Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Gelir Vergisi Kesintisi”
- Uyuşmazlık: Serbest bölgede çalışan işçilerin ücretlerinden kesilen gelir vergisinin terkin edilmesi halinde, bu tutar üzerindeki hak sahipliğinin işçiye mi yoksa işverene mi ait olduğu hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İş sözleşmesinde ücretin net olarak kararlaştırılması halinde tüm vergi ve sosyal sigorta prim yükünün işveren tarafından karşılanacağı, dolayısıyla istisna edilen gelir vergisinin de işveren uhdesinde kalacağı, işverenin yurt dışına ihracat motivasyonunu artırmak amacıyla gelir vergisi istisnasından yararlandırılması suretiyle istihdam maliyetinin azaltılmasının hedeflendiği gözetilerek direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşe iade davası sonucunda hükmedilen sendikal tazminattan gelir vergisi kesintisi yapılıp yapılmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 6356 sayılı Kanun'un 25. maddesi ve 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun 25. maddesi birlikte değerlendirildiğinde, sendikal tazminatın iş güvencesi tazminatı niteliğinde olduğu ve bu nedenle gelir vergisinden muaf tutulması gerektiği gözetilerek, sendikal tazminatın tamamından gelir vergisi kesintisi yapılmaması gerektiği yönünde uyuşmazlık giderilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının yıllık izin alacağının hesaplanmasında gelir vergisi kesintisinin doğru yapılıp yapılmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahsup işlemi yapıldıktan sonra bakiye miktara %35 gelir vergisi kesintisi yapılarak sonuca gidilmesinin hatalı olduğu, brüt yıllık izin ücretinden yapılan brüt ödeme mahsup edildikten sonra kademeli gelir vergisi kesintisi yapılarak net bakiye izin ücretinin hesaplanması gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin, işvereni olan bankadan, haksız olarak kesildiğini iddia ettiği karşı taraf vekâlet ücretlerinin tahsiline ilişkin alacak davasında, alacağın hesabı ve gelir vergisi kesintisi yöntemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Vergiyi doğuran olayın gerçekleştiği yıl esas alınarak gelir vergisi hesaplanması gerekirken, her yıl için ayrı ayrı gelir vergisi tarifesi uygulanması suretiyle hesaplama yapılması hatalı görülerek mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hüküm altına alınan işçilik alacaklarının net mi yoksa brüt mü olduğunun hükümde belirtilmemesinin HMK’nın 297/2. maddesine aykırılık teşkil edip etmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Hüküm fıkrasında hüküm altına alınan alacakların net veya brüt olduğunun açıkça belirtilmemesi, hükmün icrası aşamasında tereddüt yaratacağı ve Yargıtay denetimini imkansız kılacağı, HMK'nın 297/2. maddesindeki açıklık ilkesine ve hükmün icrası aşamasındaki işlevselliğe aykırı olduğu gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hüküm altına alınan işçilik alacaklarının net mi yoksa brüt mü olduğunun hüküm fıkrasında açıkça belirtilip belirtilmemesi hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hüküm fıkrasında hüküm altına alınan işçilik alacaklarının net veya brüt olduğunun açıkça belirtilmemesi, hükmün açıklığı ve icrası bakımından önem taşıdığından, HMK'nın 297/2. maddesi gereği hükmün açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde düzenlenmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hüküm altına alınan işçilik alacaklarının net mi yoksa brüt mü olduğunun hükümde belirtilmemesinin HMK 297/2’ye aykırı olup olmadığı ve infazda tereddüde yol açıp açmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hüküm fıkrasında, hüküm altına alınan işçilik alacaklarının net mi yoksa brüt mü olduğunun açıkça belirtilmemesi, HMK'nın 297/2. maddesindeki "açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi" kuralına aykırı olduğundan, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İşçilik alacakları davasında hüküm altına alınan alacakların net mi yoksa brüt mü olduğunun hüküm fıkrasında açıkça belirtilip belirtilmeyeceği noktasında yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hüküm fıkrasında, gerekçeye ait hiçbir söz tekrar edilmeksizin talep sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt yaratmayacak şekilde gösterilmesi gerektiği, aksi halde Yargıtay denetiminin mümkün olamayacağı ve hukuki belirlilik ilkesinin zedeleneceği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İş mahkemesince hüküm altına alınan işçilik alacaklarının net mi, brüt mü olduğunun hüküm fıkrasında açıkça belirtilip belirtilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hüküm fıkrasında hükmedilen işçilik alacaklarının net mi yoksa brüt mü olduğunun belirtilmemesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297. maddesinin ikinci fıkrasına aykırı olması ve ayrıca hükmün icrası aşamasında tereddütlere yol açması nedeniyle, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İşçilik alacakları davasında hüküm altına alınan alacakların net mi brüt mü olduğunun hüküm fıkrasında açıkça belirtilmesi gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Hüküm fıkrasında hükmedilen işçilik alacaklarının net veya brüt olduğunun belirtilmemesi, hükmün icrası aşamasında tereddütlere yol açabileceği ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297. maddesinin 2. fıkrasına aykırılık teşkil edeceği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İşçilik alacakları davasında hükmedilen alacağın net mi yoksa brüt mü olduğunun hükümde açıkça belirtilmesi gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Hüküm fıkrasında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerektiği, aksi halde hükmedilen işçilik alacaklarının net veya brüt olduğunun anlaşılamayacağı ve Yargıtay denetiminin de mümkün olamayacağı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İşçilik alacakları davasında hüküm fıkrasında kabul edilen alacak miktarlarının net mi yoksa brüt mü olduğunun belirtilmesi gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Hüküm fıkrasında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin taleplerden her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerektiği, aksi halde Yargıtay denetiminin mümkün olamayacağı ve hukuki belirlilik ilkesine aykırılık oluşturacağı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.