Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“HMK m. 240/2”
- Uyuşmazlık: Boşanma davasında, davacı-karşı davalının dinletmek istediği tanıklarını usule uygun şekilde bildirip bildirmediği ve dinlenmeyen tanıklarının dinlenilmesinin gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı-karşı davalının, karşı dava dilekçesine cevap olarak sunduğu dilekçelerde ileri sürdüğü iddia ve savunmalarının aynı olmasına rağmen, her dilekçesinde farklı tanıklar bildirmesinin HMK m. 240/2'ye aykırı olduğu ve ikinci tanık listesi yasağına tabi olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında davacı tarafından gösterilen tanıkların tamamının dinlenilmemesi nedeniyle yerel mahkemenin direnme kararına karşı yapılan temyiz başvurusu.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafça ispat edilmek istenen hususların, dinlenilen tanıklar ile henüz yeterince aydınlatılmadığı, davacının tanıklarının dinlenilmesinden açıkça vazgeçmediği ve hukuki dinlenilme hakkının da gözetilmesi gerektiği gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında davalının dinlenmesinden açıkça vazgeçmediği tanıklarının HMK'nın 241. maddesi gerekçe gösterilerek dinlenilmemesinin hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı tarafın, boşanma davasında dinlenmesini istediği tanıkların hangi vakıalara ilişkin bilgi vereceklerini açıkça belirttiği ve bu tanıkların dinlenmesinden açıkça vazgeçmediği, ayrıca dinlenmeyen tanıkların bilgisine konu vakıaların diğer tanıkların ifadeleriyle yeterince aydınlatılmadığı gözetilerek, davalının hukuki dinlenilme hakkının ihlal edildiğinden direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Boşanma ve ziynet alacağı davasında, davalı tarafın tanıklarının tamamının dinlenilmeden hüküm kurulup kurulamayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 27. maddesinde düzenlenen hukuki dinlenilme hakkı gereğince, tanıklarının dinlenmesinden açıkça feragat etmemiş olması ve mahkemenin de HMK'nın 241. maddesi kapsamında tanıkların dinlenmesinden vazgeçme kararı vermemiş olması gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında, davalı tarafın aynı zamanda vekili olan kişinin tanık olarak dinlenip dinlenemeyeceği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Vekilin, davada taraf sıfatı bulunmaması ve görevi nedeniyle öğrendiği hususlar dışında tanıklık etme yükümlülüğü bulunması, ayrıca tanık olarak dinlenmesinin yasal bir engel teşkil etmemesi ve adil yargılanma hakkı gereği savunma hakkının kısıtlanmaması gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İş sözleşmesinin davalı tarafından haklı nedenle mi yoksa davacı işçi tarafından istifa yoluyla mı feshedildiğinin tespiti için, davalı tarafından bildirilen tanıkların dinlenip dinlenilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hukuki dinlenilme hakkı ve davayı aydınlatma ödevi gözetilerek, davalı tarafça usulüne uygun bildirilen tanıkların dinlenilmesi gerektiği, ayrıca Çalışma Bakanlığı inceleme dosyası ve savcılık soruşturma dosyasının tamamının getirtilmesi gerektiği gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı tanıklarının dinlenmesi gerektiği yönünde bozma kararı verildikten sonra, tanıkların davet edildiği duruşmanın ertelenmesi üzerine, yeni duruşma günü için davalıya davetiye çıkarılıp çıkarılmadığı ve davalı tanıklarının usulüne uygun çağrılıp çağrılmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Hukuki dinlenilme hakkı kapsamında, davalı tanıklarının dinlenmeden ve dosya kapsamı bütün olarak değerlendirilmeden karar verilmesinin usule aykırı olduğu, davalıya davetiye çıkarılması ve davalı tanıklarının HMK’nın 243 ve 245. maddelerine uygun olarak çağrılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı tarafça bildirilen tanıkların tamamının dinlenilmemesi ve tanık sayısının sınırlandırılmasının hukuki dinlenilme hakkının ihlali olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hukuki dinlenilme hakkının, iddia ve savunma ile ispat haklarını kapsadığı, davalı tarafça bildirilen tanıkların tamamının dinlenilmeden ve ispat edilmek istenen husus hakkında yeterince bilgi edinilmeden tanık sayısının sınırlandırılmasının hukuki dinlenilme hakkının ihlali oluşturduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Basit yargılama usulüne tabi işçilik alacakları davasında, davalının yasal sürede cevap dilekçesini vermesine rağmen tanıklarının isim ve adreslerini belirtmemesi ve bu hususta ön inceleme duruşmasında süre talep etmesinin ardından, davacı vekilinin muvafakat etmemesi üzerine mahkemece davalının tanık dinletme talebinin reddinin usul ve yasaya uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Basit yargılama usulünde de tarafların iddia ve savunmaları çerçevesinde anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar ön inceleme aşamasında tespit edildikten sonra çekişmeli vakıaların ispatı için tanık deliline başvurulup başvurulamayacağı taraflarca değerlendirilebileceği ve bu aşamada tanık listesinin sunulabileceği, davalının cevap dilekçesinde hangi vakıayı ispat için tanık deliline başvurduğunu belirtmiş olması ve ön inceleme duruşmasından sonra isim ve adreslerini bildirdiği tanıklarının dinlenilmemesi hukuki dinlenilme hakkının ihlali niteliğinde olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Basit yargılama usulünde görülen işçilik alacakları davasında, davacının dava dilekçesinde tanık deliline dayandığını belirtmesine rağmen, ön inceleme aşamasından sonra tanıklarını bildirmek için süre talep etmesi üzerine, mahkemenin bu talebi reddetmesinin ve tanıkları dinlememesinin usul ve yasaya uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Basit yargılama usulünde de adil yargılanma hakkının bir gereği olarak, tarafların iddia ve savunmalarını ortaya koyma ve ispat etme hakları bulunduğu, davacının dava dilekçesinde tanık deliline dayanacağını belirtmesi ve ön inceleme duruşmasında tanıklarını bildirmek için süre talep etmesi karşısında, mahkemenin bu talebi reddederek tanıklarını dinlememesinin hukuki dinlenilme hakkının ihlali niteliğinde olduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kaçak elektrik kullanımından kaynaklanan alacak davasında, mahkemenin davacı tarafından talep edilmeyen delilleri resen araştırması gerekip gerekmediği ve davacının tanıklarını hazır etmemesinin davanın reddine gerekçe teşkil edip etmediği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kaçak elektrik tespit tutanağının aksi sabit oluncaya kadar geçerli delil sayılması, davacının tanıklarını hazır etme yükümlülüğünün bulunmaması ve mahkemenin davayı aydınlatma yükümlülüğü gereği tutanak tanıklarını usulüne uygun olarak dinlemesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı belediye ile alt işverenler arasındaki ilişkinin muvazaalı olup olmadığı ve işçilik alacakları davasında hangi bilirkişi raporunun esas alınacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, asıl-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olduğuna dair tespiti yerinde bulunurken, davacının çalışma süresi ve ücretine ilişkin husumetli tanık beyanlarına dayanan bilirkişi raporunu esas alması doğru görülmeyerek ve resmî kayıtlara itibar edilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.