Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Hükmün Kesinleşmesi”
- Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında boşanmaya, nafaka ve tazminata hükmedilmesine ilişkin istinaf başvurusunun reddine dair temyiz incelemesi.
Gerekçe ve Sonuç: Kadın yararına hükmedilen maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakası miktarının, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, kusur dereceleri ve hakkaniyet ilkesi gözetilerek belirlenmesi gerektiği, bu hususlar dikkate alınmadan hüküm tesisinin doğru olmadığı gerekçesiyle, kararın nafakaya ve tazminata ilişkin kısımları bozulmuş, diğer kısımları ise onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacı vekilinin ıslah dilekçesi ile tazminat taleplerini sadece bir davalıya yöneltmesine rağmen, mahkemenin diğer davalıyı da sorumlu tutmasının taleple bağlılık ilkesine uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketlerden birinin ilk hükmü temyiz etmeyerek hükmün kendi yönünden kesinleşmesine sebep olması ve davacı vekilinin ıslah dilekçesi ile tazminat taleplerini sadece diğer davalıya yöneltmiş olmasına rağmen, hükmün kesinleşmesi nedeniyle taleple bağlılık ilkesinin uygulanmasının mümkün olmadığı gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Hakimlerin yargılama faaliyeti nedeniyle açılan tazminat davasında, hükmün kesinleşmesi şartının dava şartı olup olmadığı ve yasa değişikliğinin etkisi.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın açıldığı tarihte dava şartı olarak aranan hükmün kesinleşmesi şartının, yargılama aşamasında 6526 sayılı Kanun ile kaldırılması nedeniyle, davanın şart yokluğu nedeniyle reddine ilişkin karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hakimlerin yargılama faaliyeti nedeniyle açılan tazminat davasında, dava şartı olan hükmün kesinleşmesi şartının dava devam ederken kaldırılmasının davanın reddine etkisi.
Gerekçe ve Sonuç: Dava açıldıktan sonra yürürlüğe giren ve hakimler aleyhine tazminat davası açılabilmesi için ceza hükmünün kesinleşmesini şart koşan 2802 sayılı Hâkimler ve Savcılar Kanunu'nun 93/A maddesinin, dava devam ederken 6526 sayılı Kanun ile yürürlükten kaldırılması nedeniyle, hükmün kesinleşmesi şartının ortadan kalktığı ve davanın esası incelenerek karara bağlanması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin (Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği) direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına ilişkin denetim süresinin ne zaman başlayacağı ve bu süre içerisinde işlenen yeni suç sebebiyle hükmün açıklanması için denetim süresinin geçip geçmediğinin tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği tarihte denetim süresinin başlayacağı ve dava zamanaşımının duracağı, sanığın denetim süresi içinde işlediği yeni suç nedeniyle hükmün açıklanması gerekirken dava zamanaşımının gerçekleştiğinin anlaşılması üzerine, yerel mahkeme hükmü bozulmuş ve kamu davasının düşmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Suça sürüklenen çocuk hakkında verilen hapis cezasının ertelenip ertelenmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay 1. Ceza Dairesinin önceki bozma ilamında, suça sürüklenen çocuk hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin hükmün kesinleşmesi ve bu hükmün açıklanması aşamasında 1412 sayılı CMUK'un 326. maddesi uyarınca kazanılmış hak oluşması sebebiyle hükmün açıklanmasına yer olmadığına ve cezanın 5237 sayılı TCK’nin 51. maddesi gereğince ertelenmesi gerektiği belirtildiğinden, yerel mahkemenin bu hususa aykırı karar vermesi usul ve yasaya aykırı görülerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Daha önce kesinleşmiş bir kararda davacının "T-Motion" markasının tescil engeli taşımadığına karar verilmişken, benzer bir marka olan "-T---Motion" markası için açılan davanın reddine ilişkin direnme kararının doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasında daha önce görülen davada "T" ibaresinin ayırt edici nitelik kazandığına dair hükmün kesinleşmesi ve bu hükmün mevcut davada güçlü delil niteliği taşıması gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tespit harici bırakılan bir taşınmazın tarım alanına dönüştürüldüğü iddiasıyla Hazine adına tescili ve elatmanın önlenmesi istemiyle açılan davada, taşınmazın mülkiyet durumunun doğru tespiti ve hükmün kesinleşmesi halinde infazda tereddüt oluşup oluşmayacağına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece dava konusu taşınmazın bulunduğu alanın davacı adına tesciline karar verilmiş ise de, yargılama sırasında dosyaya alınan tapu kayıtlarının dava konusu alanı kapsayıp kapsamadığı araştırılmadığından hükmün kesinleşmesi halinde infazda tereddüt oluşabileceği gözetilerek, 6100 sayılı HMK’nın 297/2. maddesi gereğince resen nazara alınması gereken bu husus uyarınca mahallinde keşif yapılması ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle hüküm bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Zimmet suçundan mahkum olan ve kamu bankasına tazminata hükmedilen hükümlünün, tazminatı ödememiş olması nedeniyle koşullu salıverilmeden yararlanıp yararlanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 5411 sayılı Bankacılık Kanunu'nun 167. maddesindeki koşullu salıverilmeye engel teşkil eden "Fona veya Hazineye olan borçlar ve tazminatlar" ibaresinin, tüm sermayesi Hazineye ait olsa dahi kamu bankalarına olan tazminatları kapsamadığı ve istisnaların geniş yorumlanamayacağı ilkesi gözetilerek Yargıtay 1. Ceza Dairesinin bozma kararının kaldırılmasına ve hükümlünün koşullu salıverilmeden yararlanabileceğine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hâkimin ihalenin fesih davasının açılmadığı yönündeki bilgi vermesi nedeniyle oluşan zarardan dolayı açılan tazminat davasında dava şartlarının oluşup oluşmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hâkimin işlem ve kararlarından dolayı Devlet aleyhine açılan tazminat davalarında, 2802 sayılı Hâkimler ve Savcılar Kanunu'nun 93/A maddesi uyarınca dava açma koşulunun, dava konusu işlem veya kararın dayanağı olan hükmün kesinleşmesi olduğu ve somut olayda ihalenin feshi davasının kesinleşmediği gözetilerek davanın usulden reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hâkimlerin hukuki sorumluluğuna dayalı tazminat davasında, dava şartı olan hükmün kesinleşmesi şartının, yasa değişikliği ile kaldırılmasının davanın reddine etkisinin belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: 6526 sayılı Kanun ile 2802 sayılı Hâkimler ve Savcılar Kanunu'nun 93/A maddesinin yürürlükten kaldırılmasıyla, hâkimlere karşı açılacak tazminat davalarında hükmün kesinleşmesi şartının ortadan kalktığı, bu nedenle davanın açıldığı tarihte mevcut olan dava şartının yasa değişikliği ile kalkması nedeniyle davanın reddine dair kararın bozulması gerektiği gözetilerek Özel Daire kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hakimlerin hukuki sorumluluğuna dayalı tazminat davasının, dava konusu işlemin dayanağı olan hükmün kesinleşmesinden önce açılması nedeniyle reddine ilişkin kararın, dava şartının yasa değişikliği ile ortadan kalkması karşısında hukuken doğru olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava açıldıktan sonra dava şartı olan hükmün kesinleşmesi şartının 6526 sayılı Kanun ile kaldırılması nedeniyle, davanın işin esası incelenerek karara bağlanması gerektiği gözetilerek Hukuk Genel Kurulu’nun onama kararı kaldırılmış ve ilk derece mahkemesi sıfatıyla karar veren dairenin kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.