesinde yayımlanan TSE Ürün Belgelendirme Yönergesi'nin, ilan edilmiş olması nedeniyle marka hakkını ihlal edenler bakımından hüküm ifade ettiği, yönergede yer alan iki misli artırımın cezai şart değil medeni ceza niteliğinde olduğu gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Marka hakkına tecavüz davasında, tecavüzün önlenmesi, maddi tazminat ve manevi tazminat taleplerinin ayrı davalar olarak kabul edilip her biri için ayrı vekalet ücreti takdir edilip edilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Marka hakkına tecavüz davasında ileri sürülen tecavüzün önlenmesi, maddi tazminat ve manevi tazminat taleplerinin birbirinden bağımsız talepler olduğu ve objektif dava birleşmesi kurallarının uygulanması gerektiği, her bir talebin ayrı bir dava olarak değerlendirilmesi ve her biri için ayrı vekalet ücreti takdir edilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin "CROCODILE+ŞEKİL" markasının tesciline, davacının tanınmış "LACOSTE+TİMSAH" markasının itibarına zarar verebileceği gerekçesiyle yapılan itirazın reddi üzerine açılan davada, davalı markasının davacı markasının itibarına zarar verip vermeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı markanın kullanılacağı mal ve hizmetlerin davacı markasının tescilli olduğu mal ve hizmetlerden farklı olduğu, davalı markanın davacı markasının itibarına zarar verecek veya ayırt edici karakterini zedeleyecek nitelikte olmadığı değerlendirilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: “MAKRO TEKNİK FLEX+Şekil” ibareli marka başvurusu ile davacıya ait “MACRO” ve “MAKRO” esas unsurlu markalar arasında 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi anlamında iltibas tehlikesinin bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İtiraza mesnet markalar ile başvuru markası arasında görsel, işitsel ve anlamsal benzerlik bulunduğu, aynı mal ve hizmetlerde kullanılması halinde iltibasa sebep olabileceği ve markanın köken gösterme fonksiyonu yönünden karıştırma ihtimali bulunduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı şirkete ait marka tescil başvurusuna karşı davacı tarafından açılan itirazın reddi yolundaki Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu kararının iptali ve marka hükümsüzlüğü davasında, davacı markasının tanınmış marka olup olmadığı, davalı şirketin marka başvurusunun kötü niyetli olup olmadığı ve davalı markanın tescilinin davacı markasının tanınmışlığından haksız yararlanma oluşturup oluşturmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı markasının uzun süreli kullanımı, yaygın tescili, yapılan yatırımlar ve tanıtım faaliyetleri ile ülkedeki hedef müşteri kitlesi nezdinde tanınır hale geldiği, davalı şirketin marka başvurusunun davacı markası ile yüksek düzeyde benzerlik taşıdığı ve davalı şirketin davacı markasının tanınmışlığından haberdar olması gerektiği, bu nedenle davalı marka başvurusunun kötü niyetli olduğu ve davacı markasının tanınmışlığından haksız yararlanma niteliği taşıdığı gözetilerek, davalı şirketin marka başvurusunun reddine ve Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu kararının iptaline dair direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin, franchise sözleşmesinin feshinden sonra dahi davacı şirketin markasını kullanmaya devam etmesi nedeniyle açılan marka hakkına tecavüz davası.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin, sözleşmenin feshinden sonra marka kullanım hakkının sona erdiği, sözleşmeye aykırı davranmadığı ve markayı kullanmadığı iddialarının aksine, bilirkişi incelemesi ve faturalarla marka kullanımının ispatlanması ve davalının aksini kanıtlayamaması gözetilerek, davalının marka hakkına tecavüzünün sabit olduğuna ve ilk derece mahkemesi kararında isabetsizlik bulunmadığına kanaat getirilerek, istinaf başvurusunun reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kira sözleşmesinin kiracı tarafından feshedilmesi üzerine, kiraya verenin cezai şart talebinin reddine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Sözleşmede cezai şart kararlaştırılmış olup kiraya verenin bildirim yükümlülüğünü yerine getirdiği, ayrıca kiracı tacirin fesih gerekçesinin kendi işletme riski kapsamında olduğu ve bu nedenle fesihte kiraya verenin sorumluluğunun bulunmadığı gözetilerek, mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu'nun (YİDK) marka tesciline ilişkin verdiği kararın iptali ve tescil edilen markanın hükümsüzlüğüne ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: TÜRKPATENT'in, marka başvurusunda bulunulan mal listesini, başvuru sahibinin iradesi dışında, malın menşei bakımından ayırarak, yetkisini aştığı ve markanın da 6769 sayılı Kanun'un 5/1-f maddesi uyarınca halkı yanıltıcı nitelikte olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının Bölge Adliye Mahkemesince onanması ve Yargıtay'ca da bu onama kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalıya ait markanın, davacıya ait tanınmış markanın şöhretinden faydalanmak amacıyla kötüniyetle tescil ettirildiği iddiasıyla hükümsüzlüğünün tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı markasının tanınmış marka olup olmadığının ve davalının marka tescilinde kötü niyetli olup olmadığının yeterli araştırma ve delillerle tespit edilmemesi, ayrıca hak düşürücü süreye rağmen kötüniyetin ispatına ilişkin değerlendirme yapılmaması gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.