Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“HMK 352/1-a”
- Uyuşmazlık: Mehir senedinden kaynaklı alacak davasında, Bölge Adliye Mahkemesi'nin temyiz dilekçesini kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle reddetmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle uygulanan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, HMK m. 362/1-a ve m. 352/1-a uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince verilen temyiz dilekçesinin reddine ilişkin ek karar onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen ziynet alacağı davasına ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi'nin temyiz dilekçesini, miktarın temyiz kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle reddetmesine dair kararın hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, ziynet alacağı davasında talep edilen miktarın temyiz kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, HMK m. 362/1-a ve m. 352/1-a uyarınca davacı vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar vermesi usul ve yasaya uygun bulunarak temyiz istemi reddedilmiş ve Bölge Adliye Mahkemesi'nin ek kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Bölge Adliye Mahkemeleri arasında ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin kararın istinaf incelemesinde hangi dairenin yetkili olduğuna dair uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemelerinin kuruluşundan önce ihtiyati haciz talebinin reddine dair verilen ara kararın istinaf incelemesini yapan Bölge Adliye Mahkemesi dairesinin, yargı çevresinin değişmesinden sonra da aynı davanın esasına ilişkin kararın istinaf incelemesinde yetkili olduğu gözetilerek, ilk istinaf incelemesini yapan ... Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesinin yargı yeri olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bakım tedbirinin kaldırılması davasına ilişkin verilen esastan kararın istinafında yetkili bölge adliye mahkemesinin hangisi olduğuna ilişkin yargı yeri uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemelerinin yargı çevresinin değişmesi halinde, değişiklik tarihinden önce verilen kararların istinaf incelemesinde karar tarihi itibarıyla yetkili Bölge Adliye Mahkemesince yetkisizlik kararı verilemeyeceği ve somut olayda uyuşmazlık konusu kararın verildiği tarihte Adana Bölge Adliye Mahkemesinin faaliyette olduğu gözetilerek yargı yerinin Adana Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasından tefrik edilen mal rejiminin tasfiyesi talebine ilişkin verilen kararın istinaf incelemesinde hangi bölge adliye mahkemesinin görevli olduğuna ilişkin yetki uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 694 sayılı KHK'nin 136. maddesi ve 5235 sayılı Kanun'un Ek 1. maddesi uyarınca, yargı çevresinin değiştirilmesinden önce istinaf incelemesine tabi tutulmayan ve ilk defa istinafa konu olan mal rejiminin tasfiyesi talebine ilişkin kararın, karar tarihi itibarıyla yetkili olan Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi'nin görev alanına girdiği gözetilerek, yetkili yargı yerinin Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bölge Adliye Mahkemeleri arasında yetki uyuşmazlığı nedeniyle, hangi Bölge Adliye Mahkemesi'nin esasa ilişkin istinaf incelemesi yapacağına dair ihtilaf.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi yargı çevresi değişikliğinden önce ihtiyati tedbir kararına ilişkin istinaf incelemesini yapan mahkemenin, 694 sayılı KHK'nin 136. maddesi ve 5235 sayılı Kanun'un Ek 1. maddesi uyarınca, yargı çevresi değişikliğinden sonra esasa ilişkin istinaf incelemesinde de yetkili olduğu gözetilerek Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi'nin yetkili kılınmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bölge Adliye Mahkemeleri arasında, yargı çevresi değişikliği sonrası birleştirilen ve daha sonra tefrik edilen dosyaya ilişkin istinaf incelemesinin hangi mahkemece yapılacağı konusunda yetki uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: İlk açılan davanın yetkisizlik kararına karşı yapılan istinaf incelemesinden sonra dosyaların birleştirilmesine rağmen, sonradan tefrik edilen dosyanın yeni bir dosya olarak kabul edildiği ve karar tarihinin yeni bölge adliye mahkemesinin yargı çevresinde olduğu gözetilerek istinaf incelemesinin yeni bölge adliye mahkemesince yapılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bölge Adliye Mahkemesi'nin yargı çevresi değişikliği sonrasında, hangi Bölge Adliye Mahkemesi'nin dosyaya bakmaya yetkili olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 5235 sayılı Kanun'un ek 1. maddesi ve HMK’nın ilgili hükümleri gözetilerek, yargı çevresi değişikliği öncesinde ihtiyati haciz kararı ve görevsizlik kararına ilişkin istinaf incelemesini yapan İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesinin, davanın esasına ilişkin yargılamada da yetkili olduğu ve yargı yeri olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yardım nafakası davasında, Bölge Adliye Mahkemesi'nin temyiz dilekçesini kesinlik sınırının altında olması nedeniyle reddetmesine ilişkin itiraz.
Gerekçe ve Sonuç: Temyiz edilen miktarın, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362. maddesinde belirtilen temyiz kesinlik sınırının altında kalması ve bu nedenle anılan Kanun'un 366. maddesi atfıyla 352/1-a maddesi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerektiği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi'nin ek kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.