Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Getiri Esasına Göre Değerleme”
- Uyuşmazlık: Kamulaştırılan bir taşınmazın bedelinin tespiti ve davacı idare adına tescili davasında, belirlenen bedelin doğru olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmaza getiri esas alınarak değer biçilmesinin hukuka uygun olduğu, belirlenen kapitalizasyon faizi, objektif değer artış oranı ve değer azalışı oranının yerinde olduğu, kullanılan verilerin güncel ve doğru olduğu gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kredi kartı borcunun ödenmemesi nedeniyle yapılan takibe itirazın iptali davasında görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi mi yoksa Asliye Ticaret Mahkemesi mi olduğu hususu.
Gerekçe ve Sonuç: 6100 sayılı HMK'nın 2. maddesindeki "diğer kanunlarda aksine düzenleme bulunmadıkça" ibaresi ve 6102 sayılı TTK'nın 4. maddesinin (f) bendi uyarınca, kredi kartı faaliyetinin bir bankacılık işlemi ve mutlak nitelikte ticari dava sayılması nedeniyle, bankalar tarafından açılan kredi kartı alacağına ilişkin itirazın iptali davalarında asliye ticaret mahkemelerinin görevli olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kredi kartı borcundan kaynaklanan icra takibine itirazın iptali davasında, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun yürürlüğe girdiği 01.07.2012 ile 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un yürürlüğe girdiği 28.05.2014 tarihleri arasında görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi mi yoksa asliye ticaret mahkemesi mi olduğu hususu.
Gerekçe ve Sonuç: 5464 sayılı Kanun'un 44/2. maddesindeki HUMK’ya yapılan atfın HMK’nın ilgili maddesine yapılmış sayılacağı ve HMK’da asliye ticaret mahkemelerinin görevine ilişkin bir düzenleme yer almadığı, ticaret mahkemelerinin görevinin 6102 sayılı TTK'nun 5. maddesinde düzenlendiği, TTK'nun 4/1-f maddesinde ise bankalara ilişkin uyuşmazlıklarda tarafların tacir olup olmadığına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesinin görevli olduğu hususları değerlendirilerek, uyuşmazlığa konu davanın asliye ticaret mahkemesinde görülmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tapu sicilindeki yüzölçümü hatasından kaynaklanan tazminat davasında, davacının dava konusu taşınmaz üzerinde fiilen bir zarara uğrayıp uğramadığı ve Devletin tazmin sorumluluğunun bulunup bulunmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tapu kaydındaki yüzölçümü hatasına rağmen, davacının taşınmazın zeminindeki fiili kullanım alanında bir değişiklik olmadığı ve gerçekte bir zarar meydana gelmediği, ayrıca davacının tapu kaydındaki hatayı fark edebilecek konumda olduğu ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi uyarınca düzeltme davası açmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sürücü desteğin tam kusuruyla gerçekleşen trafik kazasında ölmesi üzerine, davacıların destekten yoksun kalma tazminatını aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısından talep edip edemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları uyarınca, desteğin tam kusuruyla ölüme sebebiyet verdiği trafik kazalarında, destekten yoksun kalanların, sigortalının sorumluluk riski kapsamı dışında kaldığı için zorunlu mali sorumluluk sigortacısından destekten yoksun kalma tazminatı talep edemeyecekleri gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Trafik sigortası bulunmayan aracı kullanan desteğin tek taraflı trafik kazasında vefatı üzerine, destekten yoksun kalanların Güvence Hesabı'ndan destek tazminatı talep edip edemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları ve ilgili yasal düzenlemeler uyarınca, sigortacının sorumluluğunun sigortalının sorumluluğu ile sınırlı olduğu, desteğin tamamen kendi kusuruyla meydana gelen kazada vefat etmesi sebebiyle destekten yoksun kalanların sigortalıya karşı destek tazminatı talep hakkı bulunmadığı gibi, Güvence Hesabı'na karşı da talep hakkı olmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Karma nitelikli bir sözleşmenin kat karşılığı inşaat sözleşmesi olarak nitelendirilerek şekil koşuluna aykırı bulunup geçersiz sayılması nedeniyle davacının alacak talebinin reddine ilişkin kararın temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Sözleşmenin tarafların asli edim yükümlülükleri dikkate alındığında kat karşılığı inşaat sözleşmesi olarak nitelendirilemeyeceği, davacının sözleşmeden doğan edimini yerine getirdiği ve davalıların şekil noksanlığını ileri sürmelerinin hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmüştür ancak mahkeme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Büyükşehir statüsünde olmayan bir ilde, 2.000-3.000 TL arasındaki tüketici uyuşmazlığında, il tüketici hakem heyetine başvurunun zorunlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 68. maddesi ve ilgili yönetmeliğin, büyükşehir statüsünde olmayan illerde 2.000-3.000 TL arasındaki uyuşmazlıklarda da il tüketici hakem heyetine başvuruyu zorunlu tuttuğu, yerel mahkemenin aksi yöndeki direnme kararının ise bu düzenlemelere aykırı olduğu gözetilerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği haksız fiil tazminatı davasına ilişkin kararın miktar itibariyle kesin olup olmadığı ve davalı Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın temyiz isteminin reddedilmesinin doğru olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: HMK’nın 362/1-a maddesinde belirtilen 2021 yılı için 78.630 TL olan temyiz kesinlik sınırının altında kalan 4.825,35 TL maddi tazminat içeren kararın miktar itibariyle kesin olduğu ve bu nedenle davalı vekilinin temyiz isteminin reddine ilişkin Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği ek kararın onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İş hanının ortak kullanım alanındaki su borularının patlaması sonucu oluşan hasarın tazmini için, işyeri sigortacısının rücuen dava açtığı site yöneticisinin davada taraf sıfatının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yöneticinin, 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 35. maddesi gereği ana taşınmazın genel yönetimi ile ilgili hususlarda kat maliklerini temsil yetkisine sahip olduğu ve ortak alanlardaki hasarların giderilmesinin de bu kapsamda bulunduğu gözetilerek, site yöneticisinin davada taraf sıfatı bulunduğu kabul edilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Rücuan tazminat davasında, işverenin kusur oranının belirlenmesinde kaçınılmazlık faktörünün değerlendirilmesi ve çelişkili bilirkişi raporları nedeniyle yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılıp yaptırılmayacağı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının miktar itibariyle temyiz kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, HMK m.362/1-a uyarınca davalı vekilinin temyiz isteminin miktar itibariyle reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hâkimlerin yargılama faaliyetleri nedeniyle devlete karşı açılan tazminat davasında, HMK 46. maddesinde belirtilen sorumluluk şartlarının oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından ileri sürülen hususların HMK’nın 46. maddesinde sayılan hâkimin hukuki sorumluluğunu gerektirecek kayırma, taraf tutma, kin ve düşmanlık saiki ile hukuka aykırı karar verme veya hakkın yerine getirilmesinden kaçınma hallerini ispatlamaya yeterli olmadığı değerlendirilerek davanın reddine ilişkin karar, disiplin para cezası, harç ve gider avansı yönünden düzeltilerek onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.