Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“HMK 163”
- Uyuşmazlık: Davacının duruşmada davadan feragat ettiğine dair beyanının irade bozukluğu nedeniyle geçersiz olup olmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının okuma yazma bilmemesi ve iradesinin fesada uğramış olma ihtimali gözetilerek, feragat beyanının gerçek iradeyi yansıtıp yansıtmadığının HMK 163 ve 164. maddeleri uyarınca ön sorun olarak incelenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden hüküm bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davanın temyiz aşamasında davacı tarafından sunulan feragat dilekçesindeki imzanın davacıya ait olup olmadığı ve bu hususun ön sorun olarak incelenip incelenmeyeceği noktasında yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davadan feragatin kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurduğu, davacının feragat dilekçesindeki imzanın kendisine ait olmadığını iddia etmesi halinde, 6100 sayılı HMK'nın 163. maddesi uyarınca imzanın davacıya ait olup olmadığının ön sorun olarak incelenmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından, miras bırakan tarafından davalılara yapılan temliklerin muvazaalı olduğu iddiasıyla açılan tapu iptal ve tescil davasında, davacının yargılama sırasında davalılarla yaptığı sulh sözleşmesinden, hata ve hile nedeniyle dönme hakkı bulunup bulunmadığı ve bu iddiaların ön sorun/hadise olarak aynı dava dosyası kapsamında incelenmesi gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Yargılama sırasında ileri sürülen hata ve hile iddialarının, 6100 sayılı HMK’nın 163. ve devamı maddeleri uyarınca “ön sorun” veya 1086 sayılı HUMK’nın 222. ve devamı maddelerine göre “hadise” olarak nitelendirilerek, asıl davanın görülmekte olduğu mahkeme tarafından incelenmesi gerektiği, aksi halde yargılamanın uzayacağı ve asıl davanın görüldüğü mahkemenin yetkisinin sınırlanacağı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mahkemece keşif ücretinin yatırılmaması nedeniyle davanın reddine ilişkin karar verilmesine karşı yapılan temyiz üzerine, direnme kararının bozulması gerekip gerekmediği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıya keşif ücreti yatırması için verilen kesin sürenin HUMK’nın 163. maddesi ile yargısal uygulamada öngörülen şartları taşımadığı, davacı tarafın delil ve yemin teklif hakkının kısıtlandığı ve mahkemece dosyadaki deliller değerlendirilmeden eksik incelemeyle davanın reddine karar verilmesi doğru olmadığı gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, bağımsız bölümünün ruhsata ve projeye aykırı olması sebebiyle davalıların da bağımsız bölümlerinin projeye uygun hale getirilmesi talebiyle açtığı davada, mahkemece davacıya keşif masrafları için verilen kesin sürenin usulüne uygun olup olmadığı ve davacı bu süreyi geçirmesi nedeniyle davanın reddinin doğru olup olmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece davacıya keşif masrafları için verilen kesin sürenin, hangi bilirkişilerin keşifte hazır bulundurulacağı ve her biri için ayrı ayrı yatırılması gereken avans miktarının belirtilmemesi nedeniyle Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 94. maddesinde öngörülen şartları taşımadığı ve usulüne uygun olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin davanın reddine ilişkin kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mahkemece bilirkişi incelemesi için verilen kesin süreden sonra ancak talik edilen duruşmadan önce yatırılan bilirkişi ücretinin hükümde dikkate alınıp alınmayacağı noktasında toplanmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Bilirkişi incelemesi için verilen kesin süreye ilişkin ara kararın, HMK’nın 94. maddesinde belirtilen hususları içermediği, bilirkişi heyetinin kimlerden oluşacağının, hangi uzmanlık alanına sahip olacağının ve her bir bilirkişiye ödenecek ücretin ayrı ayrı belirtilmediği, verilen kesin süreye uyulmaması halinde uygulanacak yaptırımın dahi usulüne uygun olarak ihtar edilmediği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Gider avansının mahkemece verilen iki haftalık kesin süre içinde yatırılıp yatırılmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, gider avansının iki hafta içinde mahkeme veznesine ulaştırılması gerektiği açıkça belirtilmediğinden, davacı vekilinin süresi içerisinde PTT veznesine yatırmasıyla gider avansı yükümlülüğünü yerine getirdiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından davadan feragat edildikten sonra davacı vekilinin, feragatin ehliyetsizlik ve irade fesadı sebebiyle geçersiz olduğunu ileri sürmesi üzerine, mahkemenin bu iddiayı ön sorun olarak inceleyip incelememesi gerektiği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının davadan feragat etmiş olsa dahi, feragatin ehliyetsizlik ve irade fesadına dayalı olduğu iddiasının HMK'nın 163. ve 164. maddeleri uyarınca ön sorun olarak incelenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalıların, tapu iptali ve tescil davasında yaptıkları kabul beyanlarının, iradelerinin fesada uğraması nedeniyle geçersiz olduğunu ileri sürmeleri üzerine, bu iddiaların ön sorun olarak incelenmesi gerekliliği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıların kabul beyanlarının usulüne uygun olup olmadığı, imzaların gerçekliği ve irade fesadı iddialarının HMK maddeleri 163, 164 ve 311 uyarınca ön sorun olarak incelenip sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yargıtay'ın vekalet ücreti yönünden bozma ilamı üzerine yapılan yargılamada, davacının feragatinin geçerliliği ve Yargıtay bozma kararına uyulup uyulmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, Yargıtay bozma kararına karşı beyanı alınmadan ve feragatinin geçerliliği hususunda ön sorun incelemesi yapılmadan bozma kararına uyularak davanın reddine karar verilmesi usule aykırı görülerek hüküm bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 1086 sayılı HUMK döneminde açılan davada, 6100 sayılı HMK'nın yürürlüğe girmesiyle gider avansı yatırılması için verilen kesin süreye ilişkin ara kararın usul ve yasaya uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: HMK'nın 448. maddesi gereğince yeni kanun hükümlerinin tamamlanmış işlemleri etkilememek kaydıyla derhal uygulanacağı, davanın açıldığı tarihte gider avansı alınmasına ilişkin bir düzenlemenin bulunmadığı, HMK'nın yürürlüğe girdiği tarihte dilekçeler aşamasının tamamlandığı ve tahkikat aşamasına geçildiği, bu nedenle HMK'nın 120. maddesinin uygulanmasının mümkün olmadığı, sadece HMK'nın 324. maddesi uyarınca delil avansı istenebileceği, mahkemenin gider avansı talebinde kapsam ve miktar belirtmemesi, kesin süreye uyulmamasının sonuçlarını açıklamaması ve davacı tarafı bu konuda uyarmaması nedeniyle verilen kesin süreye ilişkin ara kararın usul ve yasaya aykırı olduğu gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.