Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Gerekçesizlik”
- Uyuşmazlık: Boşanma davasında, yerel mahkemenin davacı kadının davasını reddeden kararının gerekçesizliği nedeniyle temyiz edilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkeme kararında, davacı kadının boşanma davasının reddine gerekçe olarak davalı erkeğin kusursuz, davacı kadının tamamen kusurlu olduğu belirtilmiş ancak davacı kadına yüklenen kusurlu davranışlar somut olarak ortaya konulmadığından karar gerekçesizliği nedeniyle bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hâkim aleyhine, tutukluluğun devamına dair verilen kararın gerekçesizliği nedeniyle açılan tazminat davasına hangi mahkemenin görevli olduğu hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hâkimin yargılama faaliyetleri nedeniyle açılan tazminat davaları ile koruma tedbirleri nedeniyle açılan tazminat davalarının hukuki dayanakları, amaçları ve usulleri farklı olduğundan, davacının tutukluluğun devamı kararının gerekçesizliği nedeniyle mülga HUMK m. 573'e dayanarak açtığı tazminat davasına Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin görevli olduğu gözetilerek, ilk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin görevsizlik kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hakimin verdiği tutukluluğun devamına dair kararın gerekçesiz olduğu iddiasıyla açılan manevi tazminat davasında, hakimin hukuki sorumluluğunun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı hakimlerin, davacının tutukluluğunun devamına dair verdikleri kararda, CMK'nın 101/2. maddesi gereğince hukuki ve fiili nedenleri açıkça belirtmeyerek, açık ve kesin kanun hükmüne aykırı davrandıkları ve bu eylemin HUMK'nun 573/2. maddesinde düzenlenen hakimin hukuki sorumluluk hallerinden olduğu gözetilerek, ilk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 4. Hukuk Dairesince verilen tazminata hükmedilmesine ilişkin kararın, gerekçesi değiştirilerek onanmasına, tazminat miktarının belirlenmesine ilişkin kısmın ise gerekçesizlik nedeniyle bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında, bozma sonrası verilen kararda, bozma kapsamı dışında kalıp kesinleşen vekil ücreti yönünden yeniden hüküm kurulup kurulamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Bozma ilamının kapsamı ile sınırlı olarak karar verilmesi gerekirken, temyizin ve bozma ilamının kapsamı dışında kalarak kesinleşen vekâlet ücreti yönünden yeniden hüküm kurulmuş olmasının usul ve yasaya aykırı olması gözetilerek mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mahkemenin bozma kararına uyma şekliyle verdiği hükmün, ilk karara ve bozma kararının gerekçesine aykırı olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, gerekçesizliği nedeniyle bozulan ilk kararına aykırı bir hüküm kurması ve bozma ilamına uygun gerekçe yazmaması usul hükümlerine aykırı olduğu gözetilerek direnme kararı kaldırılmış ve hüküm bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında verilen hükmün gerekçesinde çelişki bulunup bulunmadığı ve hükmün gerekçesiz olup olmadığına ilişkin karar düzeltme isteminin değerlendirilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme kararının gerekçesinde tarafların birbirlerini affettikleri değil, kusurlu davranışlarını atfettikleri belirtildiğinden çelişki bulunmadığı, ancak hangi vakıaların kusur olarak nitelendirildiği ve kusur derecelerinin Yargıtay denetimine elverişli şekilde açıklanmadığından hükmün gerekçesiz olduğu gözetilerek karar düzeltme isteğinin reddedilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında kasten yaralama suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün, zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının, Yargıtay tarafından bozulmasının ardından verilen mahkûmiyet hükmüne karşı yapılan temyiz başvurusunun incelenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık müdafiinin eksik inceleme, hatalı değerlendirme, hükmün gerekçesizliği ve davanın zamanaşımına uğradığı iddialarının, dosya kapsamında yeterli delil bulunması, suç vasfı nitelendirilmesinde isabetsizlik bulunmaması ve zamanaşımının dolmamış olması gözetilerek reddedilmiş ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık müdafileri, neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan verilen mahkûmiyet hükmüne karşı, gerekçesizlik, haksız tahrik indirimi uygulanmaması, cezanın fazla olması ve ikinci kez mükerrirlğe karar verilmesinin hatalı olduğunu ileri sürerek temyiz etmişlerdir.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın eyleminin sabit olduğu, haksız tahrik hükümlerinin uygulanmasını gerektirecek bir durumun bulunmadığı, cezanın yasal ve dosya kapsamına uygun olduğu, ikinci kez mükerrirlğe ilişkin kararın da usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hakimin verdiği tutuklama kararının gerekçesiz olduğu iddiasıyla açılan tazminat davasında, 5271 sayılı CMK hükümleri yerine 1086 sayılı HUMK hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı ve Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin görevli olup olmadığı noktasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hakimlerin yargısal faaliyetlerinden doğan tazminat davalarına ilişkin özel düzenleme olan HUMK m. 573 ve devamı maddelerinin, CMK’nın devletin sorumluluğunu düzenleyen hükümlerine göre özel nitelikte olduğu ve davacının dava yolunu seçme hakkı bulunduğu, ayrıca tutuklama kararının gerekçesizliği iddiasının HUMK m. 573/2 kapsamında değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin görevli olduğu ve davanın reddine ilişkin kararın onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hakimlerin verdiği tutukluluk kararının gerekçesizliği nedeniyle açılan tazminat davasında, 6110 sayılı Kanun'un yürürlüğe girmesiyle davaya kimin aleyhine devam edileceği ve karar düzeltme yolunun açık olup olmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: 6110 sayılı Kanun'un geçici 2. maddesi gereğince, hakim ve savcıların işlem, faaliyet ve kararları nedeniyle açılan tazminat davalarında yasal hasmın devlet olduğu ve bu düzenlemenin kesinleşmemiş hükümler bakımından da uygulanacağı, ayrıca miktar veya değere bakılmaksızın temyiz ve karar düzeltme yolunun açık olduğu gözetilerek ilk derece mahkemesinin kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hâkim aleyhine açılan tazminat davasında görevli mahkemenin Ağır Ceza Mahkemesi mi yoksa Yargıtay 4. Hukuk Dairesi mi olduğuna ilişkin görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın, tutukluluğun devamına dair verilen kararın gerekçesizliği nedeniyle hâkimin hukuki sorumluluğuna dayalı bir tazminat davası olması ve bu tür davalarda 6100 sayılı HMK'nın 46. maddesi ile 2802 sayılı HSK'nın 93/A maddesi uyarınca yasal hasım olarak devletin kabul edilmesi, bu davalara bakma görevinin de Yargıtay’a ait olması gözetilerek, Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin görevsizlik kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hâkim aleyhine, tutukluluğun devamı kararının gerekçesiz verildiği iddiasıyla açılan tazminat davasında görevli mahkemenin Ağır Ceza Mahkemesi mi yoksa Yargıtay 4. Hukuk Dairesi mi olduğuna ilişkin görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hâkimin verdiği tutukluluğun devamı kararının gerekçesizliği iddiasının, haksız tutuklama nedeniyle tazminat talebi olmayıp, hakimin yargılama faaliyetinden kaynaklanan ve HUMK m. 573/2'ye aykırılık iddiasına dayalı bir tazminat talebi olduğu, bu nedenle de davanın, 6100 sayılı HMK’nın 47. maddesi uyarınca Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nde görülmesi gerektiği gözetilerek, ilk derece mahkemesi sıfatıyla görevsizlik kararı veren Yargıtay 4. Hukuk Dairesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.