Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“HMK 115. madde”
- Uyuşmazlık: 1086 sayılı HUMK döneminde açılan davada, 6100 sayılı HMK'nın yürürlüğe girmesinden sonra mahkemece gider avansı istenmesi ve bu avansın yatırılmaması sebebiyle davanın reddine karar verilmesi üzerine yapılan temyiz incelemesinde, gider avansına ilişkin ara kararın HMK'nın 120/2. maddesine uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 6100 sayılı HMK’nun yürürlüğe girdiği tarihte davanın dilekçeler aşamasının tamamlanmış ve tahkikat aşamasına geçilmiş olması, bu aşamada HMK’nın 120. maddesinin uygulanmasının mümkün olmaması ve delillerin ikamesi için avans istenecekse 324. maddenin uygulanması gerektiği gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kesin yetki kuralının geçerli olduğu işçilik alacakları davasında, dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine ilişkin yerel mahkeme kararına karşı Özel Daire'nin bozma ilamına direnilmesi üzerine, yetkisizlik kararında yetkili mahkemenin gösterilip gösterilmeyeceği noktasında uyuşmazlık çıkmıştır.
Gerekçe ve Sonuç: 6100 sayılı HMK’nın 19. ve 20. maddelerinin, HMK’nın 115. maddesine göre özel düzenlemeler içermesi ve yetkinin kesin olduğu iş davalarında yetkisizlik kararında yetkili mahkemenin de gösterilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kesin yetki kuralının geçerli olduğu işçilik alacakları davasında, dava şartı yokluğu nedeniyle verilen usulden ret kararının aynı zamanda bir yetkisizlik kararı olup olmadığı ve yetkili mahkemenin belirtilmesinin gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: 6100 sayılı HMK’nın 19. ve 20. maddelerinin, dava şartları ile ilgili genel hüküm niteliğindeki 115. maddeye göre özel düzenlemeler içermesi ve kesin yetkili mahkemede dava açılmamış olması sebebiyle, dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmesi yerine usule ilişkin bir nihai karar olan yetkisizlik kararı verilmesi ve yetkili mahkemenin de bu kararda gösterilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Gider avansının mahkemece verilen iki haftalık kesin süre içinde yatırılıp yatırılmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, gider avansının iki hafta içinde mahkeme veznesine ulaştırılması gerektiği açıkça belirtilmediğinden, davacı vekilinin süresi içerisinde PTT veznesine yatırmasıyla gider avansı yükümlülüğünü yerine getirdiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hâkimin hukuki sorumluluğuna dayalı tazminat davasında, davanın belirsiz alacak davası olarak açılıp açılamayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının dava tarihi itibariyle zararın miktar ve değerini tam ve kesin olarak belirleyebilmesinin davacıdan beklenemeyeceği, davacının iddia ettiği zararın varlığının ve miktarının belirlenmesinin ancak yargılama aşamasında delillerin toplanıp değerlendirilmesi sonucu mümkün olabileceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 1086 sayılı HUMK döneminde açılan davada, 6100 sayılı HMK'nın yürürlüğe girmesinden sonra gider avansı yatırılmaması nedeniyle davanın reddine ilişkin yerel mahkeme kararına karşı yapılan temyiz üzerine, Özel Daire'nin bozma ilamına direnilmesi üzerine uyuşmazlık, gider avansının HMK'nun 120/2. maddesine uygun olarak istenip istenemeyeceği noktasında toplanmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: 6100 sayılı HMK'nın 448. maddesi uyarınca tamamlanmış işlemlere etkili olmayacağı, davanın açıldığı tarihte HUMK'da gider avansı düzenlemesinin bulunmadığı, HMK'nın yürürlüğe girdiği tarihte davanın dilekçeler aşamasının tamamlandığı, bu nedenle HMK'nın 120. maddesinin uygulanmasının mümkün olmadığı, sadece HMK'nın 324. maddesi uyarınca delil avansı istenebileceği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hâkimlerin fiilleri nedeniyle açılan tazminat davasında, davacı vekilinin vekaletnamesinde HMK 74. maddedeki özel yetkinin bulunmaması nedeniyle davanın reddedilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: 6100 sayılı HMK’nın 74. maddesinde öngörülen özel yetkinin vekaletnamede bulunmaması dava şartı noksanlığı oluşturmakla birlikte, bu eksikliğin tamamlanabilir nitelikte olması ve HMK 115/2 maddesi uyarınca davacıya eksikliği tamamlaması için kesin süre verilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İşçilik alacakları davasında, kıdem tazminatı ve fazla mesai ücreti alacaklarına ilişkin kısmi dava açılıp açılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi dava açılabilmesi için talep konusunun miktarının taraflar arasında tartışmalı veya açıkça belirli olmaması gerektiği, somut olayda ise davacının ücreti, fazla mesai saati ve işverenin yasal yükümlülüklerini yerine getirip getirmediği konularında ihtilaf bulunduğu, dolayısıyla kısmi dava açılmasını gerektiren şartların oluştuğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 1086 sayılı HUMK döneminde açılan davada, 6100 sayılı HMK'nın yürürlüğe girmesiyle gider avansının dava şartı haline gelmesi nedeniyle eksik yatırılan avansın tamamlanması için verilen kesin sürenin usulüne uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın açıldığı tarihte gider avansı dava şartı olmadığı, HMK’nın yürürlüğe girdiği tarihte ise dilekçeler aşamasının tamamlanıp tahkikat aşamasına geçildiği, bu nedenle HMK’nın 120. maddesinin uygulanmasının mümkün olmadığı, delil avansı için HMK'nın 324. maddesinin uygulanması gerektiği ve mahkemenin gider avansına ilişkin ara kararında avansın kapsamını ve miktarını net olarak belirtmeyip kesin süreye uyulmamasının sonuçlarını ihtar etmediği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.