Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Hüküm Yetkisi”
- Uyuşmazlık: Hâkimlerin hukuki sorumluluğuna dayalı tazminat davasında, davalı olarak hâkimlerin gösterilip gösterilemeyeceği ve davanın usulden mi yoksa esastan mı reddedilmesi gerektiği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: HMK m. 46 uyarınca hâkimlerin yargılama faaliyetinden doğan hukuki sorumluluklarına dayalı tazminat davalarının Devlet aleyhine açılması gerektiği, davalı olarak hâkimlerin gösterilemeyeceği ve bu durumun dava şartı yokluğu değil, taraf sıfatı (husumet) bulunmaması sebebiyle davanın esastan reddini gerektireceği gözetilerek, Özel Daire kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bozma ilamına uyularak verilen kararda, bozma kapsamı dışında kalan alacak kalemleri hakkında yeniden hüküm kurulup kurulamayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay’ın bozma kararı üzerine önceki hükmün tamamen ortadan kalktığı ve mahkemenin 6100 sayılı HMK’nın 297. maddesinde belirtilen unsurları taşıyan yeni bir karar vermesi gerektiği gözetilerek, bozma kapsamı dışında kalan alacak kalemleri hakkında “yeniden karar verilmesine yer olmadığı” şeklindeki hükmün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından, davalıya yurt dışında eğitim giderleri için ödendiği iddia edilen Türk Lirası ve ABD Doları cinsinden bedellerin tahsiline yönelik açılan davada, mahkemenin yalnızca TL cinsinden kısmi bir hüküm kurması nedeniyle, hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay'ın hükmün bozulup bozulmayacağına ilişkin yargılamasıdır.
Gerekçe ve Sonuç: 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297. maddesi gereğince hükmün sonuç kısmında taleplerin her biri hakkında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde hüküm kurulması gerektiği, davacının dava dilekçesinde Türk Lirası ve ABD Doları cinsinden talepte bulunmasına rağmen mahkemenin yalnızca TL talebi hakkında hüküm kurup dolar talebi hakkında olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurmamasının usul ve yasaya aykırı olması gözetilerek yerel mahkeme hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yargıtay'ın daha önce verdiği bozma kararına rağmen, yerel mahkemenin kesinleşen hükümler hakkında yeniden karar vermesi ve bozma kararının kapsamı dışında hüküm kurması uyuşmazlığına ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, Yargıtay'ın bozma ilamında onanan ve kesinleşen hususları (tedbir nafakası, tazminat taleplerinin reddi, boşanma, velayet, kişisel ilişki) tekrar değerlendirip hüküm kurması ve bozma kapsamı dışında kalıp kesinleşen konularda (tazminat) hüküm tesis etmesi usul ve yasaya aykırı olması gözetilerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yargıtay'ın bozma kararına rağmen, İlk Derece Mahkemesi'nin yetkisiz şekilde yargılamaya devam edip hüküm kurması nedeniyle, kararın bozulup bozulmayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay'ın bozma kararında, dosyanın Bölge Adliye Mahkemesi'ne gönderilmesi gerekirken maddi hata ile İlk Derece Mahkemesi'ne gönderilmesi ve İlk Derece Mahkemesi'nin yetkisiz olduğu halde yargılamaya devam edip hüküm kurmasının hukuka aykırı olması gözetilerek, İlk Derece Mahkemesi kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davalarında, ilk derece mahkemesinin kadın davalının karşı davası hakkında hüküm kurmaması ve bölge adliye mahkemesinin de ilk derece mahkemesinin kararını kaldırarak yeniden hüküm kurması üzerine, kesinleşen boşanma hükmüne rağmen kadının karşı davasının karara bağlanıp bağlanamayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Erkek davalının boşanma davasında verilen hükmün kadın davalı tarafından istinaf edilmemesi nedeniyle kesinleşmiş olması ve bu durumda kadının karşı davasının da konusuz kalması gözetilerek, ilk derece mahkemesinin kadının karşı davası hakkında hüküm kurmaması ve bölge adliye mahkemesinin de bozma ilamından sonra ilk derece mahkemesinin kadının karşı davası hakkında hüküm kurması hatalı bulunarak, bölge adliye mahkemesi kararının kaldırılmasına ve ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bölge Adliye Mahkemesi'nin hakem kararını iptal etmesine ilişkin verdiği karara karşı Yargıtay Özel Dairesi'nin bozma ilamına karşı verilen direnme kararının niteliği ve Hukuk Genel Kurulu'nun görev ve yetkisinin belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, Yargıtay'ın bozma kararına karşı verdiği direnme kararında, ilk kararında yer alan iptal nedenlerini daraltıp farklı bir gerekçeye dayanarak hüküm kurması nedeniyle, verilen kararın yeni hüküm niteliğinde olduğu ve bu nedenle temyiz incelemesinin Hukuk Genel Kurulu'na değil Özel Daire'ye ait olduğu gözetilerek dosyanın Yargıtay 6. Hukuk Dairesi'ne gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan noksan ve kusurlu işlerin giderilmesi için apartman yönetiminin dava açma ehliyetinin bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Apartman yönetiminin, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin tarafı olmaması ve Kat Mülkiyeti Kanunu'nun ilgili hükümlerine göre bu sözleşmeden doğan edimlerin ifası için dava açma ehliyetine sahip olmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin davayı aktif husumet yokluğundan reddetmesi onanmıştır. - Uyuşmazlık: Site yönetiminin, müteahhit firma ile yaptığı sözleşmeye dayanarak açtığı alacak davasında, site yönetiminin aktif husumet ehliyetinin bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 35. maddesi kapsamında, site yöneticisinin ana gayrimenkulün genel yönetimi dışında kalan işler için dava takip yetkisinin bulunmadığı, mevcut davanın konusu olan ve ortak alanlardaki eksikliklerin giderilmesini de içeren sözleşmenin yöneticinin KMK’dan kaynaklı görevleri kapsamında yapmaya yetkili olduğu bir sözleşme olmadığı ve kat malikleri kurulunca yetki verilmesinin de bu hususta dava açma ehliyetini sağlamaya yeterli olmadığı gözetilerek, site yönetiminin aktif husumet ehliyetinin olmadığı gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Site yönetiminin, sitedeki eksik ve ayıplı işlerin giderilmesi için müteahhide karşı açtığı davada aktif husumet ehliyetinin bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Site yönetiminin Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 35. maddesi uyarınca, ana taşınmazın ortak alanlarını ilgilendiren konularda, kat malikleri adına dava açma yetkisine sahip olduğu ve bu davada da ortak alanlardaki eksikliklerin giderilmesi talebinin bulunduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Site yönetiminin, kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan ve muvazaalı satış iddiasına dayanan tapu iptali ve tescil davasını açma ehliyetinin bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Site yönetiminin, 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 35. maddesi kapsamında ana taşınmazın genel yönetimi dışında kalan ve mülkiyet hakkına dayanan uyuşmazlıklarda dava açma ehliyetinin bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hazine adına yetkisiz temsilci tarafından yapılan sulh ile davanın konusuz kalmasına karar verilmesi üzerine açılan temyiz başvurusunun incelenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Hazine adına davalarda sulh, kabul ve feragat yetkisinin, belirli görevlilere verildiği ve somut olayda yetkisiz temsilci tarafından yapılan sulh ile hüküm kurulmasının usulüne uygun olmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.