Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“HMK m. 118”
- Uyuşmazlık: Davalı vekilinin, istinaf başvurusunun süresinde yapılıp yapılmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: İstinaf dilekçesinin harcın yatırılmasından sonraki bir hafta içinde verilmemesi ve HMK m. 343/3'ün yollamasıyla HMK m.118 gereğince dilekçenin verildiği tarihte başvurunun yapılmış sayılacağı gözetilerek, istinaf başvurusunun süre aşımı nedeniyle reddine dair Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından ilk derece mahkemesi yargılaması sırasında sunulmayan, ancak temyiz aşamasında ibraz edilen ücret bordroları ve yıllık izin kayıtlarının delil olarak değerlendirilip değerlendirilemeyeceği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: HMK'nın 145. maddesinde belirtilen istisnai durumların bulunmadığı, davalının elinde bulunan delilleri yargılama aşamasında ibraz etme yükümlülüğünü ihlal ettiği ve temyiz incelemesinin ilk derece mahkemesindeki tahkikat aşamasının tekrarı niteliğinde olmadığı gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Tedbir nafakası ve boşanma davası devam ederken davacı kadının mal rejiminin tasfiyesi talebinde bulunması üzerine, bu talebin usulüne uygun açılmış bir dava olarak kabul edilip edilemeyeceği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından mal rejiminin tasfiyesi istemi için ayrı bir dava dilekçesi verilmemesi ve başvurma harcı yatırılmaması nedeniyle, davanın usulüne uygun açılmadığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Basit yargılama usulüne tabi işçilik alacakları davasında, dava dilekçesinde delil olarak gösterilen ancak ön inceleme aşamasında sunulmayan iş sözleşmesinin, yargılama sırasında sunulması halinde HMK m. 145 kapsamında yeni delil olarak kabul edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı vekilinin, dava dilekçesinde 28.04.2014 tarihli iş sözleşmesine dayandığı ve ekinde sunduğunu belirtmesine rağmen mahkemenin HMK'nın 140/5. maddesi uyarınca belgenin ibrazı için süre vermemesi ve belgenin dava dilekçesinde belirtilmiş olması sebebiyle sonradan sunulan delil olarak nitelendirilemeyeceği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kadastro tespitine itiraz davasında, davacıların tapu kaydı, irsen intikal, harici satın alma, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak mera vasfında tespit edilen taşınmazlar üzerindeki mülkiyet iddialarının kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların dayandıkları tapu kayıtlarının dava konusu taşınmazlara ait olduğu tespit edilemediği, taşınmazlar üzerinde davacıların uzun süreli zilyetliğine ve bu süreçte taşınmazları tarıma elverişli hale getirdiklerine dair delillerin bulunmadığı, aksine taşınmazların mera vasfında olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Basit yargılama usulüne tabi işçilik alacakları davasında, davalının yasal sürede cevap dilekçesini vermesine rağmen tanıklarının isim ve adreslerini belirtmemesi ve bu hususta ön inceleme duruşmasında süre talep etmesinin ardından, davacı vekilinin muvafakat etmemesi üzerine mahkemece davalının tanık dinletme talebinin reddinin usul ve yasaya uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Basit yargılama usulünde de tarafların iddia ve savunmaları çerçevesinde anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar ön inceleme aşamasında tespit edildikten sonra çekişmeli vakıaların ispatı için tanık deliline başvurulup başvurulamayacağı taraflarca değerlendirilebileceği ve bu aşamada tanık listesinin sunulabileceği, davalının cevap dilekçesinde hangi vakıayı ispat için tanık deliline başvurduğunu belirtmiş olması ve ön inceleme duruşmasından sonra isim ve adreslerini bildirdiği tanıklarının dinlenilmemesi hukuki dinlenilme hakkının ihlali niteliğinde olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kesinleşmiş bir mahkeme kararının sahtecilik iddiasıyla iptali ve tapu tescili davasında, tarafları duruşmaya çağırmadan dosya üzerinden karar verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Yazılı yargılama usulüne tabi davalarda kural olarak ön inceleme duruşması yapılması ve tarafların iddia ve savunma haklarını kullanmalarına olanak sağlanması gerektiği, davacının hukuki dinlenilme hakkının ihlal edildiği, dava şartı incelemesinin duruşma açılmadan yapılabileceği hükmünün istisnai olarak uygulanması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Basit yargılama usulünde görülen işçilik alacakları davasında, davacının dava dilekçesinde tanık deliline dayandığını belirtmesine rağmen, ön inceleme aşamasından sonra tanıklarını bildirmek için süre talep etmesi üzerine, mahkemenin bu talebi reddetmesinin ve tanıkları dinlememesinin usul ve yasaya uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Basit yargılama usulünde de adil yargılanma hakkının bir gereği olarak, tarafların iddia ve savunmalarını ortaya koyma ve ispat etme hakları bulunduğu, davacının dava dilekçesinde tanık deliline dayanacağını belirtmesi ve ön inceleme duruşmasında tanıklarını bildirmek için süre talep etmesi karşısında, mahkemenin bu talebi reddederek tanıklarını dinlememesinin hukuki dinlenilme hakkının ihlali niteliğinde olduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından sunulan ve davacı tarafından imza itirazında bulunulan bordro asılları üzerinden imza incelemesi yapılıp yapılmayacağı ve bordroların kanuni süresi içinde sunulup sunulmadığı noktasında uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı vekiline kanuni sonuçları açıkça ihtar edilerek kesin süre verilmediği ve davalı tarafından, cevap dilekçesinde delil olarak gösterilen ve fotokopisi sunulan ücret bordrolarının asıllarının, imza itirazı nedeniyle istenmesi üzerine, karar duruşmasında ibraz edilmesinin, kanuni süre içinde sunulma sayılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kayyım tayini istemine konu basit yargılama usulüne tabi davada, HMK’nın 320. maddesi uyarınca taraflar duruşmaya davet edilmeden dosya üzerinde yapılan inceleme ile karar verilmesinin mümkün olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 3561 sayılı Yasa uyarınca kayyım tayini talebinde, kayyımdan delillerinin sorulup toplanması ve tüm deliller toplanarak sonucuna göre karar verilmesi, HMK'nın 320/1. maddesindeki “mümkün olan hâllerde” ibaresi ile kastedilen durumun, dosyadaki mevcut delillerin karar verilmesine yeterli görülmediği haller olduğunun kabulü ve tarafların hukuki dinlenilme hakkının gözetilmesi gerektiği gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, imzaya itirazın reddine ilişkin istinaf başvurusuna yönelik verdiği ret kararının temyiz edilmesi üzerine, temyiz başvurusunun süresinde yapılıp yapılmadığı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının tebliğinden itibaren iki haftalık yasal temyiz süresinin geçirilmiş olması, İİK m. 364/2 ve HMK m. 366, 352 uyarınca, Bölge Adliye Mahkemesi'nin temyiz talebinin reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İhalenin feshi istemiyle yapılan şikayetin reddine dair verilen istinaf kararının temyiz incelemesinin süresinde yapılıp yapılmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının tebliğinden itibaren iki haftalık yasal temyiz süresinin geçirildiği, İİK m. 364/2 ve HMK m. 366, 352 uyarınca tespit edilerek, temyiz isteminin reddi yönündeki Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.